ANTALYA (A.A) - Türkiye Mermer Doğaltaş ve Makinaları
Üreticileri Birliği (TÜMMER) Yönetim Kurulu Başkanı Selahattin Onur, basın
organlarında mermer ocaklarının doğaya zarar verdiği yönünde yayınlara yer
vermesini eleştirerek, Biz, bu bölgenin insanıyız. Kendi memleketimize,
insanımıza karşı vicdani ve hukuki sorumluluklarımız var dedi.
Onurun ev sahipliğinde Antalyanın Finike ilçesinde düzenlenen toplantıya,
Finike Mermer Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Baysarı, Portsan Mermer adına
Süleyman Aksoy ve Adalya Mermer AŞ adına Osman Gülmez katıldı.
TÜMMER Başkanı Onur, konuşmasında, bir bölgede maden araması yapıldığında,
işin doğası gereği bölgenin mevcut halinde bazı değişimlerin olduğunu söyledi.
Faaliyet alanlarında kanunlara aykırı davranmadıklarını savunan Onur, her
işletmenin faaliyeti sona erdiğinde, maden alanını rehabilite etme zorunluluğu
olduğunu vurguladı.
Finikedeki mermer işletmelerinin en yenisinin 15 yıllık olduğuna işaret
eden Onur, şöyle konuştu:
O kadar zamandır çalışıyoruz, çevreye kirlilik yaratmamışız, son üç-beş
aydır kamuoyunda hakkımızda çevre kirliliği yaptığımız intibası uyandırılmaya
çalışılıyor. Öncelikle biz, bu bölgenin insanıyız. Kendi memleketimize,
insanımıza karşı vicdani ve hukuki sorumluluklarımız var. İşletmelerden elde
edilen mermerler 50den fazla ülkeye ihraç ediliyor. Binlerce insana istihdam,
ülkemize milyonlarca döviz girdisi sağlıyoruz. Ama ürettiğimiz katma değerler
görmezden gelinerek, toplumun hassas olduğu çevre kirliliği iddiasıyla gündeme
taşınıyor.
İsteyen herkese, ocaklarda yürütülen çalışmaları yerinde
gösterebileceklerini vurgulayan Onur, devletin ilgili kurumlarının da sık sık
ocakları denetlediğini bildirdi.
-Finike mermeri, dünya markası-
Finike Mermer Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Baysarı da Finike mermerinin
dünyada bir marka olduğunu söyledi. Finike adının, portakaldan sonra mermerle
dünyaya duyurulduğunu belirten Baysarı, birçok ülkeye ihracat yaptıklarını
bildirdi.
Türkiye ormanlarının 10 binde dördünde, Finike ormanlarının ise binde üçünde
madencilik faaliyeti yürütüldüğüne dikkati çeken Baysarı, ilçe genelindeki
madencilik alanlarının, ruhsat gereği faaliyet sonunda rehabilite edilmesinin
zorunlu olduğunu anlattı.
Baysarı, sözlerini şöyle sürdürdü:
Ben Finikede doğdum, burada büyüdüm, iş yeri sahibi oldum ve onlarca
kişiye istihdam sağlıyorum. Burası bizim için sadece kazanç kapısı değil, kendi
yaşam alanımızdır. Biz buradaki insanlarla her zaman birlikteyiz. Eğer çevreye
bir zararımız varsa bu çevre bizim de çevremiz. Biz başka yerden gelmiş, sadece
işletmesi burada, kendi başka bir yerde yaşayan insanlar değiliz. Biz ülkemizi,
bölgemizi, insanlarımızı seviyoruz. Bizi eleştirenler bilmeyebilir, ama gelsinler
her türlü bilimsel verilerle işlemelerimizdeki çalışmaları anlatalım. İddia
sahipleri işletmelerimizde bir eksiklik, yasaya aykırılık tespit ederlerse o
zaman bizleri eleştirebilirler, yasal yollara başvurabilirler.
Muhabir: Mehmet Çakmak / Güç Gönel
Yayıncı: Tuncer Çetinkaya