ADANA (A.A) - Aykut Ünlüpınar - Ceyhan ilçesinde Çukurova
tarihine ışık tutan Tatarlı Höyüğündeki kazıyla 4 bin yıllık Kizzuwatna
Uygarlığına ait antik kent gün yüzüne çıkarılıyor.
Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölüm Başkanı
Yrd. Doç. Dr. Serdar Girginer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kültür ve Turizm
Bakanlığı ile Çukurova Üniversitesi adına höyükte gerçekleştirilen kazılara 2007
yılında başladıklarını söyledi.
Bu yıl temmuz ayında 6ıncı sezon kazı çalışmalarına başladıklarını ifade
eden Girginer, 15-20 Eylül tarihleri arasında maddi olanaklarla doğru orantılı
olarak çalışmanın bu dönemini tamamlayacaklarını vurguladı.
Tatarlı Höyüğünün, Roma döneminde ismi Kilikya olan Çukurovanın en büyük
yerleşim bölgesi olduğunu anlatan Girginer, yaklaşık 2 kilometrekarelik bir alanı
kaplayan höyüğün sitadelde (yukarı şehir) adı verilen alanında çalışma
yaptıklarını, çok büyük ve önemli yapıların, sur sistemlerinin ortaya çıktığını
kaydetti.
Girginer, bu bölgenin çok uzun yıllar ihmal edildiğini dile getirerek, şöyle
devam etti:
Yaklaşık 4 bin yıl önce Hititler orta Anadoludayken burada Kizzuwatna adı
altında bağımsız, her zaman kuvvetli, doğal kaynaklara hakim bir devlet vardı.
Biz bu ülkenin kentlerini araştırmaya başladık. 2002den beri yüzey
araştırmalarıyla adım adım tüm Çukurova gezildi. Hititler dönemindeki metinlerden
geçen Kizzuwatna kentlerinden hangilerinin burada lokalize edilebileceğini
düşündük. Bu bölgenin en önemli yol güzergahlarına, doğal kaynaklarına hakim
alanda böyle bir höyükle karşılaştık. Gerekli başvurularda bulunarak, 2007
yılında kazılara başladık. Burasının Kizzuwatnanın önemli kenti Lawazantiya
olabileceğini düşünüyoruz. Bu bölgede, Çukurovada şimdiye kadar yazılı belge
çıkmadı. Biz hep Suriye ve Orta Anadoludan gelen yazılı belgelerle bunları
çözmeye çalışıyoruz. Ama arşiv mutlaka bulunacak. Bunlara aday bir kent de
burası.
Girginer, Hitit yazılı belgelerinde Lawazantiya ile ilgili 7 pınarlı
kent ibaresi geçtiğini, kendilerinin de araştırmalarında 7 pınarı tespit
ettiklerini bildirdi.
-Kentin kapıları ortaya çıkmaya başladı-
Serdar Girginer, Tatarlı Höyük kazısının tarihi açıdan büyük öneme sahip
olduğunu belirterek, Tatarlı Höyüğün, Kizzuwatna ülkesindeki Lawazantiya
olduğunu kanıtlarsak ki bütün veriler o yönde ilerliyor, son yüzyılın en önemli
keşiflerinden birisi olacak dedi.
Kentin çok güçlü sur sistemi olduğunu, tahkimat sistemleri, kuleli
girişlerini tespit ettiklerini anlatan Girginer, Çok güçlü sur sistemleri olan
kentin bu yılki kazı çalışmalarında iki ana kapısını açmaya başladık dedi.
Girginer, kutsallıkla ilgili de çok fazla veri bulunduğunu, geçen yıl, Geç
ve Orta Tunç Çağı tapınağının taş döşeli avlusunda çok sayıda ördek, boğa ve
halka biçimli kült kaplar bulduklarını, bunların bu bölgede çok bilinen kaplar
olmadığını vurguladı.
Bulunan kapların alanın kutsallığın en önemli verileri olduğunu kaydeden
Girginer, dokumacılıkla ilgili de çok ciddi veriler elde ettiklerin, arkeobotanik
ve arkeozoolojik çalışmaların tüm hızıyla devam ettiğini söyledi.
Girginer, 1.5 aylık kazı döneminde envanterlik eser sayısının 300ü
geçtiğine dikkati çekerek şunları kaydetti:
Bunların çoğu dokumacılık ve kutsal işlerle ilgili veriler. Bu bölgedeki
yeni verileri ortaya çıkarması açısından önemli bir çalışma. Buradaki sonuçlar
dünya kamuoyu ve bilim dünyasında çok da ilgiyle karşılandı. Bizim daha fazla
süre kazı yapmamız gerekiyor. Bunlar da maddi olanaklarla bağlı. Kültür ve Turizm
Bakanlığı ile üniversitemiz bize bu konuda destek sağlıyor, ancak özel
şirketlerin de bu alanda destekler sağlaması gerekiyor.
Bu kazının bölge için arkeolojik kazı alanlarının yoğunlaşmasına neden
olacağını ifade eden Girginer, Burası çok yeni bir kazı. Önümüzdeki yıllarda
çok büyük toplulukların ilgisini çekecek, çok büyük kitlelerin ziyaretine
açılacak bir merkez olması söz konusu. Biz sadece kazmakla kalmayıp, restorasyon
ve teşhirle ilgili projelerimizi yapmaya başladık. Önümüzdeki yıl büyük tapınağın
üzerini kapatmayı düşünüyoruz. Onun planlamalarını yapıyoruz. Burası 4-5 yıl
içinde ziyarete açılacak konuma gelecek. Burasının yaşayan doku halinde
arkeoparka döndürülmesi planlanıyor diye konuştu.
-Bin eser müzeye kazandırıldı-
Kazı Başkan Yardımcısı ÇÜ Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Araştırma
Görevlisi Özlem Girginer de Tatarlıda yapılan çalışmalarda neolitik dönemden
başlayan, kesintisiz iskan görülen bir höyüğün ortaya çıkartıldığını belirtti.
Çeşitli dönemleri yansıtan eser gruplarının bu kazı sırasında ortaya
çıkarıldığını anlatan Girginer, 2007den bu yana yaptığımız çalışmalarda binin
üzerinde envanter değerdeki esere ulaşarak Adana Arkeoloji Müzesine teslim
ettik. Geçen yıl höyükte kutsallığı gösteren yaklaşık 10 tane kuş biçimli kap
ortaya çıktı. Bunun yanında halka biçimli sunu kapları bulundu. Bunlar bu bölgede
daha önce görülen ortaya çıkartılan eserler değil dedi.
Girginer, Helenistik döneme ait mızrak ve hançerler de bulduklarını, ayrıca
süs iğneleri ve mühürlerin de buradan çıkan önemli eserler arasında yer aldığını
vurguladı.
Yayıncı: Hızır Hacısalihoğlu