İZMİR (A.A) - Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu
Başkanı Ender Yorgancılar, yılbaşından bugüne kadar TLnin yüzde 8 düzeyinde
değerlendiği bir ortamda kurların daha da gerilemesinin sanayici ve ihracatçıları
yeniden ithal girdilere yönelteceğini belirterek, Merkez Bankasının büyüme ve
istihdam artışı için, zamana yayarak düşük faiz-gerçekçi kur politikasına
geçmesini beklediklerini kaydetti.
Yorgancılar, yazılı açıklamasında, yüksek faiz politikasının ekonomiyi hem
iç hem de dış talep açısından olumsuz yönde etkileyeceğini ifade etti.
Avro Bölgesindeki ekonomik sorunlar, Kuzey Afrika ve Orta Doğudaki siyasi
belirsizlikler nedeniyle ihracat pazarlarında sorunların yoğunlaştığı bir döneme
girildiğini, iç talepteki yavaşlamanın da net şekilde görüldüğünü belirten
Yorgancılar, dünya genelinde de merkez bankalarının büyük kısmının faizleri
düşürdüğünü hatırlattı.
Yorgancılar, AB Merkez Bankasının politika faizlerini ilk kez yüzde 1in
altına indirdiğini, politika faizlerinin ABDde yüzde 0,25, Japonyada ise yüzde
0,10 düzeyinde bulunduğunu ifade ederek, merkez bankalarının bazı ülkelerde
bankaları kredi vermeye yönlendirmek için kendilerine yatırılan banka
mevduatlarına negatif nominal faiz vermeye başladığını anımsattı.
Yorgancılar, Dolayısıyla birçok ülke, iç talebi canlandırmak için her yolu
deniyor. Büyüme için, işsizliği azaltmak için iç ve dış talep arasında yeni bir
sentez yapması gereken Türkiyede Merkez Bankası hala faizleri çok yüksek düzeyde
tutuyor. Böylesi bir küresel konjonktürde birçok ülkede faizler yerlerde
sürünürken yüksek faiz politikası ülkemizi hem iç hem de dış talep boyutunda
olumsuz etkileyecektir değerlendirmesinde bulundu.
Yorgancılar, açıklamasında şu görüşleri ifade etti:
Kısa bir süre sonra bitmesi öngörülen Suriye krizinin ardından yüksek faiz
imkanları nedeniyle Türkiyeye akacak sıcak para döviz kurlarını düşürecek, bu da
dış talebin büyüme üzerindeki katkısını azaltacaktır. Son iki ayda yüksek faiz
nedeniyle kamu kağıtlarına gelen sıcak paranın 8 milyar dolara ulaşması bu
endişemizi güçlendirmektedir. Avrodaki değer kaybı ile birlikte bunun sanayici ve
ihracatçılar açısından olumsuz etkiler yaratacağı açıktır. Yılbaşından bugüne
kadar TLnin yüzde 8 düzeyinde değerlendiği bir ortamda kurların daha da
gerilemesi biz sanayici ve ihracatçıları yeniden ithal girdilere yöneltecektir.
Böylece yüksek faiz iç talebi, düşük kur ise dış talebi olumsuz etkileyecektir.
Merkez Bankasının büyüme ve istihdam artışı için zamana yayarak düşük
faiz-gerçekçi kur politikasına geçmesini bekliyoruz.
-Faizlerin düşürülerek kurların rekabetçi düzeyde kalması gerekiyor-
Ender Yorgancılar, Para Politikası Kurulunun 19 Temmuzda gerçekleştirdiği
toplantıdan faiz indirimi kararı çıkmasını beklediklerini, ancak Merkez
Bankasının faizlere dokunmayıp zorunlu karşılıklarda kısmi değişikliklere
gittiğini ifade etti. Yorgancılar, açıklamasında şöyle devam etti:
Oysa hem iç talebin bir miktar daha canlandırılması hem de ihracat artışı
amacıyla rekabetçi döviz kurlarından uzaklaşılmaması, bunun için de faiz
oranlarında düşüş yapılması gerekiyordu. Sadece zorunlu karşılıkların döviz
olarak tutulabilecek miktarın artırılmış olması bankalara avantaj sağlanmasından
öte bir sonuç doğurmayacaktır.
2012de küresel ve ulusal düzeyde ekonomide yavaşlamanın belirginleştiğini,
bu sürecin yeni teşvik sistemiyle avantaja dönüştürülebilmesi ve dış girdi
bağımlılığının azaltılması için faizlerin düşürülerek kurların rekabetçi düzeyde
kalması gerektiğini savunan Yorgancılar, açıklamasını şöyle tamamladı:
Oldukça iyi dizayn edilmiş yeni teşvik sistemine Merkez Bankası düşük
kredi faizi için katkı verirse, yatırımlardaki artış hızlanacaktır. Merkez
Bankasının yüzde 11,5 olan gecelik borç verme faizini aşağıya doğru indirmesi,
bir taraftan beklentileri olumlu yönde etkileyecek diğer taraftan da bankaların
kredi faizlerini düşürmesine imkan verecektir.
Merkez Bankasının yüzde 5 ile yüzde 11,5 arasında olan faiz koridorunu
öngördüğü çeşitli riskler nedeniyle daraltmak istememesi anlaşılabilir bir durum.
Ancak buna devam edilmek isteniyorsa mevduatlar için ayrılan zorunlu
karşılıkların azaltılması yoluyla kredi verilebilir fonların artırılması ve
faizlerde düşüş sağlanabilirdi.
Muhabir: Ayten Aydın / Bahri Okumuş
Yayıncı: Fazilet Özer