ZONGULDAK (A.A) - Ferdi Akıllı - Erdinç Aksoy - Zonguldakta 17
Mayıs 2010da 30 işçinin yaşamını yitirdiği grizu patlamasıyla ilgili mahkemenin
istediği dördüncü bilirkişi raporu tamamlandı. Raporda, alt işveren şirket ortağı
birinci derece, dönemin Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Müessese Müdürü ikinci
derecede kusurlu bulundu.
Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Karadon Müessese Müdürlüğü maden ocağının
eksi 540 kodundaki patlamayla ilgili iş güvenliği uzmanlarından oluşan heyetin 26
sayfalık bilirkişi raporu, Zonguldak 2. Ağır Ceza Mahkemesine sunuldu.
Raporun 2. bölümünde galeri açma işini yürüten Yapı-Tek İnşaat firmasının
birçok yazısında hazırlık galerilerinin sürdürülmesi işinde karşılaşılan
zorluklardan bahsettiği, gaz içeriklerinin tespiti için uzun metrajlı sondaj
yapılması gibi isteklerde bulunduğu belirtildi.
-Gözetim borcu yerine getirilmemiş-
Raporda, TTK Karadon Müessese Müdürlüğü adına işveren vekilinin o dönemin
müessese müdürü olan İsmail Güner olduğu, Günerin işveren vekili olarak
önlemlerin alınmasını sağlamak ve denetlemekle sorumluğu olduğuna işaret
edilerek, şunlar kaydedildi:
Alt işveren Yapı-Tek firması ortağı ve işvereni Halim Köse uygulamacı
olarak önlemlerin alınması, uygulanması ve denetlenmesini sağlamakla görevlidir.
Patlamanın geldiği ocak birici sınıf gazlı ocak olarak tanımlanmaktadır. Alt
işveren firma çalışanlarının iş sağlığı ve güvenliği yönünden eğitim görmediği,
iş müfettişlerinin raporlarında saptandığı gibi ana havalandırma hızının yetersiz
olduğu, tali havalandırmanın uygun olmadığı, kontrol ve degaj sondajlarının
yeterli düzeyde yapılmadığı, alev sızdırmaz ve elektrikli ekipmanların kablo
girişlerinin uygun olmadığı, metan gazı yüzde 1,5u geçmesine rağmen kesicilerin
enerji kesmediği, gaz ölçümlerinin Yapı-Tek firması tarafından düzenli kayıt
altına alınmadığı, işçilere yeterli sayıda ferdi kurtarıcı maske verilmediği,
maskenin kullanılması yönünde denetimlerin yapılmadığı saptanmıştır. İş kazası
olayında İsmail Güner ve şirket ortağı Halim Köse gözetim borcunu tam olarak
yerine getirmemiştir. İş yasası ve tüzük maddelerine aykırı hareket eden davalı
asıl işveren Güner ile şirket ortağı Köse, kusurludurlar.
- Ölenler ve diğer sanıklar kusurlu değil-
Kazada alt işveren ve asıl işveren arasında organizasyondan kaynaklanan
hatalar bulunduğu belirtilen raporda, şöyle devam edildi:
Sorumluluk, yetki, iş tanımı anlamında bir belirsizlik ve kargaşa olduğu
saptanmıştır. Çalışanların yetkisinin nerede başladığı, nerede bittiği,
sorumlulukları, belli olmamaktadır. Asıl işveren ve alt işverenin çalışmaları
sırasında sistemin doğasından kaynaklanan organizasyon kargaşası bulunmaktadır.
Madencilik sektöründe işveren ve alt işveren ilişkinin kurulması, kaza olayında
olduğu gibi mümkün olmamaktadır. Zonguldak kömür havzası jeolojisi, çalışma
koşulları ve ekipmanı ile başka hiçbir bölgede olmayan kendisine has nitelikler
taşımaktadır. Bu tür koşullar altında çalışmalarda ise olayımızda olduğu gibi
işleyiş aksaklıkları olmaktadır. Ancak bu hizmet kusurlarını tek bir kişide
somutlaştırmak ise mümkün değildir. Sorumluluk ve yetki anlamında uygulamada
zorluklar olduğu için diğer sanıklar kusurlu değildir. Olayda vefat edenler aklı
selim sahibidirler. Kaza olayında kusurları bulunmamaktadır.
-Son rapora katılmıyoruz-
Mahkemeye geçen yıl sunulan son bilirkişi raporunda, tutuksuz yargılanan
TTKdan ve yüklenici firmadan 28 sanık için cezai sorumluluk açısından herhangi
bir kusur izafe edilemeyeceği belirtilen raporda, şunlar kaydedildi:
Söz konusu raporda olayın meydan gelmesinde TTK ve yüklenicinin hizmet
kusurlarının bulunduğu, mevcut dosya kapsamına göre hizmet kusurlarının
kişiselleştirilmesi mümkün olmayan kusurlar olduğu, patlamada ölen 2 mühendis ve
ocak nezaretçilerinin de kusurlarının hizmet kusurlarından ve yer altı
şartlarının jeolojik yapısının tam olarak bilinmezliği nedeniyle kaçınılmaz
faktörlerden ileri gelmiş olduğu belirtilmişti. Neden sonuç ilişki doğru
kurulmayan rapora katılmamız mümkün olmamıştır.
-Sonuç ve kanaat-
Raporun sonuç ve kanaat bölümünde ise olayın bir iş kazası olduğu
vurgulanarak İşin yürütülmesinden, çalıştırdığı işçilere karşı iş sağlığı ve
güvenliği yönünden asıl olarak sorumlu olan alt işveren davalı sanık Halim Köse
birinci derecede, işveren vekili İsmail Günerin ise ikinci derece kusurlu olduğu
kanaatine varılmıştır. Diğer sanıklar ve kazada yaşamını yitirenlerin kusuru
bulunmamaktadır ifadelerine yer verildi.
TTK Karadon Müessese Müdürlüğü maden ocağının eksi 540 kodunda 17 Mayıs
2010da meydana gelen grizu patlamasının ardından taşeron olarak galeri açma
işini yürüten firmanın 30 çalışanından haber alınamamıştı. TTK ekipleri, 20 Mayıs
2010da kurtarma kafesine yaptıkları donanımla eksi 540 koduna inmeyi başarmış,
28 ceset yer üstüne çıkarılmıştı. Engin Düzcük ve Dursun Kartalın cesetlerine
ise faciadan 8 ay sonra ulaşılmıştı.
Davada 28 sanık tutuksuz yargılanıyor.
Yayıncı: Ebubekir Gülüm