ÇANAKKALE (A.A) - Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Türkiyemizin
büyüdüğü ve geliştiği ortamda bu ülkeye karşı hainlik planlarını tekrar tekrar
çıkartıp ortaya koyan, gerek Türkiyenin dünyadaki düşmanları gerek onların
burada işbirlikçileri eşkıya taşeronları, yeniden birlik ve beraberliğimizi,
kardeşliğimizi bozmaya çalışıyorlar dedi.
Çağlayan, Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odasında (ÇTSO) düzenlenen yeni
teşvik sisteminin tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, bundan 10 yıl önce
gelişmiş ülkelerin, gelişmekte olan ülkelere mal pompaladığını, ekonominin yüzde
60ını gelişmiş ülkelerin yaptığını söyledi.
Bugün ise eşit duruma gelmiş, gelecek 10 yılda gelişmekte olan Türkiyenin
içinde bulunduğu ülkelerin, dünya ekonomisindeki payını yüzde 65lere doğru
çıkaracağını ifade eden Çağlayan, Yani mal akımları kuzeyden güneye değil,
güneyden kuzeye doğru, bu bir değişim, dönüşüm. Böyle bir ortamda biz Avrupa
büyümesine bakarsak ancak olduğumuz yerde sayarız. Türkiyenin yerinde sayacak
zamanı yok. Türkiyenin kaybedecek zamanı yok diye konuştu.
Çağlayan, Türkiyenin aradan geçen 10 yılda, çok ciddi tecrübeye sahip bir
ülke olduğunu bildirerek, Sayın Başbakanımız, kaptan köşkünde ve Türkiyenin
gerek siyasi, gerek ekonomik yönetiminde 2008deki küresel krizden başarılı
çıkarmış olan bir Başbakanımız ve bir ekibimiz var diye konuştu.
-Türkiyenin marka değeri yükseldi-
Sayın Başbakanımız, küresel kriz Türkiyeyi teğet geçecek dediği zaman
birçoğu inanmak istemedi. Türkiye bunu başardı ve Türkiye artık krizden fırsat
çıkaran bir ülke oldu. Hepimize artık ciddi şekilde güven geldi ve
komplekslerimizden sıyrıldık diyen Çağlayan, bugün Türkiyenin marka değerinin
yükseldiğini ifade etti.
Geçmişte ülkenin çok ağır bedeller ödediğini, bunun en iyi bilinen yerin
Çanakkale olduğunu kaydeden Çağlayan, şöyle devam etti:
Biz geçmişte Türkiyenin kurtuluşunu topla, tüfekle ve bu
Mehmetçiklerimizle gerçekleştirdik. Bugünün modern dünyasında artık top, tüfek
yok. Bugünün modern dünyasında ekonominiz ne kadar güçlüyse, işsizliğiniz ne
kadar azsa, ihracatınız ne kadar fazlaysa ülkenin ekonomisi ne kadar gelişiyorsa
ve ne kadar kişi başına milli geliriniz varsa, bugünün ekonomik savaşında da
topun, tüfeğin yerine bunlar geçmiştir. Türkiyemizin büyüdüğü ve geliştiği
ortamda bu ülkeye karşı hainlik planlarını tekrar tekrar çıkartıp ortaya koyan
gerek Türkiyenin dünyadaki düşmanları gerek onların burada iş birlikçileri
eşkıya taşeronları, yeniden birlik ve beraberliğimizi, kardeşliğimizi bozmaya
çalışıyorlar. Türkiye ne zaman başını dikse, ne zaman yükselecek olsa Türkiyenin
büyümesinden, gelişmesinden korkanlar, mutlaka bu tür davranışlar içine
girmişlerdir. Bunun en büyük örneği Çanakkale. Bu ülkede Lazı, Türkü, Kürdü,
Zazası, Çerkezi, Arabı, Alevisi ve Sünnisiyle hepimiz bir bütünüz, bir parçayız.
Bu ülkenin değerleriyiz. Bu ülke hepimizin.
Çağlayan, bir taraftan siyasi istikrarı sağlarken diğer taraftan da 2023
hedeflerini yakalamaya çalıştıklarını belirterek, Türkiyede ilk defa bir özel
sektör kuruluşunun Türkiye İhracatçılar Meclisinin (TİM), tüm ihracatçı
birliklerine 500 milyar dolarlık hedef koyduğunu bildirdi.
-Türkiye doğru yolda-
Gerek 500 milyar dolarlık ihracat hedefimiz gerek 25 bin dolarlık kişi
başına gelir ve dünyanın ilk 10 ekonomisi içinde olma konusunda Türkiye tamamıyla
bir uzlaşma noktasına gelmiştir ifadesini kullanan Çağlayan, bugüne kadar hiç
kimseden bu hedeflere ulaşılamayacağı konusunda tek bir olumsuz söz duymadığını
anlattı.
Çağlayan, Türkiyenin her kesimiyle böyle bir hedefe kilitlenmiş olmasının,
ülkenin ne kadar doğru yolda olduğunun göstergesi olduğuna dikkati çekerek, şöyle
konuştu:
Bugün 800 ayrı kuruluştan tek tek görüş alınarak ortaya çıkarılmış olan
Cumhuriyet tarihinin en iddialı, en cömert ve yatırımcı açısından en büyük
fırsatlar içeren bir teşvik sistemi ile karşı karşıyayız. Tüm kuruluşların yüzde
90ının mutabakat sağladığı bir teşvik sistemi yaptık. Teşvik sistemini
planlarken 2023 ve 2023 sonrası hedeflerimizi dikkate aldık. 2023te bu rakamlara
ulaşmak için mutlak suretle ülkemizdeki cari açık meselesi başta olmak üzere
yatırımların yeniden gözden geçirilmesi ve Türk sanayisinin dışa bağımlı halden
kurtarılması gerekmektedir.
Türk sanayisinin 100 dolarlık üretim yapması için 43 dolarlık ithalat
yapması gerekiğini ifade eden Çağlayan, Türk sanayisinin ithalata bağımlı hale
geldiğini dile getirdi.
Çağlayan, Türkiyenin geçen yıl 250 milyon ton üretim yaptığını ve üretimden
satışların, 1 tonunun 1027 dolara geldiğine işaret ederek, Üretimimizin 1
kilogramını 1 dolara satan bir imalat yapısıyla biz 2023ü yakalayamayız.
İhracatımızda başarılar elde ediyoruz, rekorlar kırıyoruz. Biz şimdi Almanyanın
4 dolar kilogram başına ihracat yapmış olduğu bir ortamda, mutlaka ihracat üretim
meselemizi değiştirmemiz gerekiyor. Bu nedenle teşvik sisteminde yüksek teknoloji
ve yüksek katma değer olmazsa olmaz. Artık Türkiye kendisine gelen her yatırımı
ülkemize buyurun gelin diye gerek ulusal gerekse uluslararası diyecek güçten
çıkmıştır. Yatırımlar konusunda seçiciyiz dedi.
-Yeni Teşvik sistemi-
Bakan Çağlayan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
Sayın Başbakanımızın, bu yatırımı yapacak babayiğit arıyorum lafının
altında yatan Türkiyeye lisans veren üreticilerin, yüksek teknoloji, yüksek
katma değerli ürünleri ülkelerinde yapması, Türkiyeye ise montaj göndermesinden
dolayıdır. Otomotiv sektöründe biz bugün motor aktarma oranlarında 6 milyar
dolarlık ithalat yapıyoruz. Toplam 20 milyar dolarlık ihracat yapmış bir
sektörden bahsediyoruz. Sadece motor ve aktarma oranlarından bahsediyoruz. Bugün
Türk taşıt yan sanayisi bir aracın yüzde 85inden fazlasını yapacak yetkinliğe
sahiptir. Evelallah Türkiye kendi otomobilini de yapacak, kendi uçağını da
yapacak, kendi helikopterini de yapacak. İnşallah Cumhuriyetimizin 100. kuruluş
yıl dönümünde gözümüzün önünde tek tek Türk uçakları, Türk helikopterleri
geçecek. Biz bunları yaparız. 9 senede ekonomimizi, ihracatımızı 4e katladık.
Dünyanın krizden geçtiği bir noktada işsizliğimiz azaldı.
Yeni teşvik sistemi hakkında da açıklamalarda bulunan Çağlayan, illere
yapılacak teşvik sistemine bölgesel bazda bakılmasının yanlış olacağını kaydetti.
Çanakkaleye stratejik yatırım geldiği zaman bugün Türkiyede ne alınırsa,
Çanakkale de onu alacak diyen Çağlayan, büyük ölçekli yatırım geldiğinde daha
üst oranda destekler alınacağını ifade etti.
Çağlayan, Öncelikli yatırımlar dediğimiz bilhassa test merkezleri,
demiryolu ve denizyolu yük ve yolcu taşımacılığı bir Ar-Ge projesine bağlı olarak
üretime dönüşecek olan konularda, ister Çanakkalede yapın, ister
Kahramanmaraşta yapın, ister gidin Tuncelide yapın. Aynı teşvik desteğini
alacaksınız diye konuştu.
Toplantıya, Çanakkale Valisi Güngör Azim Tuna, AK Parti Çanakkale
milletvekilleri Mehmet Daniş, İsmail Kaşdemir, Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür
Gökhan, ÇTSO Başkanı Bülend Engin, TİM Başkan Yardımcısı Mustafa Çıkrıkçıoğlu,
TİM üyeleri ve işadamları katıldı.
(Bitti)
Muhabir: Fikriye Susam Uyar
Yayıncı: Tarkan Demir