DÜZCE (A.A) - Ömer Ürer - Gazeteci Mehmet Gıdıman, 12 Kasım 1999
Düzce depreminde çektiği 20 bin kare fotoğrafı arşivleyerek o günkü acılara
tanıklık ediyor.
Gıdıman, AA muhabirine yaptığı açıklamada, depreme kent merkezinde habere
giderken yakalandığını belirterek, depremin hemen ardından Allaha yalvararak
evine koştuğunda evlerinin yıkılmadığını gördüğünü söyledi.
O anda eve giden yolun, Hayatının en uzun yolu olduğunu anlatan Gıdıman,
bitmek bilmeyen bir korku ve endişeyle gittikçe uzayan bir yol olduğunu kaydetti.
Sadece deprem anının değil depremden sonraki insan psikolojisinin de insan
sağlığında ciddi yıkımlara neden olduğunu vurgulayan Gıdıman, Deprem oldu bitti
binalar tekrar yapıldı fakat o anı yaşayanlar, depremin ardından sağlıklı olmayan
barakalarda yaşayan insanlar, günümüzde sağlık problemleriyle boğuşuyor dedi.
-Elimden makinemi hiç düşürmedim
Gıdıman, meslek hayatı boyunca 200 bin kare negatif fotoğraf arşivi
biriktirdiğini dile getirerek, deprem kargaşasını, kurtarma çalışmalarını ve
yıkılan bina enkazlarını fotoğraflayarak önemli bir arşiv oluşturduğunu kaydetti.
Depremle ilgili 20 bini aşkın fotoğraf arşivinin bulunduğunu vurgulayan
Gıdıman, bunların hepsinin bilgi ve belge niteliğinde olduğunu bildirdi.
Gıdıman, depremde bir çok olaya canlı olarak tanıklık ettiğini anlatarak,
O zaman insanların acılarına tanıklık etmek, onlara yardımcı olmaya çalışmak
mutluluk veriyordu. Uyumadan geçen birçok gecemizde elimden makinemi hiç
düşürmedim. Çadır kentte çamurun içinde yaşam mücadelesi vermeye çalışan birçok
vatandaşın haberini yapıp yardımcı olmaya çalışmak bana bu gün, ne güzel
yapmışım dedirtiyor şeklinde konuştu.
Fotoğraf arşivine çocukları gibi baktığını vurgulayan Gıdıman, Hedefimde
bir kitap yapmak var. Birikimlerimi hem paylaşmak hemde arşivlerimi insanlara
göstermek istiyorum. Bu arşivimi bir kitaplaştırabilirsem rahat öleceğim
ifadesini kullandı.
Yayıncı: Murat Paksoy