KÜTAHYA (A.A) - Doç. Dr. İsmail Karakuyu Simav Devlet Hastanesinde görevli Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Naci Çağlar, ani başlayan karın ağrısının nedeninin, safra taşı olabileceğini bildirdi.
     Op. Dr. Çağlar, AA muhabirine, karnın sağ üst tarafında hissedilen ağrılar safra kesesi taşının habercisi olabileceğinden hiç zaman kaybetmeden uzman hekime başvurulması gerektiğini söyledi.
     Ani başlayan karın ağrısının nedeni, safra taşı olabilir diyen Op. Dr. Çağlar, safra taşlarının orta yaşlı, beyaz tenli, obez ve çok doğum yapmış kadınlarda daha sık görüldüğünü, toplumun genelinde ise 60 yaş üzerindeki her 3 kişiden birinde safra kesesinde taş veya çamura rastlandığını ifade etti.
     Hemolitik anemi, karaciğer sirozu, şeker hastalığı ve safra yollarında doğumsal çeşitlilik olanlarda taş görülme sıklığının arttığı uyarısında bulunan Op. Dr. Çağlar, şöyle konuştu:
     Safra kesesinde taş olan hastaların 3te birinde hastalığın belirtileri görülür. Bu hastalarda en çok safra kesesinin safra taşlarını atma çabası yaşanır. Sistik kanalın taşla tıkanması sonucu ani başlayan ve şiddeti giderek artan, 3-6 saat sonra yavaş yavaş azalan ağrılar görülür. Atak sonrası mide çukuru adı verilen bölgede ve karın sağ üst yanında ağrı devam eder. Buna bulantı hissi, kusma da eşlik eder. Tıkanıklık, safra kesesi duvarı iltihabına yol açabilir.
     Safra kesesi taşlarının görülme sıklığı toplumdan topluma, diyet alışkanlığına ve genetik yatkınlığa bağlı olarak değişiklik göstermekle beraber sık rastlanılan bir hastalıktır. Özellikle kadınlarda ileri yaşlarda safra kesesi taşları artış gösterir. Safra kesesi taşı ile safra kesesi kanseri kısmen birbiriyle ilişkilidir. Safra kesesi taşlarının ana safra kanalına düşerek burada tıkanıklık yapabilir. Bu tıkanma sarılık ve pankreas iltihabı gibi daha ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Safra yollarında sık sık tıkanma ya da uzun süren tıkanmalar veya iltihaplar olursa bir karaciğer hastalığı olan siroza dönüşebilir. Bundan dolayı karaciğer yetmezliği belirtileri olarak vücutta şişmeler, karın şişliği, kanamalar görülebilir.
     Op. Dr. Çağlar, diyabetli ve tıbbi takibini düzenli yaptıramayacak hastalarda cerrahi girişimle safra kesesinin alınmasını önerdiklerini, safra kesesi taşlarının tedavisinin laparoskopik yöntemle rahatlıkla yapılabildiğini anlattı.
     Ameliyat sonrası dönemde hastanın verilen diyeti uygulamasının önemli olduğuna, özellikle yağlı yiyeceklerden uzak durulması gerektiğine dikkati çeken Op. Dr. Çağlar, taze sebze ve meyveler yenilmesi, kabızlık oluşuyorsa posalı yiyeceklerin tercih edilmesi ve hastanın bol sıvı tüketmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
    
     Muhabir: Zekeriya Türkel
     Yayıncı: Sedat Gök