KOCAELİ (A.A) - Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, 2023 yılına
kadar inşallah yerli otomobilimizi yapacağız, uçağımızı da yapacağız,
helikopterimiz de yapacağız dedi.
Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneğinde (TAYSAD) düzenlenen Türk
Otomotiv Yan Sanayicileri Günü etkinliğine katılan Çağlayan, burada yaptığı
konuşmada, Türkiye ihracatının büyümeye 5 puanlık katkısının olduğunu belirterek,
bu olmasaydı Türkiyenin yüzde 3,1 büyüyen değil, yüzde 2 küçülen bir ülke
olacağını söyledi.
Ana hedeflerinin, ihracat odaklı bir üretim stratejisi ve büyüme olduğunu
anlatan Çağlayan, Türkiye bugün cari açığını Eylül ayında geçen yılın Eylül
ayına göre yüzde 55den fazla düşürdüyse, ilk 9 aydaki cari açığını geçen yılın
ilk 9 aydaki cari açığına göre yüzde 35 daha azalttıysa, bu da Türkiyedeki
ihracatın performansından kaynaklanıyor dedi.
Çağlayan, 21 milyar dolar üzerindeki cari açık azalmasının temel nedeninin,
15,7 milyar dolar ihracat artışından sağlandığını dile getiren Çağlayan,
ihracatın yüzde 13,7 arttığını, ithalatın ise sadece yüzde 4 olduğunu kaydetti.
Çağlayan, cari açığın geri kalan 4-4,5 milyar dolarının ithalatın
azalmasından kaynaklandığını belirterek, böyle bir ortamda ihracat yapanların,
dünyanın normalleştiği ortamda çok daha büyük ihracatlar yapabileceğini anlattı.
-Güney Kıbrıs Rum Kesiminin AB başkanlığı
Türkiyenin bugün her anlamda AB ekonomisinden çok daha fevkalade duruma
geldiğini dile getiren Çağlayan, Bizi kapıda beklettikleri, 50 yıldır
uğraştırdıkları bir AB, hakikaten üzülerek ifade ediyorum, dev bir ekonomi,
birlik ve güç olan ABnin 26 ülkesine, ülke statüsü bile olmayan bir bölgesel
yönetim olan ve bugün toplam dış ticareti 5 milyar dolar olan, para bulmadığı
için insanının maaşını dağıtamayan Güney Kıbrıs Rum Kesimi tarafından başkanlık
yapmasını hakikaten hazmedemiyorum şeklinde konuştu.
Çağlayan, Avrupa ülkelerinin zor durumda olduğu, her 2 gençten birinin işsiz
olduğu ortamda, AByi bu ufacık yerin kurtarmasının düşünülmesini anlamanın
mümkün olmadığını ifade eden Çağlayan, Türkiye gerek bütçe açıklarında gerekse
kamu borçlarında ABnin 22 ülkesini geride bırakmıştır dedi.
Türkiyenin siyasi ve ekonomik istikrarı sağladığını anlatan Çağlayan,
Türkiye bugün AB ve Avrupanın temiz hava sahasıdır. En yakın tedarikçisidir.
Bundan dolayı buradayız. Türk yan sanayi sektörü son derece başarılı, gerek
ekipman gerekse ekip olarak son derece önemli konuma gelmiştir.
Otomotiv sektörünün geçen yıl dış ticaret açığı verdiğini hatırlatan
Çağlayan, otomobilin maliyetinin yüzde 20 ile yüzde 40ının motor ve aktarma
organlarında, geçen yıl 5,8 milyar dolar ithalat yapıldığını kaydetti.
-Bir baba yiğidimiz çıksın artık
Çağlayan, Şimdi Daimler Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Dieter Zetscheye
söylüyorum, Türk üreticisinin motor üretim konusunda başkalarından ne eksiği var.
Kabiliyetimiz mi eksik, zekamız mı eksik, teknolojik bilgi birikimimiz, ekip
ekipmanımız mı eksik- En az bu işi yapanlar kadar bilgi ve donanıma sahibiz.
Şimdi istiyoruz ki, bir baba yiğidimiz çıksın artık Türkiyenin de iftihar
edeceği bir otomobili yapsın. Çünkü artık kendimizde bu öz güven var. Böyle bir
altyapı ve sanayiye gelmişiz şeklinde konuştu.
Bakan Çağlayan, bugünkü Türkiyenin eski Türkiye olmadığını dile getirerek,
konuşmasını şöyle sürdürdü:
8-9 yıldır farklı bir Türkiye var. 12 yıl sonrasını planlayan ve ulusal
bir hedef haline getiren bir Türkiye var. Evet 2023 yılına kadar biz inşallah
yerli otomobilimizi yapacağız, uçağımızı da yapacağız, helikopterimizi de
yapacağız. Sizlerle birlikte o günleri görürsek, Cumhuriyetin 100. kuruluş yıl
dönümünde yerli otomobillerle geçiş törenlerinin yapıldığı, havada Türk
jetlerinin, uçaklarının ve helikopterlerinin uçtuğu günleri hep birlikte
yaşayacağız. Bu bir kere psikolojik etki olarak bunu düşünmenizi istiyorum. Bu
konuda görüştüğümüz Türkiye ile ilgili bazı yatırımcılar var.
Ümit ediyorum ki, bizim bu çağrımıza cevap verecek ve bu cesareti gösterecek
yatırımcılar olacaktır. Biz bakanlık olarak bu işe niyeti olanlarla birebir
görüşmeye başladık. Ne istiyorsunuz, ne yapabiliriz. Neyimiz eksik... Tabi ki
aracın yüzde 100ünü üretme gibi bir anlayış içinde değiliz. Bugün benim yan
sanayim aracın yüzde 85ini üretecek bir yapıya gelmiş. Bu bizi
cesaretlendiriyor.
(Bitti)
Muhabir: Kadir Yıldız
Yayıncı: Murat Paksoy