ERZURUM (A.A) - Ağrının Doğubayazıt ilçesinde terör örgütü
PKK-KCKya yönelik operasyon kapsamında haklarında dava açılan, aralarında KCK
sorumlusu olduğu iddia edilen BDP Doğubayazıt İlçe Başkanının da bulunduğu, 21i
tutuklu, 35 sanığın yargılanmasına yarın devam edilecek.
Erzurum 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki ilk duruşmada 5i kadın 21i tutuklu
sanık ile tutuksuz yargılanan sanıklardan 11i hazır bulundu, 3 tutuksuz sanık
ise duruşmaya katılmadı. Sanıkları savunan 27 avukat, salonda oturacak yer
bulmakta zorlandı.
Mahkeme Başkanı Mustafa Kahya, duruşmanın öğlenden sonraki bölümünde,
silahlı terör örgütü PKK/KCKya üye olmak, suçu ve suçluyu övmek ve örgüt
talimatları doğrultusunda yasadışı eylemlerde bulundukları iddiasıyla haklarında
dava açılan sanıkların savunmasını almaya devam etti.
Kürtçe savunma yapan tutuklu sanıklardan Diyaddin Bilen, BDPnin bölgede
büyük bir atılım yaptığını, bunu hazmedemeyen AK Parti hükümetinin 2009 yılından
buyana 7 binin üzerinde insanı KCKlı diye tutuklattığını ve yargılanmalarını
sağladığını öne sürdü.
Delilsiz açılan davanın sonucunun beraatle sonuçlanacağını iddia eden
Bilenin rehin alındığını ileri sürmesi üzerine Mahkeme Başkanı Kahya, Siz neye
dayanarak burada rehin durumdayım diyorsunuz, işlediğiniz ciddi suçlardan
dolayı sizi biz tutukladık, biz yargılıyoruz, bu iddialarını geri al şeklinde
uyarıda bulundu.
Sanık Bilen, şunları söyledi:
Bu, sizin görüşünüzdür, size saygı duyarım ancak ben kendimi burada
rehinmişim gibi görüyorum. Delilsiz ve ispatsız açılan bir dava karşısında siz de
olsanız benim gibi düşünürdünüz. İddianamede yer aldığı gibi ben kimseyi
sorgulamadım. Ancak parti disiplinine aykırı davranan belediye başkanları,
belediye encümen üyeleri ve partilileri yaptıkları disiplinsiz davranışlarından
dolayı disiplin kurulu olarak sorguladık. Her parti gibi bizim de disiplin
kurulumuz var, parti tüzüğüne aykırı davrananları burada sorguluyoruz, varsa
suçları yasalar çerçevesinde gerekli cezaları veriyoruz.
-BDPli belediye meclis üyesini yargıladıkları iddiası-
Mahkeme Başkanı Kahyanın yolsuzluk yaptığına inandığınız bir belediye
meclis üyesini yargıladığınız iddiaları doğru mu- sorusu üzerine sanık Diyaddin
Bilen, Doğru, böyle bir olay oldu. Ancak biz disiplin kurulu olarak bu kişiye
neden böyle bir yanlış iş yaptığını sorduk. O da bize gerekli izahatları yaptı
şeklinde yanıt verdi.
BDP Parti Meclis Üyesi tutuklu sanık Gülizar Kamış da Kürtçe savunmasında,
partilerinin tüzüğüne ve gönderilen genelgelere uygun şekilde siyasi çalışma
yürüttüklerini, toplantıların birinde yapılan ortam dinlenmesinde kaydedilen
CDnin izlenmesi ve ne konuştuğunun mahkeme tarafından değerlendirilmesini
istediğini ifade etti.
Tutuksuz sanıklardan Zeki Yıldız ise Türkçe savunmasında serbest mali
müşavir olduğunu, Doğubayazıt Belediyesi tarafından açılan bir ihalede
belediyenin hesaplarının incelenmesi işini aldığını, arkadaşlarıyla belediyenin
hesaplarını incelediklerini, yaptıkları inceleme sırasında rastladıkları
aksaklıkları rapor halinde Doğubayazıt Belediye Başkanı Canan Korkmaza sunduğunu
ve yaptığı işin karşılığında parasını belediyeden aldığını söyledi.
Sanık Yıldız, BDP veya PKK/KCK ile ilgisinin bulunmadığını öne sürerek
beraatını talep etti.
Tutuklu sanıklardan Yusuf Kaya da Kürtçe savunmasında, BDP Parti Meclis
üyesi olduğunu, geçen yıl Abdullah Öcalana uygulanan tecridin kaldırılması ve
anadilde savunma yapılması ile ilgili taleplerin dile getirilmesi amacıyla
başlatılan bir dizi eylem kapsamında basın açıklamalarına katıldığını ancak
iddianamede dile getirilen BDPli bazı kişileri yargıladığı iddialarının doğru
olmadığını ve parti disiplin kurulu olarak disiplinsiz davranış sergileyen bazı
partilileri sorguladıklarını, bunun da diğer partiler gibi kendilerinin legal ve
demokratik hakları olduğunu savundu.
-Çocuklara para vererek taş attırdıkları iddiası-
Tutuklu sanıklardan Mustafa Özer ise Kürtçe savunmasında, partide bir
görevinin bulunmadığını, belediye başkanı veya encümen üyesi olmadığını savunarak
şunları kaydetti:
Parti çalışmaları kapsamında yüzlerce taziyeye ve düğüne gittim. PKK
militanları ölmüş, cenazelerine gitmişim, giderim tabii, ister Yahudinin
cenazesi olsun, giderim. Bu, bir insanlık görevidir. Bu faaliyetler suç değil.
Basın açıklamalarında dile getirdiğim Abdullah Öcalana uygulanan tecridin
kaldırılması ve anadilde savunma yapılması talepleri 9 ay sonra ağır bedeller
ödenerek elde edilmiştir. Davada yer alan gizli tanığa, bana attığı iftiralardan
dolayı hakkımı helal etmiyorum. Onu Allaha havale ediyorum.
İddianameye göre, sözde ben çocuklara 1-2 lira vererek taş attırmışım. İnsan
kendi çocuğuna 2-3 lira para verip ekmek almak için fırına dahi gönderemez. Taş
atmaya nasıl gönderecek- Burada PKK/KCK değil, asıl BDPnin tüzüğü yargılanıyor.
BDP, bir suç örgütü haline getirilerek partililer de suç örgütünün elamanı olarak
cezalandırılmaya kalkışılıyor.
Mahkeme Başkanı Mustafa Kahyanın sen benim parti ile bir ilgim yok,
görevim yok diyorsun, BDPnin avukatıymış gibi 20 dakikadır BDPyi savunuyorsun.
Neden kendini değil de BDPyi savunuyorsun sorusu üzerine sanık Özer, Ben BDP
ve DTK üyesiyim. BDPden 2009 yılında bağımsız milletvekili adayıydım. Ondan
dolayı savunuyorum dedi.
Başkan Kahyanın 7 Mart 2012 günü neden Doğubayazıt ilçesindeki esnaftan
kepenk kapatmalarını istediniz sorusu üzerine sanık Özer, savunmasını şöyle
tamamladı:
Doğubayazıt Belediye Başkanı Canan Korkmaz ve BDP Milletvekili Halil Aksoy
ile esnafı ziyaret ettiğimiz doğru. Ancak biz 8 Mart Dünya Kadınlar Gününe
destek istedik. Kesinlikle esnafa kepeklerini kapatmalarını istemedik. Kapatana
da saygı duyarız. Biri bana iş yerinin kepengini kapat derse bunu hakaret kabul
ederim.
Ben de esnafım ancak dükkanım yok. Suçsuzum, 9 aydır tutukluyum, tahliyemi
istiyorum.
Sanık Baran Umut, Şerife Günhan ve Hatice Özhan da savunmalarında, suçsuz
olduklarını öne sürerek, tahliyelerini talep etti.
Mahkeme Başkanı Mustafa Kahya, diğer sanıkların savunma yapabilmesi için
duruşmaya yarın da devam edilmesi kararı aldıklarını açıkladı.
Muhabir: Hasan Özkal
Yayıncı: Kemal Kaymak