ANTALYA (A.A) - Hatice Özdemir - Türkiyede 2005 yılında yüzde
75 olan kadavradan organ bağışının 2012de yüzde 23e gerilediği, bunun ciddi bir
tehlike oluşturduğu bildirildi.
Organ Nakli Koordinatörleri Derneği Başkanı Dr. Eyüp Kahveci, AA muhabirine
yaptığı açıklamada, yoğun bakımda beyin ölümü gerçekleşen hastaların
organlarının, yakınları tarafından başka hastaların tedavisi için kullanılmasına
izin verilmesi şeklinde tanımlanan organ bağışı oranlarında düşüş yaşandığını
söyledi.
Özellikle son 8 yıldır hızlı bir şekilde gerçekleşen düşünün kendilerini
korkuttuğunu dile getiren Kahveci, Türkiyede 2005 yılında yüzde 75 olan
kadavradan organ bağışının 2012 yılında yüzde 23e kadar gerilediğini kaydetti.
Bu oranın Türkiye açısından ciddi tehlike oluşturduğuna işaret eden Kahveci,
Avrupada ise bu oranın yüzde 85 olduğuna dikkati çekti.
Düşüşün nedenlerinin tespiti için ülke genelinde ölen yakınlarının
organlarını bağışlamayan 316 aile ile görüştüklerini anlatan Kahveci, "Bağış
yapılmamasında ilk sırada dini nedenler, ikinci sırada ise vücut yapısının
değişeceği endişesi bulunuyor" dedi.
Çalışmada görüşülenlerden yüzde 15inin organları dini nedenlerden
bağışlamadığını ifade eden Kahveci, Diyanet İşleri Başkanlığının 1980 yılında
organ bağışı ve nakline onay verdiğini, dinen bir sıkıntı bulunmadığı yönünde
telkinde bulunduğunu söyledi.
Vücut yapısında bozulma endişesi taşıyanların oranının ise yüzde 10
seviyesinde olduğunu belirten Kahveci, "Bu oran ciddi derecede organ bağışı
azlığı yaşanan Türkiyede son derece yüksek. Ölen kişiden normal ameliyat
tekniğiyle organlar alındıktan sonra aynı özenle vücudu kapatılır. Dolayısıyla
normal ameliyathane teknikleriyle yapılan bu işlemde vücudun parçalanması gibi
bir endişe tamamen yersizdir" diye konuştu.
İnsanların bu konuda doğru bilinçlendirilmesi gerektiğine işaret eden
Kahveci, organı alınan insanda mide ameliyatı yapılmış gibi bir iz olabileceğini
kaydetti.
-Avrupa ülkeleriyle karşılaştırma-
Avrupa Birliği ülkelerinde kamuoyu araştırmalarından sorumlu kurum
Eurobarometrenin organ bağışı konusunda yaptığı araştırmalarından bahseden
Kahveci, Türkiyedeki organ bağışı rakamları ile Avrupadaki ülkelerde
gerçekleştirilen araştırma sonuçlarını değerlendirdi.
Kahveci, organ bağışı konusunda dini hassasiyetin Avrupa Birliği ülkelerinde
yüzde 7 olduğunu dile getirdi. Avrupa Birliği ülkelerinde organ bağışında
bulunmayan insanlarda en fazla sisteme güvensizliğin etkili olduğunu vurgulayan
Kahveci, bu oranın yüzde 25 seviyesinde gerçekleştiğini ifade etti.
Türkiyede ise sisteme güvensizlik gibi bir sorun yaşanmadığını söyleyen
Kahveci, "Avrupa Birliğine üye ülkelerde organ bağışına ret kararı veren
insanların önemli bölümü sisteme güvenmediklerini ifade ediyor. Ülkemizde ise
sisteme güvensizlik diye bir durum yok. Bu durum, Türkiyede kadavradan organ
dağılım sisteminin son derece adaletli ve şeffaf şekilde yapıldığını gösteriyor"
diye konuştu.
Kahveci, Avrupa Birliği ülkelerinde organ bağışında bulunmayan insanlarda
vücut yapısının bozulacağı yönünde endişe taşıyanların oranının ise yüzde 21
olduğunu belirtti.
-Organ bağışında bulunanların istekleri karşılanıyor-
Kahveci, organ bağışının artmasına yönelik bölgesel ve iller bazında
koordinatörler tarafından çeşitli çalışmalar yürütüldüğünü anlatarak, şunları
kaydetti:
"İnsanların yanlış algılarını düzeltmek, organ bağışını teşvik etmek, doğru
bilgilendirmek konularında farklı kurumlarla işbirliği halinde aktiviteler
yapılıyor. Ölen yakınının organlarını bağışlayan bazı aileler, hastane
yönetimlerinden cenazelerinin nakli konusunda yardım istiyor. Bu son derece
insani bir talep. Organ nakli koordinatörleri böyle bir durumda derneğimizle
temasa geçtiklerinde gerek kendi kaynaklarımızla gerekse ilişkilerimizle
cenazelerin nakillerini gerçekleştiriyoruz. Böylece organların bağışlanmasını ve
başka hastalara umut olmasını sağlıyoruz."
Yayıncı: Hızır Hacısalihoğlu