BURSA (A.A) - Akil İnsanlar Heyeti Marmara Bölgesi Grubu Üyesi
Yücel Sayman, "12 Eylül Anayasası, savaşın anayasasıdır. Bu anayasayla barış
gelmez, gelemez. Çözüm getiremezler. Değişecektir bu anayasa. İşte o zaman halkın
her kesiminin ortak taleplerinin ne olduğunu birlikte bulacağız" dedi.
Sayman, Yavuzselim Mahallesindeki bir kahvehanede, mahalle sakinleriyle bir
araya geldi. Burada vatandaşları dinleyen Sayman, bir kişinin ana dil meselesine
değinmesi üzerine, eşiyle kendisinin 4-5 dil bildiğini ancak birkaç yıl önce
Diyarbakır ve Mardine gittiklerinde buralarda Süryanice, Arapça, Kürtçe
konuşulduğunu gördüklerini belirtti.
Bölgede birkaç dil daha konuşulduğuna işaret eden Sayman, şunları kaydetti:
"Biz hiçbirini anlamıyoruz. Biz ki 5 dil biliyoruz derken kendi ülkemizde
konuşulan dilleri, hatta bazılarının olduğunu bile bilmediğimiz dillerin
konuşulduğunu gördük. Biz hiçbir şey anlamıyoruz ama oradaki insanlar çok değişik
dilleri konuşarak anlaşıyorlar. Şimdi bu dil sorunu, ana dil meselesi, tabii ki
önemli. Demokratik bir siyaset yapıldığı zaman, bu nokta herkesin birleştiği,
birleşeceği bir nokta. Bunu istemeyen insanlar olabilir ama bu insanların sayısı
çok az. Tabii ki konuşacağız. Benim içimde o üzüntüyü daha doğrusu utancı,
ülkemizde konuşulan dillerin hiçbirini, tek kelimesini anlamıyoruz ama buna
karşılık 5 dil biliyoruz diye horozlanmanın mahcubiyetini, utancını, taşıdık,
hala da taşıyoruz. Önemli olan, bunu herkesin hissetmesi."
Sayman, genç nesillere 1990larda yaşananları anlattığını vurgulayarak, "Köy
boşaltmalar, yakmalar, yıkmalar, öldürmeler... Onları bir kenara bırakın
Türkiyede Kürt vardır demek yasaktı. Kürt vardır derseniz 7,5 yıl hapis
yatardınız. Bunu anlamaları mümkün değil. Böyle bir yerden geldik, yasaktı" diye
konuştu.
Bu siyasetin önünü birlikte açacaklarını ifade eden Sayman, konuşmasını
şöyle sürdürdü:
"Birlikte aşılacak. Zaten bunları aşamazlarsa barış, anayasa falan olmaz.
Elimizdeki en önemli ipucu, bu çözümün sonucu, anayasanın değişikliğine bağlı.
Çünkü hangi konularda uzlaşırlarsa uzlaşsınlar mutlaka anayasadaki değişlikliğin
yapılması gerekiyor. İşte o anayasanın yapılmasında söz sahibi olan biziz. Orada
evet ya da hayırı biz söyleyeceğiz. Onun için bizim taleplerimizi dikkate
almak zorundalar. Çünkü var olan 12 Eylül Anayasasıyla bu barışı getiremezler.
Çünkü 12 Eylül Anayasası, savaşın anayasasıdır. Bu anayasayla barış gelmez,
gelemez. Çözüm getiremezler. Değişecektir bu anayasa. İşte o zaman halkın her
kesiminin ortak taleplerinin ne olduğunu birlikte bulacağız."
Sayman, öfkelerin olabileceğini belirterek, öfkeleri tokuşturmadan, tersine
sohbet havasında ortak noktayı bulmak gerektiğini, bin yıldır birlikte yaşayan
toplumun, bunun kültürünü de genlerinde taşıdığını dile getirdi.
Bundan sonraki 3 ayda ne yapılacağını herkesin kendine sormasını isteyen
Sayman, ortak duyguları paylaşmayan insanlarla ortaklaşa bir duygu paylaşımına
gidebilmek için enerji harcanması gerektiğini, böyle bir şey için çaba
gösterildiğinde barışın zorlu adımlarında çok daha temkinli ama daha kalıcı bir
yürüyüşün olacağını sözlerine ekledi.
Muhabir: Büşra Nur Özcan / Haluk Yüksel
Yayıncı: İbrahim Uyar