BALIKESİR (A.A) - Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Bir
ihanet halkası var ki, 25-30 yıldır son vermiyor bu karanlık eylemlerine dedi.
Günay, Edremit ilçesine bağlı Güre beldesindeki bir otelde, Kazdağı
Otelciler Derneği (KAZOD) ile Kültür ve Turizm Bakanlığınca düzenlenen
Kazdağları Turizm Destinasyon Kongresinde, önceki gün İstanbulda, bölgeyi
ilgilendiren sürdürülebilir turizm konusunu konuştuklarını söyledi.
Doğayı konuşarak, çevreyi koruyarak, tarihi koruyarak, sosyal sorumluluk
projeleri geliştirilerek bir turizm politikasını Türkiyenin artık geliştirmesi
gerektiğini dile getiren Günay, şöyle konuştu:
Yola çıkarken programda İznik, Ayvalık ve Güre vardı ama Vali Bey haber
verdi. Ne yazık ki, bizim gelişmemizin çok temel bir şartını kundaklayanlar var
ülkemizde. Bir ihanet halkası var ki, 25-30 yıldır son vermiyor bu karanlık
eylemlerine. Bugün o ihanet ateşinin sonuçlarından birisi olarak İvrindide bir
evladımızı yine bayrağa sarıp toprağa verdik. İznikte incelemeler yaptıktan
sonra biz biraz gecikmeli olarak İvrindiye geldik. O programın dışında. Bir
saatlik gecikme oldu ama vatan için şehit veren ailelere bizim yaptığımız şey
gidip acılarını paylaşmak.
Şehit ailesini ziyaret ederek insani görevini yerine getirdiğini anlatan
Günay, Ardından Ayvalıka geçtik. Türkiye, gerçekten dünyanın müstesna
topraklarından birisi ifadesini kullandı.
Günay, Kazdağlarının binlerce yıl önceki bütün söylencelerde geçtiğini
vurgulayarak, şöyle devam etti:
Biz bunu bugün turizm yapalım diye kendimiz uydurmuyoruz. Biz bunların
farkında değildik ama dünya bunları konuşuyordu. Biz bunların farkına varsaydık
Truva filmi bir başka yerde çekilebilir miydi- Bundan 15 yıl önce, 20 yıl önce.
Şimdi şükürler olsun. Bunların farkına vardık. Ne kadar önemli, ne kadar farklı
topraklar üzerinde olduğumuzun farkındayız ve onun için büyük bir gayretle
çalışıyoruz. Emeğimizin de karşılığını almıyor değiliz. Bakın bu coğrafyanın
verdiği nimetler sayesinde Türkiye 25 yıldır, 30 yıldır en fazla turizm yapıyor.
Turizm, Ege kıyılarında başlamıştı ama biraz daha sıcak bölgeye Akdeniz
kıyılarına indi. Biz başladığımız da bir milyon turist gelir mi, 3 milyon turist
gelir mi- diye 1980li yıllarda hesapları yapılıyordu. Geçen yıl biz 30 milyon
turisti geride bıraktık.
-Turist sayısında 30 milyonun üzeri hedefleniyor-
Türkiyenin içinde bulunduğu bölgede ciddi sorunlar yaşandığını dile getiren
Günay, şunları kaydetti:
İşte İsraille, Suriyeyle, Irakla, İranla bazı sosyal, siyasal
sıkıntılarımız var. Buna rağmen bu yıl yine biz, dünyanın önde gelen turizm barış
noktalarından birisi olacağız diyorum. Umut ediyoruz ve 30 milyonun üzerinde bir
yerde devam edeceğiz. Turizmden elde ettiğimiz gelirle ilgili 25 milyar dolar
gibi ciddi hesaplamalar var ama bizim hesaplamalarımız da 28 milyar dolar
civarında. Kesinlikle 25 milyar doların üzerinde bir yer. Geçen yıl Dünya Turizm
Örgütünün bülteninde Türkiye, gelen sayısı itibarıyla İngiltereyi geçen ülke
olarak, özel olarak işaretlendi. Bu önemli bir şey, ama bu bize bir sorumluluk
getiriyor. Biz bu noktaya coğrafyamızın da vermiş olduğu nimetler sayesinde
geldik. Övünç tablosudur bizim için.
Bakan Günay, dünyanın en büyük mozaik müzesinin şu anda Gaziantep Zeugmada
olduğunu belirterek, daha önce Tunusta olduğunu anımsattı.
-İkinci konut turizmin önünde engel-
Kazdağının, endemik bitkileri, ağaçları, çiçekleri, inanılmaz su kaynakları
ve bol oksijeninin bulunduğuna dikkati çeken Günay, şöyle devam etti:
Bence Kazdağlarında gördüğünüz güzellikleri, Karadenizde, Rizede,
Artvinde, Orduda ve Giresunda görmeniz mümkün. Başka neyimiz var- İnanılmaz
damak tadımız var. Çünkü bu coğrafya çok farklılıklar taşıyor ve bu
farklılıklardan gelen bütün bu bitki türleri ya da yiyecek türleri, inanılmaz bir
zenginliği bize veriyor. İkinci konut yapmayı biz turizm sandık bir dönem. Şimdi
ise ikinci konut yapmanın bir turizm olmadığı, turizmin önüne bir engel
oluşturduğu acı biçimde görülüyor. Edremit Körfezinin en büyük sorunu ikinci
konutlardır. Bodrumun en büyük sorunu, Muğlanın en büyük sorunu ikinci
konutlar. Şimdi bakanlık olarak çalışıyoruz. Biz şimdi ikinci konutları turizme
nasıl katarız, bir plan çerçevesinde Avrupa örneklerine bakarak, İspanya örneğine
bakarak ona çalışıyoruz. Edremitten Çanakkaleye doğru artık devasa kitle
otelleri yerine daha doğanın içinde kaybolan, daha damak tadını
hissedebileceğimiz, buranın bitki türünü hissedebileceğimiz yeşili, doğayı,
tarihi, çevreyi koruyan bir turizm türü geliştirmeye çalışacağız.
Türkiyenin artık bu eşiğe geldiğini ifade eden Günay, Bu artık ustalık
dönemi. Bu dönemde bizim daha kalitesi yukarıda, gelenlerden daha fazla gelir
elde edebileceğimiz bir yeni yöntemi bulmamız, üretmemiz ve gerçekleştirmemiz
gerekiyor. Bakanlık olarak biz bu çerçevede bakıyoruz. Bu anlattığım yeni bakış
açımız. Turizmde üçüncü aşama dediğim benim yeni bakış açımız budur. Enerji
desteğini yeni bir standarda göre vermeyi düşünüyoruz. Çevreye Duyarlılık Belgesi
alan firmalar enerji desteğinden yararlanacak diye konuştu.
Muhabir: Edremit / Emrah Elmas / Zafer Akpınar
Yayıncı: Erdem Gültekin