KAYSERİ (A.A) - Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Ziraat Fakültesi
Tarımsal Biyoteknoloji Bölümü Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr. Kahraman Gürcan
Anıtlar Kurulu tarafından tescillenerek koruma altına alınmazsa Karadut
ağaçlarının nesli tükenecek dedi.
Gürcan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kayserinin çok önemli bir ağaca
asırlardır ev sahipliği yaptığını fakat ağaçların yıllardır herhangi bir koruma
altına alınmadığını söyledi.
Meyvelerinin çok şifalı olarak bilindiğini hatırlatan Gürcan, şunları
kaydetti:
Kayserinin bir çok eski yerleşim bölgesinde özellikle de Talas ilçesinde
bu ağaçlardan mevcut. Belki başka hiçbir şehirde bu kadar tarih görmüş yaşlı kara
dut ağaçları mevcut değil. Büyük tarihi camilerin bahçelerindeki uluçınarlar gibi
Talasın eski evlerinin bahçelerinde yer edinmişler kendilerine bu ağaçlar.
Uluçınar ağaçları gibi iri ve ihtişamlı durmuyorlar ama bir onlar kadar tarih
görmüş geçirmiş kıymetli kültürel ve genetik varlıklarımız bu ağaçlar. Sayıları
çok fazla değil, belki 10 belki 20 adet kaldı geriye Talas ilçesinde. Korumanın
olmaması ve bilinçsizlik bu tarihi ağaçları tarihe gömecek gibi. Talasın bazı
eski yerleşim bölgeleri sit alanı olup koruma altına alınmış, binalara
dokunulmuyor fakat asırlık ağaçlar sahipsiz kalmış.
Konutlaşma ile birlikte ağaçların yok olma tehlikesi ile karşı karşıya
kaldığının altını çizen Gürcan, En önemli sıkıntı insanların ve idarecilerin bu
ağaçların ne kadar değerli kültürel miras ve bir o kadar da önemli genetik
materyal olduklarını bilmemeleri. Bir tanesi Talas Belediyesine bağlı Konak
Restaurantın bahçesinde adeta bir köşeye sıkıştırılmış durumda. Bu tarihi bina,
restaurant yapılınca, ağacın hemen önüne prefabrik bir mutfak yapılmış ve ağaç
duvarların arkasına saklanıp kalmış. Oraya gelen müşteriler mutfağın arkasında
tarihi bir genetik materyalin varlığından haberdar bile değiller. Ağaç kaybolup
gidecek. Halbu ki ağacın etrafı açılsa, restaurantın rekreasyonuna katılsa ne
kadar da güzel olur. Bu ağaçtan çok daha yaşlı Ali Dağının eteklerinde ki
asırlık dut ağaçları ise konutlaşma nedeniyle yok olma tehlikesi ile karşı
karşıya diye konuştu.
Karadutun çok faydalı bir meyve olduğuna dikkat çeken Gürcan, sözlerine
şöyle devam etti:
Beyaz dut ile tatlı siyah dut ülkemizde yaygın. Fakat ekşi ve geç
olgunlaşan kara dutlar oldukça az. Kayseride bulunan yaşlı ağaçlar oldukça az
bulunan ekşi kara dutlardan. Bunların meyvelerinin çok faydalı olduğuna inanılır,
özellikle şurubu öksürük şurubu niyetine tüketilir. Meyveleri kadar ağacıda
güzeldir. Diğer dut ağaçlarına göre daha iyi bir süs bitkisidir. Koyu yeşil
yapraklarıyla bahçelere ayrı bir hava verir. Ne yazık ki bu değerli dutların
çoğaltılması diğer dutlara göre oldukça zordur. Zaten bu nedenle yani zor
çoğaltıldıkları için ve kentleşmeyle beraber var olanlar korunmadığından sayıları
her geçen gün azalmakta.
Bu ağaçların kaç yaşında olduklarının kesin olarak bilinmediğini belirten
Gürcan, Dördüncü asırda yapıldığı bilinen Surp Garabed Manastırı bahçesindeki
kara dut ağaçlarını yakınlarda inceledim. Talasdaki bazı dut ağaçları Surp
Garabed Manastırı bahçesindeki dut ağaçlarından daha yaşlı görünüyor. Birçok
şehirde böyle ağaçlar anıtlar kurulu tarafından tescillenerek koruma altına
alınmıştır. Aynı çalışma Kayseri ilimizde de yapılmalıdır. Zira Anıtlar Kurulu
tarafından tescillenerek koruma altına alınmazsa Karadut ağaçlarının nesli
tükenecek diye konuştu.
Muhabir: Sercan Küçükşahin
Yayıncı: İsmail İçer