MARDİN (A.A) - İbrahim Sincar - Mazıdağı ilçesinde üzerinde
Akadça ve Aramice yazılar olduğu tahmin edilen Kral Kızı Kaya Kitabesinin,
Mardin Artuklu Üniversitesi (MAÜ) öğretim üyelerince inceleneceği bildirildi.
Mazıdağının Yağmur köyünde bulunan iki dilde yazılmış 5 metre
yüksekliğindeki Kral Kızı Kaya Kitabesinin incelenmesi için Mardin Artuklu
Üniversitesince çalışma başlatıldı.
MAÜ Arkeoloji Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Güner Coşkunsu, AA muhabirine,
Kral Kızı Kaya Kitabesinin üzerindeki yazıların tercüme edilmesi halinde
bölgenin geçmişi ile ilgili önemli bilgiler elde edileceğini belirtti.
Kaya kitabedeki yazıların bir kısmının Aramice, bir kısmının da Akadça çivi
yazısı gibi göründüğünü ifade eden Coşkunsu, şöyle konuştu:
Kaya üzerinde kabartma tekniğinde yapılmış bazı semboller ve sanki ayakta
duran bir insan betimi var. Taşın yüzeyini kaplayan likenler ve hava şartlarına
bağlı olarak oluşan diğer bazı aşınımlardan dolayı yazıları ve betimleri net
olarak görmek mümkün değil. Büyük bir ihtimalle bu dikili taşın üzerinde bir
kitabe var. Yazıları deşifre etmeden ve uygun tarihlendirme yöntemlerini
kullanmadan önce yazıtın yaşını tespit etmek şimdilik mümkün değil. Yine de ilk
gözlemlerimize göre milattan önce 2 bin yıllarına tarihlendirilebilecek kadar
eski bir yazıt olduğunu tahmin ediyoruz. Yüksekliği yaklaşık olarak 5 metreyi
geçen üzerinde iki dilli bir yazının ve betimlerin olduğu böylesi devasa bir
dikili taşın konumu da en az üzerindeki yazılar kadar önem içermektedir. Taşın
neden burada dikildiğini ve üzerinde ne yazdığını anlamamız çok önemlidir.
Mazıdağı ilçesinin çağlar boyunca çok eski tarihi bir kervan yolu üzerinde
olduğunu, bu nedenle eserlerin bulunmasının doğal olduğunu ifade eden Yrd. Doç.
Dr. Coşkunsu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
Bu dikili taşın üzerinde belki de koruyucu tanrı veya tanrılar
betimlenmişti. Ancak yazıları okuduğumuzda ve dikili taşın çevresinde arkeolojik
yüzey araştırması ve kazı yaptığımız takdirde hem bu dikili taşla ilgili
sorularımıza cevap bulabilir hem de bölgenin tarihini daha iyi anlayabiliriz. En
kısa zamanda gerekli izinleri aldıktan sonra taşın üzerindeki likenleri taşa
zarar vermeyecek bir yöntemle temizlemeyi ve şimdilik çıplak gözle tam olarak
göremediğimiz yazıları ve kabartmaları daha net görebileceğimiz birtakım
fotoğraflama ve çizim tekniklerini kullanmayı düşünüyoruz. Dikili taşın bir an
önce tescillenmesi, incelenmesi ve gelecek kuşaklara aktarılması için gerekli
koruyucu önlemlerin alınması gerekmektedir.
Pek çok kültür ve medeniyeti barındırmış olan Mardinin acilen arkeolojik
çalışmalara ihtiyacı olduğunu ve karış karış kültür envanterinin çıkarılması
gerektiğini vurgulayan Coşkunsu, Ne gariptir ki bu kadar eski ve değerli bir
şehrin arkeolojik tarihini hemen hemen hiç bilmiyoruz. Farklı farklı nedenlerden
dolayı Mardin ihmal edilmiş. Birkaç arkeolojik kazı ve yüzey araştırmasından elde
edilen veriler dışında ne yazık ki tarihin en eski dönemlerini keşfedip
anlamamıza destek olacak bilimsel verilerimiz yok şeklinde konuştu.
-Tarihi 2 bin yıl öncesine kadar gidebilir
MAÜ Süryani Dili ve Kültürü Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Mehmet Sait Toprak
ise, Kral Kızı Kaya Kitabesinin ismini Kürtçe Keziya Keça Kraldan (Kral
kızının saç örgüsü) aldığını belirterek, kitabenin büyük olasılıkla İslam öncesi
döneme ait olduğunu söyledi.
Kitabede 2 dile ait yazıların bulunmasının dikkat çekici olduğunu vurgulayan
Toprak, şöyle konuştu:
Üst kısmında muhtemelen çivi yazısının olması ve hemen altında ise
özellikle Aramice yer alması muhtemel gözükmektedir. Bu bölgede yaşayan Aramiler
belli bir zamana kadar da çivi yazısını kullanmaya devam etmişlerdir. Bu kayanın
tarihi 2 bin yıl öncesine kadar gidebilir. Asur İmparatorluğu zamanında
Akadçanın yanında eski Aramicenin de kullanıldığı biliniyor. Akadça yazıtlarda
rastlanan Tupşarru Aramaya ifadesi, Arami kökenli yazıcıların Akad ve Asur
imparatorluklarında yazı işlerindeki etkinliğine işaret eder. Bu kayadaki çivi
yazılarında görünen harfler var. En azından bu kitabeyi okumak için bize bir şans
verebilir.
Yayıncı: İrfan Cemiloğlu