RİZE (A.A) - Gürcistana faturasız otomobil yedek parçası soktuğu iddiasıyla tutuklanan emekli polis memuru İmdat Gürbüz, suçsuz olmasına rağmen 7 ay hapishanede kaldıktan sonra 20 bin lari ödeyerek serbest kaldığını öne sürdü.
     Gürbüz, Rize Gazeteciler ve Muhabirler Derneğinde yaptığı basın açıklamasında, 23 yıl polis memuru olarak görev yaptıktan sonra 2004te emekliye ayrılıp İstanbul ile Gürcistan arasında toplu taşımacılık yaptığını belirtti.
     Gürcistanda otobüsünün arandığını, yolcuya ait 22 paket otomobil yedek parçasının faturasız olduğu iddiasıyla gözaltına alındığını ileri süren Gürbüz, şunları söyledi:
     Yedek parçalar Gürcü sahiplerine teslim edildi. Bana ise 8 ile 11 yıl arasında ağır hapis cezası istemiyle yargılanacağım söylendi. Bölgeye gelen zengin üç Türkün ismini vermemi istediler. İsmini vermem halinde serbest bırakılacağım söylendi. Üç ismi verseydim o kişilere benzer bir tuzak kurulacağını düşünüyorum. 23 yıl polislik yaptım. Nasıl bir çeteyle karşı karşıya olduğumu, nasıl tuzağa düşürüldüğümü çok geçmeden anladım. İstediklerinin hiçbirini yerine getirmedim. Yargılamam başladıktan sonra benden 50 bin lari istendi. Bu parayı ödemedim. 8 kez hakim karşısına çıktım. 7 ay Tiflis Cezaevinde zor şartlarda kaldım. Üst mahkeme suçsuzluğumu kabul etmesine rağmen 20 bin lari tazminat ödeyerek serbest kaldım.
     Gürbüz, kendisi gibi birçok Türk vatandaşın Gürcistanda aralarında savcıların ve polislerin de bulunduğu şebeke tarafından tuzağa düşürüldüğünü iddia ederek, şunları kaydetti:
     Ülkemiz Gürcistandaki vatandaşlarının haklarını korumakta çok geç kalıyor. Suçsuz olmama rağmen 7 ay hapishanede kaldım. Zaman zaman bize psikolojik işkence yapıldı. Çırılçıplak soyularak topluca oturup kalkmamız istendi. Suçsuz olduğum ortaya çıktığı halde 20 bin lari ödemeden serbest bırakılmadım. Özgürlüğüme kavuşmak için o paranın nasıl toplandığını ben bilirim. Ailemin geleceğini sıkıntıya soktum. Bunca yıllık polis memurluğumda başıma bunların geleceğini hayal bile edemezdim. Filmlerde anlatılan hikayelerin daha kötüsünü yaşadım.
    
     Muhabir: Muhittin Sandıkçı / Asena Akçay
     Yayıncı: Hande Cankar