KİLİS (A.A) - Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Türkiye
Cumhuriyeti devleti 2011 yılında dünyada yardıma ihtiyaç hisseden ülkelere toplam
2,4 milyar dolarlık bir yardım desteğinde bulunmuştur. Bu tüm dünyanın örnek
alması gereken bir gelişme ve hadisedir dedi.
Çağlayan, Birleşmiş Milletler (BM) Dünya Gıda Örgütü Programı İcra Direktörü
Ertharin Cousin ile ziyaret ettiği konteyner kent gezisi sonrasında gazetecilere
yaptığı açıklamada, Suriyeli sığınmacıların taleplerini ve şikayetlerini
aldıklarını belirtti.
Ziyarette Suriyelilerden çoğunun teşekkür ve teveccühlerini de aldıklarını
ifade eden Çağlayan, Türkiyenin, en başından beri Suriyeli sığınmacılara
topraklarını açtığını ve her türlü konuda onlara desteği bugüne kadar verdiğini
ve vermeye devam edeceğini dile getirdi.
Çağlayan, şunları kaydetti:
Bilhassa bunları yapmak için de bir kimseden herhangi bir şekilde uyarı,
herhangi bir kimseden bu konuda destek beklemedik. Sayın Başbakanımızın bu
konudaki hassasiyetleri Hükümet olarak, bilhassa bugün görmüş olduğunuz, son
derece modern bir kenti hayata geçirdik. Baktığınız zaman, burada yaşamını
sürdüren Suriyeli kardeşlerimizin belki de Türkiyenin birçok yerinden daha iyi
yaşam koşullarında olduğunu görüyoruz. Bir kere bunun altını çizmek istiyorum.
Türkiyenin Suriyede yaşanan insanlık trajedisine kayıtsız
kalamayacağını ifade eden Çağlayan, Türkiyenin Suriyeli vatandaşları ülkesine
kabul eden ilk ve en fazla Suriyeliyi barındıran ülke olduğunu vurguladı.
Bundan kardeşlerimizin böyle acılı günlerinde, onlarla birlikte olmak,
beraber olmak, onlara destek olmak adına son derece mutlu olduğumuzu ifade etmek
istiyorum diyen Çağlayan, bu konuda ülke olarak dünyadan sadece 30 milyon
dolarlık bir maddi destek gelmiş olmasına rağmen, Türkiyenin sadece devlet
kaynaklarıyla bugüne kadar 360 milyon dolar para harcadığını aktardı.
-Başımızın üstünde yerleri var-
Ucu açık olan sürecin devam etmesi halinde Türkiyenin sağladığı
desteğin de artarak devam edeceğini kaydeden Çağlayan, şöyle devam etti:
Her geçen gün kardeşlerimizin yaşam kalitesi ve yaşam seviyelerini
artırarak hizmetlerimizi yapıyoruz. Bunu bir insanlık görevi olarak kabul
ediyoruz, bunu kardeşlerimize bir görev olarak kabul ediyoruz. Ancak bunları
yaparken, sizlerin de izlediği gibi herkes teşekkürlerini dile getirdi. Bilhassa
Sayın Başbakanımıza, hükümetimize ve tüm yetkili arkadaşlarımıza... Bu bizi mutlu
ediyor, ancak bizim asıl mutluluğumuz Suriyeli kardeşlerimizin, kendi ülkelerinde
özgür bir şekilde, demokratik haklarını kullanabilmeleri. Onların kendi
topraklarına gidip, nerede kalmışsa kaldıkları yerden yeni yaşam şartlarına
kavuşmaları en büyük temennimiz. Yani biz Suriyeli kardeşlerimizin huzur içinde,
refah içinde, sağlık ve güvenlik ve esenlik içinde bir an önce ülkelerine
dönmesini temenni ediyoruz. Bunu onlar adına bilhassa temenni ediyoruz, yoksa
başımızın üstünde yerleri var.
-Türkiyenin yardımları-
Türkiyenin bu konudaki duyarlılığını artırarak devam edeceğini vurgulayan
Çağlayan, Bu konuda Türkiye olarak dünyanın her tarafına çok çeşitli destekler
yapıyoruz. Bakın sadece 2011 yılında Türkiye Cumhuriyeti devleti olarak dünyanın
birçok yerine devlet kaynaklarıyla 1,3 milyar dolarlık yardım yaptık. Buna sivil
toplum kuruluşlarının ve özel sektörümüzün yapmış olduğu 1,1 milyar dolarlık
yardımı da koyduğumuz zaman Türkiye Cumhuriyeti devleti 2011 yılında dünyada
yardıma ihtiyaç hisseden ülkelere toplam 2,4 milyar dolarlık bir yardım
desteğinde bulunmuştur. Bu tüm dünyanın örnek alması gereken bir gelişme ve
hadisedir değerlendirmesinde bulundu.
Çağlayan, Bakın biz bunları yaparken, insanların dillerine, dinlerine,
ırklarına, renklerine, inançlarına göre ayrım yapmadık, yapmıyoruz, yapmayacağız.
Biz tüm insanlık alemine aynı mesafede olduğumuzu her fırsatta ifade ediyoruz.
İster Müslüman olsun ister Hristiyan olsun, hangi etnik gruptan, hangi kökenden
olursa olsun, biz yaratılanların hepsini Yaradandan dolayı kucaklıyoruz ve
kucaklamaya devam edeceğiz. Bir kere bizim hükümet olarak, AK Parti olarak
anlayışımızın bu olduğunu bir kez daha ifade etmek istiyorum ifadesini
kullandı.
Çağlayan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğanın tek tek her birini her gün
kontrol ettiği kampların, bugünkü seviyesine gelmesinde emeği geçenlere
teşekkür etti.
Kampların çok kısa süre içerisinde bu seviyeye gelmesinin hükümetin, nasıl
etkin bir koordinasyon sağladığının da çok net bir göstergesi olduğunu belirten
Çağlayan, Çok kısa süre içerisinde bunları yapmak, büyük bir bilgi ve beceri
isterdi, işte biz bunu gerçekleştirdik dedi.
Çağlayan, BM Dünya Gıda Programıyla daha geniş programlar yapmak
istediklerini sözlerine ekledi.
-Türkiyede huzur bulmuşlar-
BM Dünya Gıda Örgütü Programı İcra Direktörü Ertharin Cousin de ziyaretin
kendileri açısından çok önemli olduğunu dile getirdi.
Türkiyenin sağladığı desteği büyük bir takdirle karşıladıklarını aktaran
Cousin, şunları söyledi:
Bu durumdan etkilenen Suriyelilerin ihtiyaçlarını karşılayabilmek için
işbirliği içerisinde çalışmaya devam etmeliyiz. Bugün bu kampta dolaşırken
bebekler gördüm, çok sağlıklı bebekler gördüm, çok sağlıklı ve mutlu çocuklar
gördüm. Aynı zamanda anneler gördüm, ülkelerini terk etmiş olan anneler gördüm.
Bu anne ve babalar Türkiyede huzur bulmuşlar. Bu süreç içerisinde sadece
karınlarını doyurmakla kalmadan, akıllarına da zihinlerine de huzur
sağlayabilecek bir ortamı yaratmamız, ancak ortaklık içinde çalışarak mümkün
oldu.
Dünya Gıda Programının, sadece Suriye içerisindeki kişilerin gıda
ihtiyaçlarını karşılayabilmek üzere 1,5 milyon kişiye ulaştığını kaydeden Cousin,
ayrıca Ürdün, Lübnan, Türkiye, Mısır ve Iraka sığınma talebinde bulunmuş
Suriyeliler için de 250 bin civarında kişiye ulaştıklarını ifade etti.
Çağlayan ve Cousin, Kilisteki temaslarının ardından kentten ayrıldı.
Muhabir: Orhan Çiçek / Ahmet Caner Baysal
Yayıncı: İbrahim Uyar