DİYARBAKIR (A.A) - Dicle Üniversitesi (DÜ) bünyesinde kurulan
Onkoloji Hastanesinde kanser tedavisi gören bin 575 hastadan bin 451inin
sağlığına kavuşarak taburcu edildiği bildirildi.
DÜ Tıp Fakültesi Hastaneler Başhekimi Prof. Dr. Sait Alan, AA muhabirine
yaptığı açıklamada, yaptığı açıklamada, radyasyon, tıbbi onkoloji, kemoterapi
üniteleri ve ilaç yapım kabinini aynı hastanede buluşturduklarını, bu sayede
kemoterapi ve radyoterapinin bir düzen içinde yürütülmesinden dolayı hastaların
kemoterapi ve radyoterapi tedavisi için farklı hastanelere gitmesine gerek
olmadığını söyledi.
Kanser hastalığının ülke genelinde olduğu gibi bölgede de son yıllarda artış
gösterdiğini ancak erken tanının kanserde hayat kurtardığını ifade eden Alan,
Kalp ve beyin hastalıklarından sora en önemli sağlık sorunu olan kanser
hastalığında gelişen teknoloji ve bilinç düzeyinin yükselmesi ile erken tanı
olanakları arttı. Eskiden 3 ay ömür biçilen hastalar, artık 5-10 yıl yaşamlarını
sürdürebiliyor. Çünkü erken tanıda kanser metastaz yapmadan tedavi daha başarılı
sonuç veriyor. Bu kapsamda gelişen teknoloji, sağlık hizmetleri ve yeni tedavi
yöntemleri ile yüz güldürücü sonuçlar almaya başladık dedi.
-Bölgenin tek komplike onkoloji hastanesi-
Alan, Onkoloji Hastanesinin verdiği kaliteli sağlık hizmeti ile bölgenin
tek komplike Onkoloji Hastanesi olduğunu vurgulayarak, bölgedeki kanser
hastalarının daha önceden olduğu gibi artık tedavi için batı illerine gitmelerine
gerek kalmadığını söyledi.
Onkoloji Hastanesinde verilen hizmetin batı illerindeki hastanelerde
verilen hizmeti aratmadığı için hastaların tedavi için Diyarbakırı tercih
ettiğini vurgulayan Alan, şöyle dedi:
Artık eskiye oranla sağlık hizmetlerine ulaşmak da çok kolay. Bölgede
böylesine komplike bir Onkoloji Hastanesinin varlığı erken tanı olanaklarını da
artırdı. İnsanlar artık en küçük bir şüphe üzerine bile gecikmeden hastanemize
başvurabiliyor. Geçen yıl toplam 22 bin 143 kişiye bu alanda klinik ve poliklinik
hizmeti verildi. Bunlardan yatarak tedavi gören bin 574 hastadan bin 451i
sağlığına kavuşarak taburcu oldu. Kemoterapi ünitesinde de günde 150 kişi aynı
gün içinde tedavilerini yapma imkanı buluyor. Kanser hastalarının birçoğu da
kemoterapi ve radyoterapi tedavileri sırasında aldıkları enfeksiyon nedeniyle
yaşamlarını kaybediyordu. Ancak biz, radyasyon, tıbbi onkoloji, kemoterapi
üniteleri ve ilaç yapım kabinini hastanemiz bünyesinde oluşturduğumuz için
hastalar için böyle bir riski de minimuma indirmiş oluyoruz. Verdiğimiz bu
komplike hizmetten dolayı tedavi için battı illerindeki hastanelere giden
hastalar buralarda karşılaştıkları maddi zorluk ve aile ortamından uzak kalmadan
dolayı moral bozukluğu ve stres yaşıyorlardı. Bu da tedavilerini olumsuz
etkiliyordu. Onkoloji Hastanesinde hastanın kendi memleketinde ve ailesini
yanında tedavi olması yaşadıkları stresi asgariye indiriyor. Kanser hastaları
tedavi için büyük şehirlere giderek ailesinden ayrı kalmanın moral bozukluğunu
yaşamadan ailesinin yanında tedavi imkanı buluyor, bu da tedavide başarıyı
artırıyor.
Muhabir: Sema Kaplan
Yayıncı: İrfan Cemiloğlu