ESKİŞEHİR (A.A) - TBMM İdari Amiri Salim Uslu, çözüm sürecinin
hızla devam etmesi gerektiğini belirterek, Nasıl, devlet ve hükümet çözüm
konusunda olabildiğince kararlı bir tavır ortaya koyuyorsa aynı zamanda bugüne
kadar şiddetle beslenenlerde bu yolun çıkmaz sokak olduğunu bilerek, çözüme katkı
sağlamalılar dedi.
Uslu, bir dizi etkinliğe katılmak için geldiği Eskişehirde, AA muhabirine
çözüm sürecini değerlendirdi.
Geçmişteki meclisin çalışma koşullarının zorluğundan bahseden Uslu, şöyle
konuştu:
O zor şartlarda dünyaya kendisini kabul ettirmeye çalışan meclisin bugün
ki barış ortamında daha büyük görevler yapıyor olması lazımdır. Geçmişte bu
coğrafyayı canları pahasına bize emanet edenler bize hedef de koymuşlardır.
Mustafa Kemal Atatürkün, Yurtta sulh cihanda sulh aslında bizim için önemli
bir hedef oluşturmaktadır. Şu anda bir taraftan o günkü meclisin mirasçısı olan
bugünkü TBMM, 21 Anayasasının ruhuna uygun kuşatıcı, kucaklayıcı, topluma iyi
bir yol haritası olabilecek modern Türkiyeyi ve modern toplumu yaratacak yeni
bir anayasa yapmak üzere çalışıyorken, bir taraftan Büyük Atatürkün Yurtta Sulh
Cihanda Sulh politikasını uygulanarak hem yaşadığımız coğrafyada savaşların son
bulması için etkili bir rol oynamakta hem de içeride bir barış ortamını
güçlendirecek çözüm sürecini sürdürmektedir. Bence Atatürkün gösterdiği
hedeflere ilerleme konusunda son derece uyumlu bir siyasi performans
gösterilmektedir.
-Türkiye oyun kurucu-
Türkiyenin çözüm sürecini başarıyla tamamladığı taktirde hem ekonomik hem
sosyal hem de kültürel olarak önemli kazanımlar elde edeceğine dikkati çeken
Uslu, Türkiye, son zamanlarda kendi coğrafyamızda rol model ülke olurken, bir
taraftan da oyun kurucu vasfıyla öne çıkmıştır. Elbette böyle bir barış süreci
toplumsal refahı ve Türkiyenin oyun kurucu gücünü arttıracaktır dedi.
Anadoluda her sokakta ya şehit ya da gazi evi olduğunu anımsatan Uslu, yine
de çözüme yönelik büyük bir desteğin var olduğunu kaydederek, şöyle devam etti:
Türkiye bu şiddet ortamını devam ettiremez. Şiddet çözüme karşı her sözü
değersiz kılmaktadır. Bu nedenle şiddetin bir an önce sona ermesi ve çözüm
sürecinin hızla devam etmesi gerekiyor. Çözüm isteyen halkımızın bir kaygısı var,
o da toplumun gururunu incitecek, rencide edecek herhangi bir adım atılmasın
istiyor. Böyle bir hassasiyeti en iyi anlayan Sayın Başbakanımızdır. Sayın
Başbakanımız, önceki gün yaptığı konuşmada Bizim içimize sinmeyen hiçbir çözümü
kabul etmeyeceğiz, halkımızın içine sinmeyen hiçbir çözümü kabule etmeyeceğiz
diye açıkça deklare etmiştir. Bizde Sayın Başbakanımızın bu süreci başarıyla
götüreceğine inanıyoruz. Türkiye, bugüne kadar her yolu denedi. Sıkı yönetimler,
olağanüstü haller, zaman zaman devletin rutin dışına çıktığı günlerde yaşandı.
Oysa denemediğimiz tek yol, oturup yurtta sulhu sağlayacak, akla ve vicdana uygun
çözüm sürecini gerçekleştirmekti, bunu da AK Parti iktidarı gerçekleştiriyor.
Sadece siyasi bir çözüm süreci değil, devletin diğer aktörleri de kendi anasal
yetkileri içerisinde bulunmak üzere süreci hızlandırmaya çalışıyorlar. Burada
çözüm iradesi tek yanlı olmaz. Nasıl, devlet ve hükümet çözüm konusunda
olabildiğince kararlı bir tavır ortaya koyuyorsa aynı zamanda şiddetten bugüne
kadar beslenenler, şiddeti tercih edenlerde bu yolun çıkmaz sokak olduğunu
bilerek, çözüme katkı sağlamalılar.
Muhabir: Yıldız Gündoğmuş
Yayıncı: Mürsel Çetin