TRABZON (A.A) - DSİ 22. Bölge Müdürlüğü, bugün itibariyle Atasu
Barajının maksimum kota yakın bir seviyede dolu durumda olduğunu bildirdi.
DSİ 22. Bölge Müdürlüğünden yapılan yazılı açıklamada, son günlerde
özellikle bir bölüm yerel basında kurumla ilgili çıkan bazı haberlerde eksik ve
gerçeği yansıtmayan bilgiler verildiği tespit edildiğinden belirtilen konularda
bir kez daha açıklama yapma ihtiyacı duyulduğu belirtildi.
Atasu Barajının üzerine kurulu olduğu Galyan Deresinin, planlama
raporlarında ilin uzun vadeli içme, kullanma ve endüstri su ihtiyacını
karşılayacak, alternatifi olmayan tek su kaynağı olduğu ifade edilen açıklamaya,
şöyle devam edildi:
Barajın yeri uzun yıllara dayanan etüt ve planlama çalışmalarına göre
belirlenmiştir. Bu çalışmalarda projenin uygulanacağı sahanın zemin karakterleri
de ayrıntılarıyla belirlenip riskli olabilecek bölümler tespit edilmiş olup
inşaat çalışmaları da bu verilerden istifade edilerek gerçekleştirilmiştir. Bu
genel çerçevede, barajla ilgili kamuoyunun genel bilgilendirilmesi dışında basın
yayın kuruluşlarıyla herhangi bir resmi bilgi alışverişinde bulunulmamıştır. Bu
nedenle DSİ kaynaklı haberlerin tamamı, habercinin veya kaynağının yorumlarına
dayalıdır.
Barajın çalışma prensibi gereği su seviyesinin, kullanıma bağlı olarak
azaldığı ancak Galyan Deresinin akımlarına göre yeniden dolduğuna işaret edilen
açıklamada, şunlar kaydedildi:
Nitekim Atasu Barajında 20 Temmuz 2012 tarihine kadar göl su seviyesi
maksimum kotta olduğu için dereden gelen fazla suyun tahliye edildiği dolusavak
ünitesi de çalışır durumda olmuştur. Bu tarihten sonra ise deredeki su miktarı
azaldığından ilimizin ihtiyacı olan su yine barajdan, bu defa baraj gölünün alt
kotlarındaki dipsavak ünitesinden verilmeye başlanmıştır. Sudaki ısı
değişikliğinin ve serinlik hissinin nedeni de budur. Barajda gerek heyelan,
gerekse başka herhangi bir nedenle suyun boşaltılması söz konusu değildir. Bugün
itibariyle barajımız maksimum kota yakın bir seviyede dolu durumdadır.
Açıklamada, baraj gibi büyük depolamalı tesislerde zaman içerisinde
oluşabilecek yerel zemin hareketleri veya heyelanların, beklenmesi gereken
olaylar olduğu kaydedilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
Özellikle Doğu Karadeniz yöremizin zemin yapısının en küçük bir kazıda
bile harekete geçebilecek hassas bir yapıya haiz olduğu bilinen bir gerçektir. Bu
kapsamda barajda su tutulduktan sonra planlama raporlarımızda yamaç molozu örtü
kalınlığının topuk bölgesinde yüksek olduğu Temelli köyü gözlem altına alınmış,
ancak bu bölgede herhangi bir zemin hareketi belirlenmemiştir. Buna mukabil daha
güvenli olduğu düşünülen Oğulağaç köyünün Musi mevkisinde bazı hareketler tespit
edilmiş olup konuya ilişkin sondaj ve etüt çalışmaları devam etmektedir. Söz
konusu zemin hareketleri hiçbir şekilde baraj güvenliğini ve emniyetini tehdit
edecek boyutta değildir.
Sonuç olarak kurumumuz ve projelerimizle alakalı çıkan bazı haberlerin bilgi
eksikliğinden kaynaklandığı anlaşılmakta olup gerçeği yansıtmamaktadır. Kurumumuz
faaliyetleri şeffaf olup, bugünkü teknoloji ile her türlü iletişim imkanları
kullanılarak doğru bilgiye ulaşmak mümkünken kaynağı ve doğruluğu belli olmayan
kulaktan dolma ve eksik bilgilerin haber konusu yapılmasının doğru olmayacağı
kanaatindeyiz.
Muhabir: Cenk Yavuz Usta
Yayıncı: Asena Akçay