İZMİR (A.A) - Efsun Yılmaz - Ruhsatsız tabancadan çıkan kurşunla
2,5 yaşındaki torunu Ali Stairi kaybeden ve Bireysel Silahlanmaya Tepki
Platformunu kuran Avukat Tuncer Eşsizhan, şimdi de 2013 yılbaşı kutlaması
sırasında ensesinden silahla yaralanan 11 yaşındaki Arif için mücadele etmeye
hazırlanıyor.
Karşıyakada torunu Ali Stairin fotoğrafıyla donatılmış evinde AA
muhabiriyle görüşen Eşsizhan (66), kalp yetmezliği nedeniyle tedavi gördüğünü,
yine de ölene kadar bireysel silahlanmaya karşı çalışacağını belirtti.
Mücadelesinin 2003 yılının bir yaz akşamı Foçadaki bir kafeteryada
başladığını ifade eden Tuncer Eşsizhan, şunları anlattı:
2,5 yaşındaki Ali Stair, annesi, ailesi ile bir süre oynadıktan sonra
yorulup uykuya daldı. O arabasında uyurken, etrafta yüksek sesle konuşmalar,
bağırışlar duyuluyor. Ali Stairin ailesi de ortamın gerginleştiğini hissedip
ortamdan uzaklaşmak istiyor. Ancak yan masada bağıran kişi onlardan önce
davranıyor. Silahını ateşliyor. Kurşunlardan biri hasmına, diğeri de 2,5 yaşında
her şeyden habersiz uyuyan Ali Staire saplanıyor. O saatte biz de Türkiyenin
silah adı verilen yalın gerçeği ile karşılaşıyoruz.
-Arifin ailesi bu işin peşini bırakmasın-
Türkiyede silahlanmanın kolay olduğunu savunan Tuncer Eşsizhan, silah
taşımanın suç olduğunu, buna karşın cezaların hafifolduğunu iddia etti.
Hukukçu olduğu için yasalardaki boşlukları iyice anladığını ve sistemdeki
zayıflığı fark ettiğini dile getiren Eşsizhan, Ali Stairden önce de maganda
kurşunuyla ölenlerin bulunduğunu, bu olayların Ali Stairden sonra da devam
ettiğini anlattı.
Bireysel Silahlanmaya Tepki Platformunu da başka insanların aynı acıyı
çekmemesi için kurduklarını vurgulayan Tuncer Eşsizhan, konuşmasını şöyle
sürdürdü:
O gün Ali Staire denk gelen kurşun, daha sonra Karabağlarda bir parkta
oynayan 6 yaşındaki Umuta, sonra başka çocuklara, en son da Bornovada havai
fişek gösterisini izleyen 11 yaşındaki Arif Dallıya geldi.
Biz Bireysel Silahlanmaya Tepki Platformunu insancıl bir hareket olarak
benimsedik. Ben bu acıyı ailemle yaşadım, nasıl bir acı olduğunu biliyorum. Ali
Stairin ailesi, Umutun ailesi biliyor. Başkaları bilsin istemiyoruz. Vurulanlar
aslında vuranların değil, sistemin kurbanı.
Arifin ailesinin de sabırlı olmasını isteyen Eşsizhan, Arifin ailesi bu
işin peşini bırakmasın, acılarını gizlemesin, çektikleri acıyı anlatsın ve
hesabını da yetkililerden sorsun diye konuştu.
Tuncer Eşsizhan, kalp doktorunun stresli bir yaşamı yasaklamasına karşın,
Arifin ailesinin yanında mücadele etmeyi sürdüreceğini dile getirdi.
-Silahın amacı öldürmek-
Silahın, örf ve adet ile ilgisinin bulunmadığını, var oluş amacının
insanları öldürmek olduğunu söyleyen Tuncer Eşsizhan, Amerikadaki bir
katliamdan sonra insanların kitleler halinde silahlarını terk ettiğini, aynı terk
edişin Türkiyede de yaşanması gerektiğini savundu.
Türkiyede 2 milyonu ruhsatlı, toplam 10 milyon silah olduğunu dile getiren
Tuncer Eşsizhan, çocukların aydınlık geleceği görebilmesi için bireysel
silahlanmaya karşı yasal önlemlerin alınması gerektiğini dile getirdi.
Ali Stair, Umut ve Arifin İzmirde vurulmasının tesadüf olduğunu,
Türkiyenin her yerinde serseri kurşunlarla ölen insanların olduğunu belirtti.
Tuncer Eşsizhan, Türkiyede yılda 4 bin kişinin silah nedeniyle yaşamını
yitirdiğini söyledi.
-Son vurulan Arif olmuştu-
Bornovada inşaat işçisi Şerafettin Dallı, eşi Yıldız Dallı ve oğulları Arif
(11) ile gittikleri evde havai fişek gösterisini izlemek üzere çatı katına çıkmış
bu sırada nereden geldiği belli olmayan bir kurşunla ensesinden vurulmuş ve Ege
Üniversitesi Yoğun Bakım Servisinde tedavi altına alınmıştı.
Yayıncı:Ömer Erim Baştimar