DİYARBAKIR (A.A) - Diyarbakırda, askeri servis aracının geçişi
sırasında PKKlı teröristin patlattığı bombada hayatını kaybeden 6sı öğrenci 7
kişi gözyaşları içerisinde anıldı.
Diyarbakırda 3 Ocak 2008 günü askeri servis aracının geçişi sırasında
PKKlı teröristin patlattığı bombada, hayatını kaybedenler için düzenlenen
Eğitim Şehitleri Anma Günü programına katılan patlamada hayatını
kaybedenlerin aileleri ve yakınları ile öğrenciler olayın meydana geldiği
dershane önüne karanfil bıraktı.
Patlamada hayatını kaybeden Eren Şahinin annesi ve AK Parti Diyarbakır
Milletvekili Oya Eronat, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu saldırının emrini
verenler ile bombayı imal edenlerin hepsinin öldüğünü söyledi.
Eronat, ölümlere sevinen bir insan olmadığını ifade ederek, Lice ilçesinde
düzenlenen operasyonda ölü ele geçirilen 10 terörist arasında bu ve benzeri
birçok saldırının emrini verdiği belirlenen terör örgütü PKKnın sözde Amed
eyalet sorumlusu Ertem Karabulutun da ölü ele geçirildiğini öğrendik. Bu
saldırının emrini verenlerden biri daha bundan 2 ay önce kırsalda öldürülmüştü.
Bu patlama ile ilişkili insanların ve örgüt üyelerinin çoğunluğu öldü zaten.
Saldırının katili de 9 kez ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum oldu. Ölen hiç
kimse için iyi olmuş cümlesi ağzımdan çıkmaz. İnancım gereği bunu söyleyemem.
Uyuştuğumuz için artık bir şey hissedemiyoruz. Ama Allah bırakmıyor. Masum
çocukların ahı herhalde yerde kalmıyor dedi.
-Terör örgütünün çirkin yüzünü herkes görüyor-
Eronat, patlamada 6 öğrenci ile bir de çocuğunu dershaneye getiren velinin
hayatını kaybettiğini ifade ederek, hayatını kaybedenlerin hiç bir günahının
olmadığını söyledi.
Yola çıkış amacının terörle mücadele etmek olduğunu vurgulayan Eronat şöyle
dedi:
Bu saldırıda ölenlerin suçu neydi- Gaziantepteki terör saldırısında ölen
4 çocuğun, Güngörende öldürülen 4 çocuğun, Koşuyolu Parkında öldürülen 7
çocuğun günahları neydi- Büyükleri saymıyorum. Bunlar çocuklar. Siirtte 200
kurşun sıkılıp öldürülen 4 genç kızımızın günahı neydi- Ne suç işledi bunlar- Ama
Allah bırakmıyor. Ben bu nedenle terörle mücadele etmek için yola çıktım. Tek
başına bir insan bir şey yapabilir mi- Ama gölün ortasına atılan bir taşın
dalgasının mutlaka kıyıya vuracağına inananlardanım. Benim gibi düşünen pek çok
insan var. Güneydoğuda da pek çok insan var. Ama korkudan insanlar bunu dile
getiremiyorlar, korkutuluyorlar, baskı yapılıyor. İş yerlerine molotof atılıyor.
Çocuklarının resimleri kendilerine gönderiliyor. İnsanlar içine atıyor. Ama
korkaklar her gün ölür, cesurlar bir gün ölür. Artık söylemek lazım. Gerçekleri
haykırmak lazım. Terör örgütünün çirkin yüzünü herkes görüyor ama dile de
getirmek lazım. Onları masum göstermekle hiç kimse bir şey elde edemez. Kral
çıplak görünüyor.
-Terörle bir yere varılmadı, varılmayacak-
Olayda hayatını kaybeden Rıdvan Süerin babası Şemsettin Süer ise, olayın
ardından Diyarbakırdaki anma etkinliğine ikinci gelişi olduğunu ifade ederek,
her gelişlerinde hüzün ve sevinci bir arada yaşadıklarını söyledi.
Sevinç kaynaklarının Diyarbakırda bir süre yaşamaları ve güzel anılarının
olması olduğunu ifade eden Süer, evladını kaybetmesinin ise üzüntüsünü yaşadığını
belirtti.
Süer, artık hiçbir ailenin bu acıyı yaşamasını istemediğini vurgulayarak,
Terör olaylarının bitmesini, anne babaların bu nedenle üzülmemesini istiyorum.
Terörle bir yere varılmadı, varılmayacak. O nedenle de artık bu olayların son
bulmasını istiyorum. Her yaşanan terör olayı acımızı tazeliyor. Ateş düştüğü yeri
yakıyor. Bu acıyı çok iyi bildiğimiz için acı çekenin ne hissettiğini iyi
biliyoruz. Artık bu tip acıların son bulmasını istiyorum. Saldırının emrini
verenlerden birinin ölü ele geçirildiğini duymak vicdanen biraz rahatlatıyor. Bu
olaylara vesile olanların cezalarını bulduğunu duymak insanı rahatlatıyor. Ama
hiçbir şey ölen çocuğumuzu geri getirmiyor diye konuştu.
Süer, Diyarbakırın güzelliklere de vesile olduğunu, geçen yıl eşi ve kızı
ile katıldığı Diyarbakırdaki anma töreninin kızının mutlu bir yuva kurmasına
vesile olduğunu ifade ederek, Bunda da var bir hikmet. Demek ki Cenabı Allah
böyle bir güzellik yaşattı bize. Diyarbakır hüzünle sevinci bir arada yaşattı
bize dedi.
Muhabir: Sema Kaplan
Yayıncı: Behçet Güngör