MERSİN (A.A) - Ahmet Can Erdoğan - Tarsus ilçesine bağlı Gülek
beldesi sınırlarında bulunan ve Osmanlı Devletine karşı ayaklanarak Çukurova
bölgesini işgal eden Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşanın oğlu İbrahim Paşa
tarafından yol güvenliğini sağlamak amacıyla yaptırıldığı bilinen İbrahim Paşa
Tabyalarının, restore edilmesi isteniyor.
Gülek Belediye Başkanı Tekin Çelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada,
Tarsusa 63, beldeye yaklaşık 8 kilometre mesafede bulunan İbrahim Paşa
Tabyalarının, 1832-1839 yılları arasında Osmanlı İmparatorluğuna isyan eden
Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşanın oğlu tarafından askeri amaçlı ve yol
güvenliğine yönelik olarak inşa edildini söyledi.
İbrahim Paşa Tabyalarının adeta kaderine terk edildiğini anlatan Çelik,
bölgede 3ü üzeri toprakla örtülerek kamufle edilen toplam 5 adet tabya
bulunduğunu dile getirerek, tabyaların Kültür Varlıkları Koruma Kurulunun
yeterince ilgilenmemesi ve vatandaşlarca izinsiz kazı yapılması nedeniyle
bakımsızlıktan yıprandığını öne sürdü.
Çelik, tabyaların tarihi dokusunun bozulmadan restorasyonunun yapılarak,
koruma altına alınması gerektiğine dikkati çekerek, şöyle konuştu:
Bu tabyalar 1832-1839 yıllarında Osmanlı Devletine karşı ayaklanarak
Çukurova Bölgesini işgal eden Kavalalı Mehmet Ali Paşanın oğlu İbrahim Paşa
tarafından yaptırılmıştır. Özellikle Elmalı Boğazının girişinde ve hakim bir
noktada bulunan Kızıl Tabyanın muhteşem bir görüntüsü var. Bunun yanı sıra yer
altı tabyaları dışarıdan bakıldığında tabya olduğunu fark edemiyorsunuz, fakat
çok büyük emek harcanarak inşa edilmişler. Tabyalar, mermilere dayanacak taşlarla
yapılarak üzerleri toprakla örtülmüş. Gözetleme ve havalandırma pencereleri de
unutulmamış. Kızıl tabya, Ak tabya bunlardan ikisi. Ama bugün bakımsız ve
yıpranmış halde. Bu tabyaların bakım ve onarıma alınması lazım.
Tekin Çelik, belediye olarak tabyaları restore etmelerinin mümkün
olmadığına dikkati çekerek, Her ne kadar orman alanı içinde olsa da bakım ve
onarımı yapacak kuruluş Kültür ve Turizm Bakanlığıdır. Bu konuda maalesef
yeterince ilgilenildiğini söyleyemem. Bu bizim kanayan yaramızdır. Ama inşallah
biz bu eserlerin yeniden ele alınacağını hem tarihimize sahip çıkma noktasında
hem de bölgenin geçmişine sahip çıkma manasında yeniden değerlendirileceğini
düşünmekteyim dedi.
-Sınır sorunu-
Özellikle Kızıl Tabyanın hangi belediyenin sınırları içinde olduğuna dair
bir sorun bulunduğunu anlatan Çelik, şunları kaydetti:
Şu anda sınır meselesiyle ilgili bazı problemler var. Pozantı
Kaymakamlığı, Pozantı Belediyesi ile Akçatekir Belde Belediyesi, tabyanın kendi
sınırları içerisinde olduğunu söylüyor. Tabi biz de kendi mücavir haritamızı
yaptırdık. Bakanlıktan onaylandı. Bu bakanlıktan onaylanan haritaya göre tabya
bizim sınırlarımız içerisinde kalıyor. Ama buraya tarihi eser unvanı kazandıran
çalışmayı yaptıran Pozantı Belediyesi ve Akçatekir Belediyesi. Bu tabya
sınırımızda, bizden başka kimse ilgilenemez diye bir iddiamız yok. Eğer Pozantı
Kaymakamlığı, Pozantı Belediyesi, Akçatekir Belediyesi, biz bu tarihi eserle
ilgileneceğiz, restore ettireceğiz derse, bizim için hiç problem yok. Karşı
çıkmayız. (Bizim sınırımızda) diye iddia etmeyiz. Bu konuda bir çalışma
yaparlarsa da sonuna kadar destek oluruz. Bu yapıların yok olmaması lazım.
Duyarlılıkla elimizden gelen çabayı gösterip, gelecek kuşaklara kazandırmak
istiyoruz.
Yayıncı: Şükran Yücel