DİYARBAKIR (A.A) - Türkiye Barış Meclisi sözcüsü Hakan Tahmaz, kritik aşamayı aşabilmenin ön koşularından bir tanesinin herkesin bir önceki pozisyonunu, bir önceki dilini, söylemini terk etmesi olduğunu söyledi.
     Türkiye Barış Meclisi Diyarbakır Girişimi tarafından Sümerpark Resepsiyon Salonunda düzenlenen Niçin Barış- Nasıl Bir Barış- Kimin İçin Barış- çalıştayının açılışında konuşan Tahmaz, çok tarihi bir dönemde, bir arada olduklarını belirtti.
     Niçin Barış, Nasıl Barış- Kim İçin Barış- başlığının aslında çok kolaylıkla yanıtlanabilecek bir soru olduğunu ifade eden Tahmaz, şöyle dedi:
     Hepimiz için barış, Türkiye için barış, demokratikleşerek barış, sivil siyaseti ve sivil toplumu güçlendirerek barış, eşit koşullarda ve adil barış diye bitiyor. Ama bunun böyle bitmediğini, hem barış mücadelesini yürütenler hem son dönemde Kürt sorunu için çözümüne ilişkin doğan fırsatlardan değerlendirme noktasındaki deneyimlerimiz, yine dünya çapında benzer sorunlara çözüm deneyimimiz bu kadar kolay olmadığını bize fazlasıyla öğretti. Kritik eşikteyiz ve bu eşikte bulunan herkesin öncelikle kendi durduğu, kendi geldiği, kendi deneyimini gözden geçirmesinde yarar var. Türkiye Barış Meclisi açısından da bu böyledir. 2007 yılından bu kadar barış meclisi çalışması yürütüyoruz. 2011 Temmuzundan sonra hızla savaşa sürüklendiğimiz Türkiye deneyimi göstermiştir ki barış çalışmasında bizim bütün enerjimize ve iyi niyetimize rağmen yeterli sonuçları elde edemedik. Bu yeterli sonuçları elde edemediğimiz için iki gün önce Hatayda linç girişimi, bir hafta önce Sinop ve Samsunda linç girişimleri oldu. Ya da daha açıkçası, barış isteyenlerin toplumla bütünleşmesi, topluma bunu anlatılması yeterli olmadı ki 2011de masa devrildi ve eski pozisyonuna çok rahat çekildi. Kritik aşamayı aşabilmenin ön koşularından bir tanesi herkesin bir önceki pozisyonunu, bir önceki dilini, söylemini terk etmesidir.
     Çalıştay daha sonra aralarında gazeteci, akademisyen ve STK temsilcilerinin de bulunduğu katılımcıların sunumlarıyla devam etti.
    
     Muhabir: Nail Kadırhan
     Yayıncı: İrfan Cemiloğlu