KONYA (A.A) - Konyanın Akşehir ilçesi Belediye Başkanı
Abdülkadir Oğul, Anadolu Üniversitesi (AÜ) Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölüm
Başkanı Prof. Dr. Erol Altınsapanın, Nasreddin Hocanın mezarının Eskişehirin
Sivrihisar ilçesinde olduğu yönündeki iddialarına tepki gösterdi.
Oğul, Nasreddin Hoca ve Turizm Derneği Başkanı Ahmet Güvendik ile sivil
toplum kuruluşlarının temsilcileriyle Nasreddin Hoca Türbesi önünde yaptığı basın
açıklamasında, bugüne kadar Nasreddin Hocanın Kastamonulu, Kayserili olduğu
yönünde iddialar ortaya atıldığını söyledi.
Eskişehirden de Nasreddin Hoca ile ilgili yıllardır farklı iddiaların
gündeme getirildiğini ifade eden Oğul, şunları kaydetti:
"Sivrihisarda bir mezar taşı bulunmuş ve bu mezar taşı arkeologlarca
incelenmeden, bilim adamlarınca tam okunmadan, araştırılmadan bir iddia ortaya
atılmıştır. Nasreddin Hocanın mezarı bulundu, Nasreddin Hocaya ve kızı Fatma
Hatuna anıt mezar yaptıracağız şeklinde demeçler vermek ne kadar doğrudur-
Nasreddin Hoca, evrensel bir şahsiyettir ve tüm dünyayı saran bir şöhrete
kavuşmuştur. Hocamızın paylaşılamamış olmasını doğal karşılayabiliriz, ancak
bunun boyutu sadece fikri açıdan olabilir. Nasreddin Hoca, dünyaya yaydığı
felsefesini, ilim gördüğü bu topraklardan yaymıştır. Zira yüzyıllar geçmiş olsa
da Akşehirli olan Nasreddin Hocanın izlerini burada hala taşımaktayız."
Oğul, 2005 ve 2008 yıllarında Akşehirde Nasreddin Hoca ile ilgili
sempozyumlar düzenlendiğini vurgulayarak, sempozyumlarda sunulan bildirilerde
Nasreddin Hocanın Akşehirli olduğunun, yaşadığı devir ve fıkralarının
anlamlarının bilimsel anlatımlarla sunulduğunu aktardı.
-"Mezar taşındaki isim; Şemseddin Oğlu Nureddin olabilir"-
Konuyla ilgili kendilerinin de bazı isimlerden görüş aldıklarını belirten
Oğul, şöyle devam etti:
"Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Doğu Dilleri ve Edebiyatları Bölüm
Başkanı Prof. Dr. Selami Bakırcı, mezar taşının kırık olan ve okunmayan
bölümlerinde farklı harflerin bulunabileceğini, bu durumda mezar taşındaki ismin
Şemseddin oğlu Nureddin ya da Bedreddin de olabileceğini bize bildirdi.
Görüşlerini aldığımız diğer bir şahsiyet; hat, ebru ve kaligrafi sanatçısı Ömer
Faruk Dere de Selami Bakırcı hocamızın görüşlerine aynen katıldığını
belirtmiştir. Ömer Dere hocamız ayrıca, mezar taşındaki kişinin babasının
Şemseddin olduğunun yazılı olduğunu, Nasreddin Hocanın babasının adının
kaynaklarda Abdullah olarak geçtiğini bildirdi."
Nasreddin Hoca ve Turizm Derneği Başkanı Ahmet Güvendik de Nasreddin
Hocanın Akşehir Gölü kıyısında bugünkü Maarif ile Karabulut köyleri arasındaki
Sivricehisarda doğduğunu ve Akşehirde vefat ettiğini söyledi.
Yıldırım Beyazıdın komutanlarından Mehmedin 1393 yılında Nasreddin
Hocanın Türbesini tamir ettirip bir kitabe koydurduğunu ifade eden Güvendik, bu
kitabenin Nasreddin Hocanın tek ve gerçek türbesinin Akşehirde bulunduğunu
gösterdiğini anlattı.
Güvendik, önümüzdeki günlerde "Nasreddin Hoca Türbesi" adlı bir kitap
yayımlayacaklarını, bu kitapta türbenin tarihçesinin belgeleriyle ortaya
konulacağını dile getirdi.
Konuşmaların ardından Oğul ve Güvendik, sivil toplum kuruluşlarının
temsilcileriyle Nasreddin Hoca Türbesinde dua etti.
AÜ Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Erol Altınsapan,
Eskişehirin Sivrihisar ilçesinde, yıllar önce belediyenin yapacağı inşaat
nedeniyle taşınan eski mezarlıktan çıkarılan ve senelerce Ulu Caminin
kütüphanesinde muhafaza edilen taş sandukanın, Nasreddin Hocanın mezarına ait
olduğunun tespit edildiğini belirtmişti.
Muhabir: Bayram Uygun / Rıfat Yerlikaya / Ahmet Kayır
Yayıncı: İrfan Cemiloğlu