DİYARBAKIR (A.A) - Er Sevag Şahin Balıkçıyı, Batmanın Kozluk
ilçesi Gümüşörgü Karakolunda vatani görevini yaparken kazara öldürdüğü iddia
edilen sanık Kıvanç Ağaoğlunun yargılanmasına devam edildi.
Diyarbakır 2. Hava Kuvvet Komutanlığı Askeri Mahkemesinde görülen davanın
duruşmasında, tutuksuz yargılanan sanık Kıvanç Ağaoğlu ile Balıkçının babası
Garabet ve annesi Ani Balıkçı ile avukatlar hazır bulundu.
Müdahil avukatı İsmail Cem Halavut, tanıkların ifadelerinin çelişkili
olduğunu ve tanıkların yeniden dilenmesini talep ettiklerini belirterek, bu
şekilde bir karar verilmesi durumunda bu davada maddi gerçeğe ulaşılamayacağını
düşündüklerini söyledi.
Avukatlar olarak da, kamuoyunun da olayın ne şekilde geliştiği hususunda
ikna edici bilgi ve belgelere ulaşamadıktan sonra bu karardan tatmin
olmayacaklarını ifade eden Halavut, Bu karar şüpheli bir şekilde kalacaktır.
Ancak, bu tanıkların bir veya ikisinin katılması durumunda dahi bazı şeylerin
aydınlatılabileceğini düşünüyoruz dedi.
Sanık Avukatı İbrahim Gök de, tanıkların yeniden dinlenmesinin yargılamaya
yönelik bir katkısının bulunmadığını, yargılamayı gündemde tutmaya yönelik olarak
yapılan bir talep olarak değerlendirdiklerini anlatarak, Ermeniler yeni terör
örgütü kurdu başlıklı bir makaleyi mahkemeye sundu.
Ağaoğlunun can güvenliği tehlikesi bulunduğu için Elazığ Cumhuriyet
Başsavcılığından koruma talebinde bulunduklarını dile getiren Gök, müvekkilinin
duruşmalardan vareste tutulmasını talep etti.
Mahkemeye sunduğu makaleyi okuyan sanık avukatı Gök ile müdahil avukatları
arasında yaşanan kısa süreli bir tartışma mahkeme başkanının araya girmesiyle
sona erdi.
Müdahil avukatlarından Mehmet Emin Aktar ise, avukatlar olarak adaletin
yerini bulmasını istediklerini vurgulayarak, şunları söyledi:
Sevag bu ülkenin askeri üniformasını giyerken öldürülmüş, bu ülkeyi kendi
ülkesi olarak seçmiş. Bu tür belgeleri mahkemeye sunmak yargılamayı etkilemeye
yönelik hayali bir şey. Bunu her duruşma yapmanın başka gerekçeleri var. Ailenin
istediği tek şey gerçeğin ortaya çıkarılmasıdır. Sevag taksirle mi, yoksa kasten
mi öldürülmüş bunun ortaya çıkarılması lazım. Sanığın silahı sağlam, kendisinin
bir sağlık problemi yok. Eğitimli asker olan sanığın bu eylemi kasten
gerçekleştirdiğini düşünüyoruz. Bu olayda herkes oluşan kanaat, Sevagın Ermeni
olduğu için öldürüldüğüdür. Sanığın can güvenliğinin tehlikede olduğu
iddialarıyla vareste tutulmak istenmektedir. Vareste tutulmanın güvenliği
sağlamayacağı aksine tutuklu yargılamanın buna hizmet edeceği kanaatindeyiz.
Anne Ani Balıkçı ise, geçen duruşmada Kıvanç Ağaoğlunun, oğlunun yerinde
keşke kendisinin vefat etmesi gerektiğini söylediğini ve kendisinin kızı Lerda
Özder ile birlikte keşke diye cevap verdiklerini anımsatarak, Bizim bir
saniyede bir kurşunla hayatımızın akışı değişti. Kendisi demek ki ölümün soğuk
korkusunu hissetmiş, Sevag onu hissetmeden vefat etti. Ancak ben aynı şeyi ona
(Kıvanç Ağaoğluna) dilemiyorum. Anne babaya çok acı bir şey olduğunu düşünüyorum
biz o acıyı yaşıyoruz başkaları yaşamasın diye konuştu.
Askeri savcı ise davanın seyri ve geldiği aşama göz önünde bulundurularak,
tutuklama talebinin reddedilmesini istedi.
Mahkeme verdiği kısa aranın ardından, sanık hakkında talep edilen tutuklama
talebinin reddine, Ağaoğlunun duruşmalara katılmasına ve dosyadaki eksikliklerin
giderilmesi için duruşmayı erteledi.
-İddianame-
İddianamede, Gümüşörgü Karakolunda vatani görevini yapan Ermeni asıllı Türk
vatandaşı Sevag Şahin Balıkçıyı (25), 24 Nisan 2011 günü kazara öldüren er
Kıvanç Ağaoğlunun Taksirle adam öldürmek suçundan 9 yıla kadar hapis
cezasıyla cezalandırılması talep ediliyor.
Öte yandan Sevag İçin Adalet Girişimi, Nor Zartonk İnsiyatifi, İnsan Hakları
Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi, Tümbel-Sen ve Diyarbakır Barış Girişiminin de
aralarında bulunduğu bir grup, duruşma öncesi Diyarbakır 2. Hava Kuvvet
Komutanlığı önünde basın açıklaması yaptı.
Ellerinde Sevag Şahini unutturmayacağız yazılı pankart taşıyan grup
adına açıklamayı okuyan İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, er Sevag Şahin
Balıkçının Ermeni Soykırımının 96. yıl dönümü olan 24 Nisan 2011de zorunlu
askerliğini yaptığı sırada öldürüldüğünü savundu.
Bilici, Balıkçının silah arkadaşı Kıvanç Ağaoğlunun silahından çıkan
kurşunla kazara öldüğünün söylendiğini ifade ederek, ancak daha sonra bu
olayın örtbas edilmeye çalışındığını savundu.
-CHPli Gülerin sözleri-
BDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan ise, CHP Genel Başkan Yardımcısı
Birgül Ayman Gülerin Genel Kurulda söylediği Türk ulusuyla Kürt milliyetini
eşit, eş değerde gördüremezsiniz ifadelerinin kabul edilemez olduğunu söyledi.
Bu sözlerinden dolayı Güleri kınadığını ifade eden Aydoğan, CHPli bir
kadın milletvekilinin Kürtlerle Türklerin aynı kefede değerlendirilemeyeceğini,
aynı haklardan yararlandırılamayacağını içeren nefret söylemi asla kabul
edilemez. İnsan ulusalcı bir çizgide bile olsa ülkede 20 milyon nüfusa sahip
Kürtlere karşı geliştirdiği bu söylem kabul edilemez. Özellikle Kürt sorunun
tartışıldığı, çözüm için çabaların sarf edilmeye başladığı bir dönemde Türkiyeyi
yeniden geçmiş yıllara döndürme çabası içerisinde olmayı kabul edemeyiz.
Kendilerine halkların arasında yeniden nefreti körükleyecek söylemlerden uzak
durmaların tavsiye ediyoruz dedi.
Aydoğan, parti olarak ülkede yaşayan herkesin barış içinde yaşamasından yana
olduklarını ifade ederek, er Balıkçının öldürülmesini ise nefret suçları
kapsamında değerlendirdiklerini söyledi.
Muhabir: Nail Kadırhan - Sema Kaplan/Behcet Güngör
Yayıncı: Osman Kurt