BURSA (A.A) - Tarık Üzgün - Büşra Nur Özcan - Bursada, liseye
giderken güzel yazı dersinden zayıf alan, daha sonra hocasının hediye ettiği
kesik uçlu kalemle tek başına çalışarak kaligrafi (güzel yazı) sanatı ustası olan
Hayri Tekgöz, açtığı sergilerle eserlerini sanatseverlerle buluşturuyor.
Kendisini yazı yolcusu olarak tanımlayan kaligrafi ustası Hayri Tekgöz,
15 yıl önce Yıldırım İmam Hatip Lisesinde 11. sınıfa giderken, güzel yazı
dersinden zayıf aldı. Güzel yazı konusunda zorlanan Tekgöz, dersten geçebilmek
için ödevlerini hep arkadaşlarına yaptırmak zorunda kaldı. Ardından Tekgözün
hayatı, Ali üstadım dediği, edebiyat öğretmeninin verdiği kesik uçlu bir
kalemle değişti.
O günden sonra güzel yazı yazmaya başlayan Tekgöz, kütüphanelerde yazı
sanatıyla alakalı kitapları, kaligrafiyi, Latin harflerini, Arapça hat sanatını,
Japonca ve Çince yazı sistemlerini incelemeye başladı. Ustası olmadan tek başına
uzun yıllar çalışan Tekgöz, kaligrafi ustası olarak eserler üretiyor.
Tekgöz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, güzel yazı çalışmaya başladığı ilk
yıllarda matbaalardaki kağıt çeşitlerini incelediğini ve topladığı materyalleri
bir araya getirerek, okuduğu bilgiler ile uygulamaya başladığını ve deneme
yanılma metoduyla bugüne kadar geldiğini söyledi.
Usta çırak ilişkisi olmadan kendini geliştirdiğini anlatan Tekgöz, Yazıya
başladığım dönemlerde Bursada kaligrafi konusunda gelişmiş bir hoca bulamadığım
için ustam olmadı. Eğer bir eğitmen bulabilseydim, belki usta çırak ilişkisiyle
bu işe başlamış olacaktım. 2005te aktif olarak eser üretmeye başladım. 7-8 yıl
kadar kendi kendime çalışmalar yaptım. Sonra, Bursadaki ilk kaligrafi atölyesini
açtım. Burada hala kendimi geliştiriyorum. Hala öğrenciyim aslında diye
konuştu.
-Bine yakın yerde stant açtı-
Tekgöz, bine yakın yerde stant açarak eserlerini sergilediğini dile
getirerek, Etkinliklerde, fuarlarda, firma açılışlarında ve benzeri yerlerde
kaligrafiyi tanıtma açısından epeyce çalışma yaptık. Dış ülkelere gittiğimde de
kaligrafiye yoğun ilgi olduğunu gördüm. Kaligrafi, bakıldığında Arapça hat
sanatını andıran fakat Latince harflerle yazılan bir sanat dalı. Yani doğudan
ilham alıyor, sanırım bu da insanları etkiliyor. Bizim sanatlarımız manevi açıdan
insanların ruhuna işliyor. Kaligrafinin de görselliğin yanında ruha hitap eden
bir yönü var ifadelerini kullandı.
Türkiyede son yıllarda kaligrafi sanatının oldukça ilgi çekmeye başladığını
ifade eden Tekgöz, İleride mutlaka daha kaliteli eserler çıkacaktır. Kaligrafi,
toplumumuzda gelişmekte olan bir çocuk gibidir. Zamanla daha da gelişecek ve hak
ettiği yeri bulacaktır. Halkın kaligrafiyi görmesi için sergilere ilginin
artması, bunun da bir şekilde topluma duyurulması gerekiyor. Yazıyla,
kaligrafiyle uğraşan epeyce insan var. Ancak bu alanda üstat diyebileceğimiz
insan sayısı az. Bu da zamana bağlı dedi.
Hat sanatıyla kaligrafi arasında bir takım farklılıklar bulunduğunu anlatan
Tekgöz, şunları kaydetti:
Bu fark, kullanılan materyallerden kaynaklanıyor. Mesela hat sanatının
aksine kaligrafide kamışla yazmak pek mümkün değildir. Kaligrafi çizimleri, daha
çok metal ve keçe uçlu kalemlerle yapılır. Metal uçlu kalemlerin de birkaç çeşidi
var. Kaligrafide hat sanatından bir esinlenme vardır. Kaligrafi, hat sanatı ile
aynı çizgileri taşır aslında, sadece harfleri farklıdır.
Tekgöz, taş, bardak, cam, kağıt, orijinal ebrular, papirüs, seramik ve çini
üzerine yazdığı eserleri bulunduğunu da sözlerine ekledi.
-Kaligrafi sanatı-
Kökü Yunanca kallos güzel ve graphos yazı kelimelerinden gelen
kaligrafi, süsleyerek yazı yazma sanatıdır. Çin başta olmak üzere Doğu Asya, Batı
toplumlarına ait, tarihleri çok eskiye dayanan birçok kaligrafi yazı örneği
bulunur. Kaligrafinin, İslam uygarlıklarında tam olarak karşılığı olmasa da hat
sanatı adını alır. İyi bir kaligrafi ustası olmak uzun zaman alabilir. Kaligrafi
de amaç, değişik motifler kullanarak yazıyı olduğundan farklı bir kimliğe
büründürmektir. Genellikle dik ve yatay çizgilerden oluşan Latin harflerini
simetrik bir şekilde kağıda dökmek, kaligrafinin temel unsurlarından biridir.
Yayıncı: Doğan Sarıtaş