KOCAELİ (A.A) - Akil İnsanlar Marmara Bölgesi Heyet Başkanı
Deniz Ülke Arıboğan, "Bizim asıl derdimiz, silahlar sustuktan sonra ne
olacağıdır. Türkiyenin gerçek anlamda huzur ve dirlik için bir ülke olabilmesi
için mücadele ediyoruz dedi.
Heyet Başkanı Arıboğan ile üyeler Mithat Sancar, Levent Korkut, Ali
Bayramoğlu, Ahmet Gündoğdu, Hülya Koçyiğit ve Yücel Sayman İzmitteki bir otelde
Kocaeli Kent Konseyi üyeleriyle bir araya geldi.
Toplantıda konuşan Arıboğan, "akillik" meselesine kavramsal olarak başından
beri karşı olduklarını belirterek, "Toplulumla aramızda bir hiyerarşi oluşmasına,
sanki diğerlerinden farklıymışız gibi konumlandırılmamıza çok sevimli bakmıyoruz.
Çünkü hepimiz halkımızı ne kadar akil olduğunun farkındayız ve bizler o halkın
sadece birer parçasıyız" şeklinde konuştu.
"Halkımız, 30 yıldır süren bu çatışmaya rağmen bir iç savaşa döndürmeden,
kardeşlik duygusunu kaybetmeden, hala geleceğe umutla bakabildiğine göre, bu
halktan daha akil bir insan olduğunu da düşünmüyorum" diyen Arıboğan, buna
güvenerek yola çıktıklarını anlattı.
Arıboğan, herhangi bir politik düşünceye hizmet etmek için bu işi
yapmadıklarını dile getirerek, "Biz gerçekten bir barış ideali altında her şeyi
konuşarak, görüşerek ve söyleyerek, ifade edilebilecek bir ortamın oluşması için
bu yola çıktık. Bizim asıl derdimiz, silahlar sustuktan sonra ne olacağıdır.
Türkiyenin gerçek anlamda huzur ve dirlik için bir ülke olabilmesi için mücadele
ediyoruz" diye konuştu.
Öncelikli hedeflerinin silahların susması olduğunu anlatan Arıboğan, "85
gündür Türkiyede PKK meselesi nedeniyle herhangi bir kaybımız yok.
Evlatlarımızın canı şu anda tehlikede değil. Bunu biz 85ten 185e, bin 185e
kadar devam ettirmek istiyoruz" ifadesini kullandı.
-"Barış, sadece PKK meselesiyle bağlantılı değil"-
Akil İnsanlar Heyeti olarak farklı görüşlere sahip olduklarını, anayasa
değişikliği yapılırken heyetteki üyelerin belki de masanın diğer tarafında yer
alacaklarına dikkati çeken Arıboğan, "Türkiye için dirlik, düzenlik içerisinde,
halkın onaylayacağı, halkın arzu ettiği şekilde doğru düzgün bir anayasa
yapılması, barışın sadece silahların susmasından ibaret kalmaması için mücadeleye
devam edeceğiz" şeklinde konuştu.
Arıboğan, şöyle devam etti:
"Türk halkı 30 yıldır yaşanan bu çatışma nedeniyle kendi arasındaki o
huzurlu kardeşliği kaybetmiş durumda. Bu, bütün toplumsal ilişkilerimize, bütün
dokumuza yansıyor. Kadın erkek şiddetinin temelinde de bu var, insanların sportif
karşılaşmaları birlikte seyredememesinin arkasında da bu yatıyor, medyada da
hakarete varan tutumların geri planında bu var. İnsanlar birbirlerine çok kolay
hakaret ediyor. İnsanlar birlerini dinlemiyor, sadece birbirine bağırıyorlar."
-"Bizim bir ikna kabiliyetimiz yok"-
"Bu toplumun yeni dili olacak. Şiddetten arındırılmış, yeni bir dil
oluşturmak için buradayız" diyen Arıboğan, halkın taleplerine, halkın söylediği
şeylere yepyeni bir projeyle "tepedekilere" aktarma yolunda olduklarını kaydetti.
Arıboğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Yani temelde sizi ikna etmek için gelmedik. Bizim bir ikna kabiliyetimiz de
yok, ayrıca ikna denen şeyin demokratik olduğuna da inanmayan bir toplumuz.
Sadece bir tek şeyi ikna etmeye çalışıyoruz. Oda her şeyi konuşalım. Silahla
değil, kavgayla değil, yumrukla değil, dilimizle konuşalım. Kocaeli halkı
misafirperver ancak esnaf ziyaretleri yaparken ufak tefek protestolarla
karşılaştık. Bunlar demokratik bir hak ama bizi etkilemedi. Bunları bekleyerek bu
yola çıktık. Bunlardan da rahatsız olmayacağız."
Heyettekiler, daha sonra kent konseyi üyelerinin sorularını yanıtlayarak
çözüm önerilerini dinledi. Kocaeli Kent Konseyi Genel Sekreteri Gülten Görüm de
Arıboğana toplantı sonunda çiçek verdi.
Buradaki toplantının ardından İzmit Seka Parktaki bir restorana geçen
heyet, burada sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve kanaat önderleriyle
görüştü.
Heyettekiler, basına kapalı gerçekleşen toplantıda, katılımcıların görüş ve
önerileri dinledi.
Muhabir: Metin Girgin/Murat Paksoy
Yayıncı: A. Fatih Tekcan