Horlama ve uyku apnesi hafife alınmamalı

Horlama ve uyku apnesi hafife alınmamalı -Memorial Hastanesi Op. Dr. Bulut: Horlama ve uyku apnesi ciddi hastalıkların habercisi olabilir


DİYARBAKIR (A.A) - Memorial Diyarbakır Hastanesi Kulak Burun Boğaz Bölümünde Op. Dr. Fuat Bulut, horlama ve uyku apnesinin ciddi hastalıkların habercisi olabileceğini söyledi.
     Bulut, yaptığı açıklamada, horlamanın uykuda yumuşak damak ve çevre dokularında titreşim sonucu oluşan kaba ses olduğunu ifade ederek, erişkinlerin yaklaşık yüzde 40ında görüldüğünü belirtti.
     Horlama ve uyku apnesinin yaşamı bile tehdit edebilen ciddi bir hastalığın belirtisi olabileceğine dikkati çeken Bulut, Horlama ve uyku apnesi ciddi hastalıkların habercisi olabilir. Uyku apnesi, uyku sırasında nefes durması ve durma süresinin 10 saniyeden fazla olması durumu olarak açıklanabilir. 10 saniyeden fazla süren bu durum, gürültülü bir şekilde horlama ve nefes alamama şeklinde birbirini takip eder. Toplumun yaklaşık yüzde 4ünde görülen uyku apnesi her 4 erkek ve her 10 kadından birini etkileyen bir hastalıktır. Çocuklarda görülen uyku apnesinin yaklaşık yüzde 80i bademcik ve geniz eti büyüklüğüne bağlıdır dedi.
    
     -Sigara ve alkol uyku apnesini ağırlaştırıyor-
    
     Otururken, kitap okurken, tiyatro veya toplantıdayken, sohbet ederken, öğle yemeğinden sonra, televizyon izlerken ve yolculuk sırasında genellikle uyukluyorsanız uyku apne hastalığı riskiniz yüksek olabilir diyen Bulut, bu kapsamda uykuda solunum bozukluğu düşünülen hastaların kulak, burun, boğaz ve sistemik muayenelerinin dikkatle yapılması gerektiğini belirtti.
     Bulut, endoskopi ile burun muayenesinde tıkanıklığa neden olan alanın araştırılabileceğini vurgulayarak şöyle dedi:
     Göğüs hastalıkları ile multidisipliner bir yaklaşımla hastalığın altında yatan fizyolojik nedenleri anlamak, tanı ve tedavideki en önemli adımdır. Uyku apnesi, uyku laboratuvarlarında yapılan testlerle tanısı konabilen bir rahatsızlık olup, uyku testleri tedavinin planlanmasında önemli bir yer tutar. Çocuklarda, davranış bozuklukları ve hiperaktive, büyüme gelişme geriliği, ağız ve yüz gelişim problemleri, gece idrar kaçırma, okul başarısında düşme, iştahsızlık, yutma ve konuşma bozukluğuna, erişkinlerde de cinsel işlev bozukluğu, gün içi uykululuk hali, algıda azalma ve konsantrasyon bozukluğu, sinirlilik hali, iştah artışı, depresyon, hipertansiyon, sabahları alın bölgesinde baş ağrısı ve ağız kuruluğuna dikkat edilmelidir. Sigara ve alkolün bırakılması, kilo kontrolü, uygun yatış, cerrahi tedavi, pozitif hava yolu basıncı tedavisi, ağız içi araç tedavisi, uyku apnenin tedavi seçenekleri arasındadır. Ağır uyku apne hastaları pozitif hava yolu basıncı ile tedavi edilir. Pozitif hava yolu basıncı tedavisini kullanamayan hastalar cerrahi açıdan değerlendirilir. Hastaya uyku tetkiki randevusu verilerek uyku analizi yapıldıktan sonra, birkaç gün içinde tetkikler değerlendirilir. Uyku apnesi varsa derecelendirmesi yapılarak hastaya uygun çözümler ortaya konur. Sigara ve alkol uyku apnesini ağırlaştırıyor. Bu nedenle hastanın bu süreçte sigara ve alkolü bırakması çok önemlidir.
    
     Muhabir: Sema Kaplan
     Yayıncı: Behçet Güngör
<< Önceki Haber Horlama ve uyku apnesi hafife alınmamalı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER