TRABZON (A.A) - Tuncay Bekar - Trabzonlu iş adamı Mustafa
Karlankuş, hayvanlara olan sevgisinden dolayı doğum yeri olan Araklı ilçesinde,
Doğu Karadenizde yaşayabilen kanatlı hayvan türlerini barındıran tesis kurmaya
başladı
Marmara depreminin ardından İstanbuldan memleketi Trabzonun Araklı
ilçesine göç ederek kimyasal yapıştırıcı ürünler üreten bir fabrika kuran Mustafa
Karlankuş, hayvanlara olan sevgisinden dolayı zamanla fabrikanın bahçesinde çok
sayıda tavuk ve kuş türünü beslemeye başladı.
Her geçen gün yeni tavuk ve kuş türleri temin ederek elindeki kanatlı hayvan
sayısı ve türünü çoğaltan Karlankuş, fabrikanın bahçesini adeta küçük bir
hayvanat bahçesine dönüştürdü. Karlankuş, fabrikayı ziyaret edenlerin de talebi
üzerine hayvanları başka bir alana taşıyıp kendi deyimiyle Doğu Karadenizin ilk
ve tek kuş cennetini kurmaya karar verdi. Karlankuş kararın ardından
hayvanların çoğunluğunu ilçenin Ayvadere Köyü Kaşiçi Mahallesinde kurmaya
başladığı kuş cennetine taşıdı.
Burada bir de karavanı bulunan Karlankuş, ailesiyle birlikte 70 kanatlı
hayvan türünü beslediği kuş cenneti ile hayvanat bahçesi olmayan Doğu
Karadenizin bu ihtiyacını da karşılamayı amaçlıyor.
İş adamı Karlankuş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gençlik yıllarının
İstanbulda geçtiğini, hayvan sevgisine rağmen İstanbulda hayvan beslemeye
imkanı olmadığını belirterek, Trabzona gelince tavuklarımız, kedilerimiz,
köpeklerimiz olmaya başladı. Bu daha sonra tutkuya dönüşmeye başladı dedi.
Fabrika bahçesindeki hayvan türlerinin artmasıyla ilginin de arttığını dile
getiren Karlankuş, şunları söyledi:
Hayvanlarımı fabrikanın bahçesindeki 500 metrekarelik kısımda bakıyorduk,
insanlar, dostlarımız çocukları ile gelip hayvanlarla ilgileniyordu. Fabrika
sahası olduğu için hem onlar hem bizim açımızdan rahat bir ortam olmuyordu.
Onların talebi üzerine köyümde kuş cenneti kurmaya karar verdim. Bölgemizde,
yöremizde yaşayan, göç etmeyen hayvanların tamamını burada yaşatmayı, neslini
sürdürmeyi ve insanlara tanıtmayı amaçlıyoruz. 18-19 türde 70den fazla
hayvanımız var. Tavuk, sülün cinsleri, kuş türleri ve çok güzel bir kuğumuz
var.
Karlankuş, hayvanlarını genellikle Türkiyeden temin ettiğini dile
getirerek, Bir tavuk cinsi için bir akşam üstü Bursaya gittik ve geri geldik,
tavuğa 400 lira verdik. Bizimki böyle bir sevda diye konuştu.
-Sevgi olmadan hayvan beslenmez-
Sevgi olmadan hayvan beslemenin zor olduğunu vurgulayan Karlankuş,
Hayvanlar o kadar uyum içindeler, o kadar insana yakınlar ki iyiyi ve dost
olanı tanıyorlar, dostluklarında asla hile yok. Hayvanları tanımayan insanlar ise
onları katlediyor ya da zarar veriyor. Zaman zaman bir köpek sahibini saatlerce
bekleyebiliyor, hangi insan babasını saatlerce bekler, hele bu çağda
ifadelerini kullandı.
Karlankuş, hayvanların ancak sevgi ile korunabileceğini de dile getirerek,
Yetkililer, her köpeğin başına bir jandarma, polis, bekçi koyamaz. Eğer
insanlara hayvan sevgisini verirsek hayvanları korumuş oluruz zaten. Bu sevgi de
çocukluktan itibaren verilmeli dedi.
Doğu Karadenizde hayvanat bahçesi olmadığını dile getiren Karlankuş,
Bizimkine hayvanat bahçesi denemez, biz burada bölgede yaşayabilen kanatlı
hayvanları toplamak istiyoruz. Bu hayvanların yem ve veteriner hizmeti gibi aylık
2 bin liralık maliyeti var. Elimizdeki cinsler saf cinsler, hayvanın orijinal
ırkı neyse bizim elimizdeki hayvanlar öyle diye konuştu.
Mustafa Karlankuş, Kuş cennetini 12 yaşındaki Ateş isimli Kafkas
çoban köpeği ile kangal köpeklerinin koruduğunu, iri cüsseli bu köpeklerin yabani
hayvanlara karşı mükemmel bir koruyucu ancak bir o kadar da duygusal olduğunu
ifade ederek, Kangallar ve Kafkas çoban köpeklerine bağırsanız boynunu büker.
Üzüldüğünü, sevindiğini anlarsınız dedi.
Yayıncı: Murat Kaban