DİYARBAKIR (A.A) - Er Sevag Şahin Balıkçıyı, Batmanın Kozluk
ilçesi Gümüşörgü Karakolunda vatani görevini yaparken kazara öldürdüğü iddia
edilen sanık Kıvanç Ağaoğlu 4 yıl 5 ay 10 gün hapis cezasına çarptırıldı.
Diyarbakır 2. Taktik Hava Kuvvet Komutanlığı Askeri Mahkemesinde görülen
karar duruşmasına, tutuksuz yargılanan sanıklar Kıvanç Ağaoğlu ile Astsubay Çavuş
Sadrettin Ersöz katıldı.
Duruşmada, maktul Balıkçının babası Garabet ve annesi Ani Balıkçı ile
avukatlar da hazır bulundu.
Müdahil avukatı İsmail Cem Halavut, asker ölümlerine ilişkin ihmal
iddialarının daha ciddi ve komplike şekilde bir sistem sorunu olarak ele alınması
gerektiğini düşündüklerini savundu.
Halavut, denetimsiz hiçbir kurala uyulmayan ve karakolda görev yapan
Sadrettin Ersözin aynı zamanda bu sistemin mağduru olduğunu belirterek, şöyle
dedi:
Ersöz, bu davada olay günü nöbetçi olduğu için karşımızda bulunuyor.
Karakolda daha tecrübeli olan 1988 yılında orduda göreve başlamış Kenan
Üzyeticinin de sorumluluğu vardır. Hatta karakolda denetim görevlerini yapan
sıralı amirlerde yargılanmalıdır. Sevag olayı olduktan sonra duruşmaların devam
ettiği sıralarda Türkiyede iki olay oldu. Bu olaylardan biri Uludere olayıdır.
Diğer olay ise Afyondaki patlamadır. Demokratik bir ülkede bunların yaşanması
durumunda Genelkurmay Başkanının ve hatta Savunma Bakanının istifa etmesi
beklenir. Bu kişilerin istifa etmediği ülkemizde bu olayın sadece Sadrettin
Ersözün üzerine yıkılması sistemin kendisini aklama çabasıdır. Bu nedenle Ersöz
ile ilgili tüm takdiri ve yasal indirimlerin uygulanması gerektiğini
düşünüyorum.
Sanık Avukatı İbrahim Gök ise müvekkilinin olaydan sonra antidepresan
ilaçlar kullandığını ifade ederek, Olay nedeniyle kendisi ve ailesi ruhen
çöküntü yaşıyor. Olayın Ermeni Soykırımının yıl dönümü olan 24 Nisan günü
yaşanması üzüntü vericidir. Müvekkilimin içinde bulunduğu durum farklı şekilde
yansıtılmaya çalışılmıştır. Müvekkilim olaydan sonra tutuklanmıştır. 3 ay boyunca
cezaevinde kalmıştırdedi.
Sanık Kıvanç Ağaoğlu da mahkemenin iki yıldır devam ettiğini aktararak,
burada kendisine ve ailesini ırkçı yakıştırmaların yapıldığını savundu.
Ağaoğlu, annesinin 30 yıldır öğretmenlik, babasının ise 3 bin 500 kişilik
bir sivil toplum kuruluşunun başkanlığını yaptığını belirterek, şöyle konuştu:
Biz ırkçı bir aileysek annem ve babam nasıl bunca farklı din, dil ve ırkta
bulunan kişilere öğretmenlik ve başkanlık yapabilir. Bu hayatta bir kardeşimi
kaybettim. Bu olaydan dolayı üzgünüm. Sevag bir kez öldü. Ben her gün ölüyorum.
Söyleyecek fazla bir şey yok. Takdir mahkemenindir.
Baba Garabet Balıkçı da bu mahkemede hakikati öğrenemeden gideceğini ifade
ederek, Olay, mahkemede kaza olarak nitelendiriliyor. Olay kaza ise
mahkemenizden aydınlatılmasını istiyorum. Bu bir trafik kazası değil herhalde.
Herhalde orada ışıklar vardı. Sevag kırmızı ışıkta geçti araba çarptı ve kaza
oldu. Bu olayın kaza olmadığını sizlerde tanıkların verdiği ifadeler ve CDlerde
seyrettiğinizde anlıyorsunuz. Ben olayın kaza olduğunu hiç bir zaman düşünmedim.
Sonuna kadar mücadelemi sürdüreceğim diye konuştu.
Anne Ani Balıkçı ise olayın kaza olmadığını ileri sürerek, şunları söyledi:
Bir insan suçsuzsa kazara bir insanın canına kıydıysa neden şahitleri etki
altına alır ki- Etki altında olmadan verilen ilk ifadeler neden göz ardı edilir-
Bu olayı kaza olarak nitelendirip görevimiz bitti diyebilir misiniz- Bunları
anlamakta zorlanıyoruz.
-Karar-
Mahkeme heyeti verdiği aranın ardından, sanık Kıvanç Ağaoğlunun birlikte
görev yaptığı Er Sevag Şahin Balıkçıyı taksirle öldürmek suretiyle, silahında
dikkatsizlik sonucu bir kişinin ölümüne sebebiyet vermek suçunu işlediği
gerekçesiyle 4 yıl 5 ay 10 gün hapis cezasına çarptırdı.
Mahkeme, sanık Astsubay Çavuş Sadrettin Ersözün ise ihmal suretiyle
görevi kötüye kullanmak suçunu işlediği gerekçesiyle 5 ay hapis cezasına
çarptırılmasına karar verdi.
Mahkeme heyeti ayrıca sanık Ersözün, mahkumiyet hükmünün açıklanmasının
geri bırakılmasına ve 5 yıl süreyle denetim süresine tabi tutulmasını da
kararlaştırdı.
Muhabir: Aziz Aslan
Yayıncı: Behçet Güngör