RİZE (A.A) - Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, mavinin
arandığı kadar, yeşilin de arandığı yeni güzergahlara, yeni ulaşım noktalarına
dünyanın ilgisinin gittikçe arttığını belirterek, Türkiye, artık sadece Avrupa
kıtasında değil, dünyanın sıcak iklimi olan ülkelerinde ve coğrafyalarında da
tanıtım yapıyor dedi.
Bakan Günay, Rize Valisi Seyfullah Hacımüftüoğlu, AK Parti Rize
Milletvekilleri Hasan Karal, Nusret Bayraktar ve Rize Belediye Başkanı Halil
Bakırcı ile şehir merkezinde bulunan Güzel Sanatlar Derneğini ziyaret etti.
Burada vatandaşlarla sohbet eden Günay, Rize Kalesinin yeni restorasyon
projesini inceleyerek, yetkililerden çalışmalar hakkında bilgi aldı.
Daha sonra Çamlıhemşin ilçesine hareket eden Bakan Günay, Başbakanlık
Tanıtma Fonu tarafından restorasyonu yaptırılan Konukevini gezdi. Çat Vadisinde
incelemelerde bulunan Günay, vadi içinde bulanan tarihi Zil Kaleyi ziyaret etti.
Ayder Yaylasında da incelemelerde bulunan Bakan Günay, Çamlıhemşin
Kaymakamı Hasan Gündoğduya bozuk yapılaşmayı zabıta yardımı ile
engelleyebileceklerini ifade ederek, bu konuda dikkatli olmalarını istedi.
Günay, Ardeşen ilçesinde Fırtına Vadisi üzerinde yapımı devam eden Vali
Recep Yazıcıoğlu Kano ve Rafting Parkurunda incelemelerde bulundu.
Bakan Günay, incelemelerin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada,
Türkiyenin doğasının en müstesna olduğu yerlerden bazılarını gezdiğini, Çat
Vadisi ve Fırtına Vadisi gibi bir çok insanın fotoğraflarda gördüğü doğanın
emsalsiz güzelliğini bir kez daha yerinde gözlemlediklerini belirtti.
Türkiyenin turizmini çeşitlendirmeye çalıştıklarını ifade eden Bakan Günay,
Türkiyenin turizmi esas itibariyle kitle turizmi ve deniz kıyılarına
yoğunlaşmış vaziyette. Ama dünyada artık turistlerin yeni arayışları başladı.
Mavinin arandığı kadar, yeşilin de arandığı yeni güzergahlara, yeni ulaşım
noktalarına dünyanın ilgisi gittikçe artıyor. Türkiye, artık sadece Avrupa
kıtasında değil, dünyanın sıcak iklimi olan ülkelerinde ve coğrafyalarında da
tanıtım yapıyor diye konuştu.
Bakan Günay, artık Türkiyenin güney ülkelerinden de çok sayıda turist ve
yatırımcı gelecek bir potansiyeli yakaladığını vurgulayarak, Bu yüzden bu
vadilerin, yeşilin, akarsuların, doğal güzelliklerin korunması çok büyük önem arz
ediyor. Türkiyenin turizmi açısından, sürdürülebilirliği açısından çok büyük bir
önem taşıyor. Ayder Yaylasında, Çamlıhemşinin merkezinde, Çat Vadisinde ve
çeşitli alanlarda yaptığımız incelemelerde, bu bölgenin doğasını bozmadığımız,
doğaya uygun yapılaşmalarla konaklama ve yerleşme yeri merkezleri
oluşturabildiğimiz takdirde, önümüzdeki bir kaç yıl içinde buraların hızla
dünyada ve Türkiyede tanınacağına inanıyoruz dedi.
-Hiç olmazsa yaylalarda bir ölçüde doğayı koruyalım diye uğraşıyoruz-
Bölgede 2010 yılından bu yana turizmde kalkınma odaklı bir proje uygulaması
içinde olduklarını anlatan Bakan Günay, şöyle devam etti:
Bölgenin bütün milletvekilleri konuyla yakından ilgileniyor. Bölgedeki
yayla güzergahlarını doğayı bozmadan birbirine bağlama konusunda önemli bir
kaynak aktarıyoruz, aktarmaya devam edeceğiz. Önce yaylalarımızı doğada bir
bozulma yaratmadan birbirine bağlayacak, Samsundan başladığımızda Ayder
Yaylasına, Artvin yaylalarına gidene kadar birbirine ulaştıracak bir potansiyele
kavuşturmaya ve uygun konaklama merkezleri oluşturmaya çalışacağız. Bu alanlarda
bugün gördüklerimiz beni umutlandırdı.
Bakan Günay, bir gazetecinin yaylalardaki bozuk yapılaşma ve tarihi
eserlerdeki yanlış restorasyonlarla ilgili sorusu üzerine şunları söyledi:
Geçmiş yıllarda tarihi eserleri koruma konusunda bir dikkat olmadığı gibi
doğayı bozan çeşitli yapılaşmalar da olmuştur. Sadece Karadeniz Bölgesinde
değil, Türkiyenin her yerinde deniz kıyılarının tarihsel ve kültürel dokusuyla
bağdaşmayan çeşitli yerleşimler, şehir yapılaşmaları var. Şehirlerde var, hiç
olmazsa yaylalarda bir ölçüde doğayı koruyalım diye uğraşıyoruz. Geçmiş yıllarda
yaylalarda da çok yanlış yapılaşmalar oldu. Bugün benim gördüklerim, Türkiyede
yine de oldukça korunabilmiş sayılabilen merkezler. Karadenizin başka
yaylalarını da biliyoruz. Türkiyenin çok ciddi kasaba yerleşimleri, üstelik
estetikten yoksun kasaba yerleşimleri olmuş. Biz bunları bundan sonra bir yandan
tabiat varlıkları, bir yandan kültür varlıkları, Kültür ve Turizm Bakanlığı,
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı beraberce korumaya, hiç olmazsa bozuk yapılaşmanın
önüne geçmeye çalışacağız.
Restorasyonlarda da öyle. Ne kadar eksik ve yanlış yapılırsa yapılsın, bir
ölçüde bir koruma sağlanır ama ne yazık ki her yerde çok mükemmel bir uygulama
görmüyoruz. Elimizden geldiği kadarıyla müdahale etmeye ve bundan sonrasını
düzeltmeye çalışıyoruz. Bugün de hem yapılaşmada hem onarımda bazı kötü örnekler
gördük. Bunları önümüzdeki süreçte bir yandan yerel yönetimlerin, bir yandan
merkezi idarenin gayretleriyle olabildiğince toparlamaya çalışacağız.
Bakan Günay, bu yıl Türkiyenin dünyanın 6. en büyük turizm merkezi olduğunu
anımsatarak, Tek başına Antalya 10 milyon turist ağırlıyor. Karadeniz
Bölgesine de bir kaç milyon insanı getirebildiğimiz ve bu yaylaları onlara
doğayı bozmadan tanıtabildiğimiz takdirde, bölge insanının ekonomik ve sosyal
gelişmesine çok büyük katkı yapacağız. Bu konuda bölgeden de çok ciddi bir istek
başladı diye konuştu.
Bakan Günay, bir gazetecinin tiyatrolarının özelleştirilmesine ilişkin
sorusunu, Ben daha önce fikrimi söylemiştim, aynı şeyleri tekrarlamaya gerek
yok diye yanıtladı.
(MS-TY-SFD)