MARDİN (A.A) - Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, Cari açık
veren ülkelerdeki döviz kuru oynaklığında Türkiye 2011 yılında orta yerlerdeydi.
Alınan tedbirler ve yeni politikalar çerçevesinde Türkiyede döviz kuru oynaklığı
en düşük seviyeye geldi dedi.
Başçı, Mardin Ticaret ve Sanayi Odasınca Hilton Garden Inn Otelde
düzenlenen Para Politikaları konulu konferansta yaptığı konuşmada, bankaların
kötü zamanlarında sert tedbirler aldıklarını, kredi standartlarını
sıkılaştırdıklarını söyledi.
Merkez Bankasına düşen rolün bu dalgalanmaları yumuşatmak olduğunu ifade
eden Başçı, şunları kaydetti:
Biz kredilerdeki artışın bu şekilde sıfıra kadar düşmesini istemiyoruz.
Yüzde 14e kadar yükselmesini de istemiyoruz. Burada yüzde 35lik kredi büyümesi
var. Yıllık kredi büyüme hızı yüzde 35tir. Bunun orta noktası nedir- Yüzde 7,5.
Değişimin gelirinize oranı 7,5 etrafında dalgalanırsa çok fazla problem olmuyor.
Bu dalgalanmaların boyutunun çok büyük olmamasında fayda var. Bu yüzde 7,5 neye
karşılık geliyor- dediğinizde bugün itibarıyla yüzde 15 kredi büyümesine tekabül
ediyor. Yüzde 15 ortalamada sağlıklı sürdürülebilir ve Türkiye için finansal
derinleşmeye izin veren makul bir kredi büyüme hızıdır. Bu, bir tavan değer
olarak okunmaması gereken bir değer. Bu bir kredi sınırlaması değeri de değildir.
Bu bir referans değeridir.
Başçı, yüzde 15in üzerinde kredi büyüyorsa işlerin bankacılık sektöründe
iyi gittiğinin, yüzde 15in altında ise kötü zamanlar olduğunun anlaşıldığına
dikkati çekerek, Demek ki o krediyi bulamıyor, finansmanı sağlayamıyor,
krediler büyüyemiyor. Bu şekilde baktığınızda doğru politika, iyi zamanlarda
makul ölçüde rezerv biriktirmek, eğer kötü zamanlar gelirse de bu elimizdeki
değerli hazineyi bankacılık sistemine yardım için kullanmaktır dedi.
Her gün ekonomi kanallarında haddinden fazla, Merkez Bankasının yüzde
15lik kredi kısıtlaması diye ifadelerin yer aldığını vurgulayan Başçı, bunun
bir kısıtlama ve sınırlama olmadığını belirtti.
-Merkez Bankasını jeneratör gibi düşünün-
Başçı, her ülkenin kendi parasını bastığını vurgulayarak şöyle dedi:
Türk Lirası basıyor, elimizde ihtiyaten bir miktar döviz olsun ki,
ileride siz de rahat edin diye düşünüyoruz. Nasıl elektrik kesildiği zaman
jeneratör devreye giriyor. Arada ufak bir kaç saniyelik kesinti oluyor. Ondan
sonra elektrik geldiği zaman jeneratör devreden çıkıyor. Sonra tekrar ufak bir
kesinti oluyor. Burada Merkez Bankasını jeneratör gibi düşünün. Geçiş döneminde
döviz likiditesini sağlayacak ama arada da ufak bir iki kesintiler olabilir. Bu
da hızımıza bağlı. Hemen devreye sokarsak o kesintiler olmaz. Diyorlar ki;
kesintisiz güç kaynağı. Dolayısıyla arkadaşlara tavsiye ediyoruz. Kesintisiz
güç kaynağı kullanırlarsa elektrik hiç kesilmeden sanki problem yokmuş gibi
ilerleyebilir.
Döviz kurları oynaklığı konusuna da değinen Başçı, şöyle konuştu:
Burada eğer döviz kurları uzun vadeli olması gereken dengeden saparsa, bu
aslında vatandaşın gözünde döviz kurlarında oynaklık anlamına geliyor. Piyasa
şartlarında önce sapıyor, sonra düzeltiyor. Şimdi gayet makul, uzun vadede olması
geren dengeye nispeten yakın daha az dalgalı döviz kuruna sahibiz. Cari açık
veren ülkelerdeki döviz kuru oynaklığında Türkiye 2011 yılında orta yerlerdeydi.
Alınan tedbirler ve yeni politikalar çerçevesinde Türkiyede döviz kuru oynaklığı
en düşük seviyeye geldi. Hiç mi oynaklık yok- Hayır oynaklık var. Her gün
değişiyor döviz kurları. Gelecek 12 ay için 8-9 gibi bir yer fiyatlanıyor piyasa
tarafından ama diğer ülkelere göre bu oynaklık daha düşük. Sadece oynaklığı
yumuşatmaya çalışıyoruz.
(Sürecek)
Muhabir: Ekip / Sema Kaplan
Yayıncı: Behçet Güngör