DİYARBAKIR (A.A) - Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker,
Dicle Üniversitesindeki olaylarla ilgili, "Bu süreçte bu tür davranış, eylem ve
kavgalar, Diyarbakıra çok zarar verir" dedi.
Dicle Üniversitesinde (DÜ) düzenlenen "Diyarbakır Kalesi ve Tarihi Şehri
ICOMOS/ICOFORT 2013 Diyarbakır" toplantısına katılan Bakan Eker, konuşmasında,
Dicle Üniversitesinde yaşanan olaylara ilişkin değerlendirmede bulundu.
Eker, insanların; fikir, görüş ve düşünceleri ne olursa olsun herkese
tahammül göstermesi, herkesin varlığına saygı göstermesi gerektiğini belirterek,
sorunların kavgayla, bıçakla, taş atmakla çözülemeyeceğini ve bu tür olayların
sadece acı ve gözyaşına neden olacağını ifade etti.
Tüm ülkede çözüm süreci atmosferinin hakim olduğu bir dönemde bu tür
olayların yaşanmasının üzüntü verici olduğuna dikkati çeken Eker, şöyle konuştu:
"Belki birileri bunları kışkırtıyor olabilir veya gençlik duyguları,
heyecanları bu dürtüyü oluşturabilir. Ama lütfen dikkatli olalım. Bu süreçte bu
tür davranış, eylem ve kavgalar, Diyarbakıra çok zarar verir. Diyarbakırı
seviyorsak, bu kente bir iyiliğimiz olsun istiyorsak bu tür eylemlerden
kesinlikle kaçınmamız lazım. Bu şehrin kalbinde, tarihinde ve kültüründe barış
var. Bu olaylardan sonuçları itibarıyla Diyarbakır da Türkiye de çok zarar görür.
Kimsenin bu sonuçlara yol açmamasını diliyoruz."
-"Lütfen kendimiz gibi olmayana saygı gösterelim"-
Türkiyede, 12 Eylül öncesinde yaşayan bir kuşak olarak o dönemde farklı
politik görüşteki gençlerin birbirlerine kıydıklarına tanıklık ettiklerini
anımsatan Eker, o tarihlerde en az 5 bin gencin öldürüldüğünü kaydetti.
Eker, o dönemdeki çatışmaların ve onlara sebebiyet verenlerin, birçok kirli,
karanlık tezgahın parçası olduğuna işaret ederek, öğrenci olaylarının akıllarına
bir takım olumsuz çağrışımlar getirdiğini belirtti.
Bu süreçte insanların her zamankinden daha dikkatli davranması gerektiğinin
altını çizen Eker, konuşmasına şöyle devam etti:
"Bugün tam da umutların baharla birlikte yeşerdiği, barış ve kardeşlik
türkülerinin söylendiği bir ortamda, Diyarbakırda farklı görüşteki öğrencilerin,
bir takım sebeplerle ki her ne olursa olsun, birbirine saldırması ve birbirine
tahammül edememesi çok acı. Lütfen çok dikkat edelim. Lütfen kendimiz gibi
olmayana saygı gösterelim. Anlaşmazlıklar olabilir ama bunları çarpışarak,
vuruşarak değil konuşarak ve uzlaşarak çözelim. Diyarbakır surları, sokakları,
ateş imtihanından geçmiş bazalt taşları, bize bunu söylüyor. Bunu yaparsak güzel
bir geleceği birlikte inşa etme imkanına sahip oluruz."
Eker, bir gazetecinin, polisin olaylara müdahalesine ilişkin sorusuna ise
"Onların hepsi inceleniyor, tetkik ediliyor, gereken işlemler yapılıyor. Endişe
etmeyin" yanıtını verdi.
-"Barışçıl bir dil kullanalım"-
Herkesin bu süreçte sorumluluklarını bilerek konuşması ve üslubuna dikkat
etmesi gerektiğini vurgulayan Eker, tüm davranış ve çağrıların da aklı selime
uygun olmak durumunda olduğunu belirtti.
"Barışçıl bir dil kullanalım" diyen Eker, kavganın bu süreçte kimseye fayda
getirmeyeceğini kaydetti.
Bakan Eker, Diyarbakırda 14 Nisan Pazar günü Kutlu Doğum Haftasının
kutlanacağını bildirerek, "İslam Peygamberinin doğumunun, insanlık için ne kadar
kutlu bir vasıta olduğunu anlıyoruz. Böyle bir kutlu peygamberin ümmeti, ona
inanmış insanların birbirine tahammül etmemesi gibi bir şey söz konusu olabilir
mi- Demek ki kutlu doğum gerçeğinden de bir şey anlamamız ve saygı duymamız
lazım. Birbirimize ne olur tahammül etmesini öğrenelim" diye konuştu.
-Diğer konuşmacılar-
Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak da olaylarla ilgili gerekli işlemlerin ve
çalışmaların yürütüldüğüne işaret ederek, olayları kimin başlattığı ve
tırmandırdığı konusunda detaylı incelemenin devam ettiğini söyledi.
Üniversitede kimlerin "ne yapmak" ve öğrencileri "nereye götürmek"
istediklerinin çok açık olduğunun altını çizen Toprak, "Lütfen onlara alet
olmayalım. Polis demokratik hukuk devletinin tüm ilkeleriyle hizmetini merhamet
ve adalet ölçüleri içinde herkese eşit şekilde dağıtıyor" ifadelerini kullandı.
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ise kendisinin de
DÜde okuduğunu ve 21 yıl önce yaşadığı bazı sıkıntılara son bir haftadır yine
tanık olduğunu söyledi.
Baydemir, gençlere sağduyulu olmaları tavsiyesinde bulunarak, "Görüşünüz,
fikriniz ne olursa olsun, kardeşçe yaşamamızın önünde hiçbir bir engel yoktur"
dedi.
BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan da DÜde öğrenim gören tüm öğrencileri
din, dil, mezhep, memleket, siyasi görüş ve inanç farkı gözetmeksizin kardeşleri
olarak gördüklerini ifade ederek, "Kardeşlerimizin arasında biz sulh yapmak
mecburiyetindeyiz. Ateşe benzin değil, su dökmek mecburiyetindeyiz. Bu anlamda
tüm farklı görüşlerin birbirine saygılı olması gerekiyor. Bizim görevimiz bundan
sonra barışı, sükuneti ve farklılıkların kendisini açıkça ifade edebilmesini
sağlamak olmalıdır" şeklinde konuştu.
Muhabir: Sema Kaplan
Yayıncı: Levent Harman