KÜTAHYA (A.A) - Memur-Sen' class='textetiket' title='Memur Sen haberleri'>Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Laikliğin anayasadan çıkarılması ya da ateistin ateistliğinin, dindarın dindarlığının teminatı olacak Fransız usulü laiklik tanımının getirilmesinin önemli olduğunu düşünüyoruz dedi.
     Gündoğdu, Kütahyada bir otelde düzenlenen Eğitimciler Birliği Sendikası Kütahya Şubesi İl Divanı ve İstişare Toplantısında yaptığı konuşmada, anayasasını değiştirmeye çalışan Türkiyenin, 1982 yılından kalma Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmeliği henüz kaldıramadığını söyledi.
     Bu yönetmeliğin kaldırılması için topladıkları 12 milyon 300 bin imzayı, 8 Martta Hükümete teslim ettiklerini dile getiren Gündoğdu, şöyle devam etti:
     Erkeklere bıyıklarını üstten almama, saçını ensesinden uzatmama, favorisini uzatmama, kot, kazak giymemeyi, kadınlara başı açık olmayı dayatan, ayakkabılarının topuk boyuna hatta neredeyse ayakkabı numarasına kadar karışan bu ucube yönetmelikten kurtulmak istiyoruz. Eş kontenjanından kadın muamelesini, bu ülkeye yakışmayan bir ayıp olarak görüyoruz. Başını örten bir kadın bu örtüsüyle cumhurbaşkanı, başbakan, memur, belediye başkanı eşi olabilir ama bunların kendisi asla olamaz. Yüzde 99u Müslüman olan bu ülkede, Merve Kavakçıya laikliğin gereği haddini bildirdik. Sütçü İmam Üniversitesinden, Sütçü İmamın torunlarını sürgün ettik. Sürgün ettiğimiz kızlar, laikliğin doğduğu Fransada başörtüsüyle üniversite okudu. Belçika Meclisinde Merve Kavakçı ayakta alkışlandı. Avrupanın merkezinde, Bosna Hersekte başörtülü belediye başkanı var. Kadın-erkek, başı açık-başı örtülü, Alevi-Sünni, Türk-Kürt gibi öteki oluşturmayan bir devleti, özgürlüklerin teminatı olacak bir anayasayı önemsiyoruz. Yeni anayasadan beklentimiz de budur. Benim vatanım, Benim bayrağım, Benim ülkem diyen herkesin, Benim anayasam demesini istiyoruz. Bunun için laikliğin anayasadan çıkarılması ya da ateistin ateistliğinin, dindarın dindarlığının teminatı olacak Fransız usulü laiklik tanımının getirilmesinin önemli olduğunu düşünüyoruz.
     Gündoğdu, özelde üyelerinin özlük hakları, genelde ise vatandaşların ve insanlığın geleceğini dert edinerek yolculuk yapmaya devam edeceklerini anlattı.
    
     -Çözüm süreci-
    
     Daha sonra bir gazetecinin, çözüm sürecine ilişkin sorusunu yanıtlayan Gündoğdu, bu konuda çözümün yeri ve merkezinin TBMM olduğuna inandıklarını bildirdi.
     Demokratik açılım, barış süreci, kardeşlik projesinde, ırkçılığa prim vermeyen, kafatasçılıkta kalite aramayan sürecin yanındayız diyen Gündoğdu, Türkiyenin terör sorunundan kurtulmasını, seçmediği ırkından dolayı insanların üstün ya da aşağı gibi bir konuma gelmemesini, Çanakkale ruhunun yeniden dirilmesini ve Türklük, Kürtlük üzerinden silah tüccarlarıyla iş birliği yapanlara fırsat verilmemesini istediklerini sözlerine ekledi.
    
     Muhabir: Hadi Şengül / Sedat Gök
     Yayıncı: Mürsel Çetin