GAZİANTEP (A.A) - Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez,
Hastane, okul ve cami sayısını mukayese ederek spekülasyon yapmak, bu ülkenin
güzel insanlarına yakışmıyor dedi.
Görmez, Sanko Holding Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkadir Konukoğlunun
babaannesi adına Oğuzeli ilçesinde yaptırdığı Hacı Firdevs Konukoğlu Camisinin
ibadete açılması dolayısıyla düzenlenen törende, camilerin sayısı ile camilerin,
okul ve hastanelerle karşılaştırılmasına yönelik yapılan tartışmanın kendisini
rahatsız ettiğini belirtti.
Cami sayıları üzerinden bir spekülasyon başladığına şahit olduğunu aktaran
Görmez, Türkiyede 85 bin 600 caminin olduğunu ve bunlardan 56 bininin köylerde
bulunduğunu ifade etti.
Nüfusun yüzde 25inin köylerde yaşadığını ancak, camilerin ise yüzde 75in
köylerde olduğunu dile getiren Görmez, şunları kaydetti:
Geçen günlerde Kastamonu, Konya ve İstanbulun nüfus yoğunluğuna göre
rakam verdim. Kastamonu ve Konyada 3 bin cami var, İstanbulda da 3 bin cami
var. Oysa İstanbulun nüfusu 15-16 milyon. Biz mabedi, İstiklal Marşına
yerleştirmiş bir milletiz. Cami aynı zamanda bizim özgürlük mekanımızdır,
bağımsızlığımızın simgesidir. Onun için cami sayısı üzerinden tartışmak doğru
değildir.
Camileri hastane ve okulla mukayese etmenin de kendisini üzdüğünü vurgulayan
Görmez, bunun doğru olmadığını, her birinin fonksiyonun ayrı olduğunu dile
getirdi.
Cami, hastane ve okul bir birinin mütemmim cüzüdür diyen Görmez, şunları
kaydetti:
Bunlar birbirinin alternatifi değildir. Cami aynı zamanda şifanın insan
hayatı için önemini öğrendiğimiz yerdir. Biri benim bedenimi tedavi eder. Burası
da benim ruhumu ve kalbimi tedavi eder. Herkes bilir ki ruh ve kalp hastalığı
beden hastalığından çok daha fecidir. Bu ülkede herkes mümindir ama herkes hasta
değildir. Dolayısıyla hastane, okul ve cami sayısını mukayese ederek spekülasyon
yapmak, bu ülkenin güzel insanlarına yakışmıyor diye konuştu.
Caminin hayatın kalbinde olması gerektiğine işaret eden Görmez, caminin
hiçbir zaman hayatın kıyısında köşesinde ve dışında olmaması gerektiğine işaret
etti.
Kadınların, çocukların ve gençlerin camilerle çok daha iyi buluşması ve
haşır neşir olması gerektiğini anlatan Görmez, Diyanet İşleri Başkanlığı olarak
camileri halkın bütün kesimlerine açmak için yoğun bir çaba içerisinde
olduklarını aktardı.
Büyük şehirlerdeki camilerin yüzde 90ının kadınların namaz kılabileceği
mekanlar olmaktan çıktığını dile getiren Görmez, şöyle devam etti:
Halbuki hepimiz çarşıya, pazara çıkıyoruz. Annelerimiz, bacılarımız namaz
kılmak ihtiyacı duyduklarında rahatlıkla herhangi bir camiye girebilmelidir.
Abdest mekanlarını da onlara göre en güzel şekilde düzenleyebilmeliyiz. Onun için
yoğun bir çaba içene girerek büyük şehirlerdeki 11 bin camimizi yeniden
düzenledik. Kadınların da içinde ibadetlerini eda edebilecekleri mekanlar haline
getirdik. Sonra bir çalışma daha yaptık. Türkiyede 8 milyon engelli vatandaşımız
var. Fakat camilerimizi inşa ederken engelli vatandaşlarımızı hiç düşünmemişiz.
Onun için il ve ilçelerdeki bir ya da iki camiyi engelli kardeşlerimizin
namazlarını rahatlıkla eda edebilecekleri hale getirdik.
Türkiyede bütün camileri devletin yaptığının sanıldığını ancak, bütün
camileri halkın yaptırdığını vurgulayan Görmez, Diyanetin bütçesinde cami
yapmak için 1 kuruş parası olmamıştır. Ama Diyanet camilerde halkın yardımlarını
alarak cami yaptırmıştır diye konuştu.
Abdülkadir Konukoğlu da yaptırdıkları cami sayısını bu yıl 10a
çıkaracaklarını belirterek, Firdevs Konukoğlu Camisini babaannemin adına
yaptırdık. Annemiz kadar emeği var. Bize hep nasihat ederdi, onun emekleriyle
bugüne geldik. Babaannem Oğuzelini çok severdi, camisi de buraya nasip oldu
dedi.
Oğuzeli Belediye Başkanı Bekir Öztekin ise Konukoğluna teşekkür etti.
Konuşmaların ardından cami ibadete açıldı.
Muhabir: Adem Yılmaz / Ahmet Caner Baysal
Yayıncı: Sevil Çelik