DİYARBAKIR (A.A) - Sema Kaplan/İbrahim Yakut - Güneydoğu Anadolu
Bölgesinde bağ bozumu sezonu yaşanıyor.
Ağustos ayının ikinci yarısından başlayan ve iklim şartlarına göre ekim
ayının sonuna kadar süren, antik çağlardan bu yana bölgede törensel bir özellik
taşıyan bağ bozumu, bölgede 7den 70e tüm aile fertlerinin katılımı ile
vazgeçilmez damak tadı olan üzümlerin toplanması ve işlenmesi sırasında adeta
görsel bir şölene dönüşüyor.
Bol miktarda potasyum, demir, A ve B vitamini içeren, yaş ve kurutulmuş
biçimde tüketilebileceği gibi pekmez, pestil, cevizli sucuk ve çeşitli alkollü
içeceklerin üretiminde de başrol oynayan üzümlerin toplandığı bağ bozumu, ülkede
kimi zaman festivallere de konu oluyor.
Diyarbakır, Siirt ve Mardinde geçen yıl 584 bin 18 dekar alanda 272 bin 44
ton üzüm yetiştirildiğini belirten yetkililer, bu yıl iklim koşullarının
elverişli olması nedeniyle yaklaşık 600 bin dekar alanda gerçekleştirilen
üretimde aynı verimi bekliyor.
Rekoltenin artması ve kaliteli üzüm üretimi için Gıda Tarım ve Hayvancılık
Bakanlığınca Türkiye genelinde 10 dönüm ve üzerinde bahçe kuran çiftçilere yılda
2 kez fidan desteği sağlanırken, bakanlık ile UNDP Uluslararası Tarımsal Kalkınma
Fonu (IFAD) işbirliğiyle yürütülen Diyarbakır-Batman-Siirt Kalkınma Projesi
kapsamında bölgede 5 dönüm ve üzerindeki alanda bağcılık yapanlara yüzde 50 hibe
desteği veriliyor.
Diyarbakır Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğünde yüksek ziraat
mühendisi olan Asuman Oktay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Diyarbakırda
geçen yıl 222 bin 454 dekar alanda 132 bin 880 ton şirelik ve şıralık üzüm
üretildiğini, bu yıl da ortalama 220 bin dekar alanda bağcılık yapıldığını
söyledi.
İklim koşullarının elverişli olması nedeniyle bu yıl aynı rekolteyi
beklediklerini ifade eden Oktay, Üretilen üzümler, şaraplık ve şıralık olarak
değerlendiriliyor. Diyarbakırda en çok üretimin gerçekleştirildiği ilçeler
Çermik, Çüngüş, Dicle ve Ergani. Örneğin Çermikte geçen yıl 34 bin 220 dekar
alandan 16 bin 572 ton, Erganide 35 bin 590 dekar alandan 19 bin 885 ton verim
elde edildi. Hasat tamamlanmadığı için bu yılın rekoltesi henüz belli değil.
İklim koşullarının elverişli geçmesi nedeniyle bu yıl da aynı verimi bekliyoruz
dedi.
Oktay, yüzlerce ailenin ilde bağcılık yaparak geçimini sağladığını ifade
ederek, dönüme 500-600 kilo verim alınabildiğini, bunun bazı yerlerde 1 tona
kadar yükseldiğini belirtti.
Bölgede üretilen üzümün pekmez, sucuk ve pestil şeklinde işlenerek de
tüketiminin yaygın olduğuna dikkati çeken Oktay, üzümün ve üzümden üretilen
ürünlerin bölge halkının damak tadına hitap ettiğini kaydetti.
Kendine özgü çok sayıda üzüm türü bulunan Siirtte üretilen üzümün büyük
bölümünün Şirvan ilçesine bağlı Ormanbağı köyünde yetiştirildiğini belirten Siirt
Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü İlhan Özel, il genelinde geçen yıl 21 bin 350
dekar alanda 13 bin ton üzüm üretimi gerçekleştirildiğini, bu yıl da yaklaşık 22
bin dekar alanda bağcılık yapıldığını söyledi.
Özel, bağcılığın ilde yüzlerce ailenin geçim kaynağı olduğunu belirterek,
İl genelinde üretilen üzümün büyük bölümü Şirvan ilçemize bağlı Ormanbağı
köyünde üretiliyor. Üretilen sinceri çeşidi üzüm pekmez olarak, tayfi çeşidi
ise sofralık olarak tüketiliyor. Önceleri geleneksel olarak yapılan pekmez
üretimi artık modern tesislerde üretilmeye başlanıyor diye konuştu.
Mardin Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü yetkililerinden alınan bilgiye
göre ise, geçen yıl Mardin merkez ve 9 ilçede toplam 340 bin 214 dekar alanda
gerçekleştirilen bağcılıkta 126 bin 164 ton rekolte sağlandı.
Geçen yıl ortalama verim dekar başına 447 kilogram iken, bu yıl 511
kilograma yükseldiği, 351 bin 688 dekar alanda bu yıl 167 bin 902 ton üzüm
yetiştirildiği belirtildi.
Kış mevsiminin soğuk geçmesi nedeniyle geçen yıla oranla rekolte farkı
yaşanan Mardinde en çok üretim Dargeçit, Midyat, Ömerli ve Savurda
gerçekleşiyor.
-Bağ bozumu geleneği yaşatılıyor-
Bağcılık yapan Hasan Arslan, bağ bozumunda topladıkları üzümden pekmez,
reçel, pestil, kesme ve cevizli sucuk hazırladıklarını söyledi.
Kadın erkek, çocuk demeden 7den 70e tüm aile fertlerinin katılımıyla günün
ilk ışıkları ile bağlardan topladıkları üzümleri küçük havuzlarda ezdiklerini,
daha sonra, şıra dedikleri suyunu mikrobunu kırmak için kaynattıklarını ifade
eden Arslan, Bu işlemin ardından kaynattığımız üzüm suyuna un katarak
süzüyoruz. Ve tekrar kaynatmaya başlıyoruz. İstediğimiz kıvama gelince çeşitli
mamuller hazırlıyoruz. Böylece kışlık ihtiyacımızı karşılıyoruz. Bazı aileler
satışa da sunuyor. Bu yıl iklim koşulları istediğimiz gibi geçti. Verimin
artmasını bekliyoruz dedi.
Hatice Pınar da, bağ bozumunu, bir geleneği yaşatmak için şenlik havasında
geçirdiklerini belirterek, Üzümün işlenmesi çok emek gerektiriyor. Günümüzün 18
saatini ailece bu işe ayırıyoruz. Bu işlemler için ortalama 10 kişinin çalışması
gerekiyor. Bazen ailemizin dışında eş, dost, akraba ve komşular da yardımcı
oluyor. Dayanışma içinde bu geleneği yaşatıyoruz diye konuştu.
Yayıncı: İrfan Cemiloğlu