ADANA (A.A) - Zuhal Uzundere Kocalar - Adını Türkiyenin en
verimli topraklarının bulunduğu ovadan alan Çukurova Üniversitesinin (ÇÜ),
narenciyeden zeytine, avokadodan cevize kadar pek çok kültür bitkisinde gen
bahçesine sahip olduğu bildirildi.
ÇÜ Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Halil Elekcioğlu, AA muhabirine yaptığı
açıklamada, Türkiyenin en verimli topraklarından Çukurovanın pek çok bitkinin
ve ağacın kolaylıkla yetişebildiği bir iklime sahip olduğunu söyledi.
Çukurova bölgesinin ülkenin tarım merkezi konumunda olduğunu anlatan
Elekcioğlu, ÇÜnün de bu anlamda Türkiyenin en köklü ziraat fakültelerinden
birini bünyesinde barındırdığını belirtti.
Fakültenin, sahip olduğu tarım arazilerinde yaptığı araştırmalarla bölge
üreticilerine yol gösterdiğini ve bilime önemli katkıda bulunduğunu ifade eden
Elekcioğlu, araştırma ve uygulama çiftliği arazisinde adeta hazinelerin yattığını
kaydetti.
Fakülte arazisinde 21 ülkeden 960 farklı çeşit ve türde narenciye gen
kaynağının ve 386 çeşit zeytin gen kaynağının yanı sıra ceviz, avokado, şeftali,
Trabzon hurması, yenidünya, kiraz, kayısı, badem, Antep fıstığı gen bahçelerinin
de bulunduğunu bildiren Elekcioğlu, şunları kaydetti:
Narenciye Araştırma-Gen bahçelerimizde bugüne değin ulusal ve uluslararası
çok sayıda bilim insanı ve kuruluşların ortaklaşa çalışmalarıyla 58 proje
yürütülmüş ve 258 ulusal-uluslararası yayın, 59 lisans mezuniyet tezi, 60 yüksek
lisans mezuniyet tezi, 20 doktora çalışması, 1 doçentlik tez çalışması
yapılmıştır ve çalışmalar, üniversitemiz-ziraat fakültemiz var olduğu sürece
devam edecektir. Gen bahçelerimiz ülkemize hizmet ediyor. Diğer gen
bahçelerimizde de bilimsel çalışmalar yürütülüyor. Gen bahçeleri, Türkiyenin
hazineleri.
-Dünyanın 3üncü büyük turunçgil gen bahçesi
Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Turgut Yeşiloğlu
da, gen bahçelerinin Türkiyenin ve dünyanın geleceği olduğunu dile getirerek,
ÇÜdeki narenciye gen bahçesinin paha biçilemez bir değer olduğunu vurguladı.
Gen bahçesi için tüm Türkiyeyi gezdiklerini, İzmirden Hataya kadar
turunçgil örnekleri topladıklarını anlatan Yeşiloğlu, şu bilgileri verdi:
Türkiyenin birçok bölgesinden örnekler aldık. Kendimiz de çeşitler elde
ediyoruz. 1973ten beri hem Türkiyeden hem de yurt dışından getirdiğimiz
çeşitler var. Hastalıklara ve olumsuz şartlara dayanıklı çeşitleri de buraya
getirdik. Buradan diğer ülkelere de aşı kalemi veriyoruz. Türkiyedeki çeşitli
araştırma merkezlerine fidancılara aşı gözü veriyoruz. Burası gerçekten
Türkiyenin en büyük mal varlığı. Türkiye yaş meyve sebze ihracatının yüzde
46sını turunçgiller oluşturuyor. Bu kadar önemli bir ürün ve turuçgiller her
yerde yetişmiyor. Yüzde 90 Akdenizde yetiştiriliyor. Turunçgil gen bahçemiz bin
200 dekar arazinin içinde kurulu. Bunun içinde araştırma merkezimiz de var.
Üniversitemiz gen kaynağının öneminin farkında. ABD ve İspanyadan sonra dünyada
3. büyük turunçgil gen bahçesiyiz. Bahçemiz Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım
Örgütü ile Tarım Gıda ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından tescil edilmiş durumda.
Tüm gen bahçeleri bizim hazinelerimiz, korunması gerekir. Bahçemiz, çok önemli
bir gen kaynağı. İlerde olabilecek hastalık, kuraklık ve toprakta tuz oranının
artması gibi durumlarda elimizdeki kaynaklardan yararlanarak çalışmalar
yapacağız.
Yayıncı: Tevfik Işık