ERZURUM (A.A) - Iğdırda casusluk yaptıkları iddiasıyla
haklarında 20 yıla kadar hapis istenen 3ü tutuklu 11 sanığın yargılanmasına
devam edildi.
Erzurum 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki davanın üçüncü duruşmasına, Iğdırda
devletin güvenliğine ilişkin bilgilerin temin edildiği iddiasıyla tutuklu
yargılanan 2si İranlı 3 sanık ile 2 tutuksuz sanık ve avukatları katıldı.
Duruşmada söz alan tutuklu sanık Timur Ağrı, bin 600 lira alacağını tahsil
etmek için gittiği İranda pasaportuna el konularak rehin alındığını, İranlı
ajanların elinden kurtulmak için Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) hakkında yalan
yanlış bilgi vererek, ülkesine geri döndüğünü iddia etti.
Yıllarca köy koruculuğu yaptığını ifade eden Ağrı, şöyle konuştu:
Alay komutanının başçavuş olduğunu, 2. Ordu Komutanlığının Erzurumda
bulunduğunu söyledim. Bunlar hep yanıltıcı bilgiler. Cahil biriyim, hatam
İrandan kurtulup Iğdıra geldiğimde hemen polise gitmememdir. Başıma gelenleri
olduğu gibi gidip polise anlatmalıydım ancak cahilliğimden yapamadım. Vicdanı,
imanı, merhameti olan bir insan 3-5 kuruş için ülkesini ve kendisini satmaz.
İran uyruklu sanık Mohammad Reza Esmaeılpour ise üzerlerinde ele geçirilen
fotoğrafların gizli bir yönü olmadığını, MİT raporunda fotoğraflar ve
koordinatlarla üç boyutlu bölge haritası çıkarılabileceğinin belirtildiğine
dikkati çekerek, şunları anlattı:
Iğdırda üç fotoğraf çektik ancak gümrük kapısından Doğubayazıt ilçesine
kadar hiçbir yerin fotoğrafını çekmedik. Ağrı Dağından Tuzluçaya kadar olan
kesimde çektiğimiz hiçbir fotoğrafta askeri tesis yoktur. Fotoğrafı çekilen
binaların tamamı internetten görülebilen ve yerleri önceden belli olan yerlerdir.
Sanıklardan Kamil Aras ifadesinde, İran ajanlarının kendisine kamera verip
uydudan izleyerek ajanlık yaptırmak istediğini söylemişti.
İran Devleti Türk vatandaşlarını ajan diye çalıştırıyorsa, o zaman biz
burada neyle suçlanıyoruz- Bu çelişkilerle dolu iddianameyi reddediyorum.
-Duruşma ertelendi-
İran uyruklu tutuklu sanık Shagram Zargham da el konulan kamerada Devrim
Muhafızlarının, terör örgütü PJAKa yönelik operasyonda gözaltına aldığı
teröristlerin sorgulanma görüntüsünün yer aldığını dile getirerek, Peki, ben
soruyorum, İran ajanları 5-6 kurumu ilgilendiren görüntülerin bulunduğu kamerayı
bize verip Türkiyede ajanlık faaliyetinde bulunmamızı isteyecek kadar saflar mı-
Akıl, mantık var. İran Devleti çok fakir mi ki başka kamera alamadı da İranın
güvenliği için çok önemli görüntülerin yer aldığı bu kamerayı temizlemeden bize
verip, Türkiyeye gönderiyorlar. Bu çelişkileri hukuken izah etmek mümkün değil
şeklinde konuştu.
Tutuksuz yargılanan sanıklardan Abdurrahman Yavrutürk ve Mustafa Karahan da
suçsuz olduklarını öne sürerek beraat talep etti.
Sanık avukatları ise müvekkillerinin 1,5 yıldır tutuklu bulunduğunu,
Ağrının İranda alıkonulmasının ardından kendisini kurtarmaya çalışmasıyla
başlayan sürecin hukuktan yoksun delil ve iddialarla buralara kadar vardığını
ileri sürerek, Ağrının gözaltına alınmadan 4 ay önce İranlılardan ele geçirilen
kameradaki görüntüsünün düşündürücü olduğunu, kameraya kimin veya kimlerin nasıl
yerleştirildiğinin araştırılıp bulunması gerektiğini söyledi.
Mahkeme Başkanı Mustafa Kahya, İranlılardan ele geçirilen kameradaki
görüntülerin ne zaman ve nasıl kayıt edildiğiyle ilgili TÜBİTAKtan istedikleri
raporun ulaşmadığını ancak TÜBİTAKtan gönderilen bir yazıda raporun en kısa
sürede mahkemeye verileceğinin yer aldığını anlatı.
Kahya, İranlı sanıklardan ele geçirilen GPS cihazındaki verilerin
incelenmesine, güvenlik birimlerinin yerini veya çeşitli hedefleri gösteren bilgi
içerip içermediğinin belirlenmesi için Erzurum MİT Bölge Başkanlığına yazı
yazılmasına, bu yönde MİT Müsteşarlığından detaylı rapor istenmesine ve
sanıkların tutukluğunun devamına karar vererek duruşmayı erteledi.
Iğdırda yürütülen casusluk soruşturması kapsamında hazırlanan ve
mahkemeye sunulan 115 sayfalık iddianamede, tutuklu 2 İranlının da aralarında
bulunduğu 11 sanık hakkında 20 yıla kadar hapis cezası istenmişti.
Muhabir: Hasan Özkal
Yayıncı: Kemal Kaymak