EDİRNE (A.A) - Salih Baran - Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi
Çocuk Alerji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehtap Yazıcıoğlu, öğrencilere süt
dağıtımı projesinin bu yıl da devam edecek olması nedeniyle ciddi sorunlarla
karşılaşmamak adına öğretmenlerin besin alerjilerine karşı eğitimden geçirilmesi
gerektiğini bildirdi.
Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Alerji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr.
Mehtap Yazıcıoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sütün pek çok yararının yanı
sıra süte alerjisi bulunan bünyelere yarar yerine zarar verdiğini söyledi.
Geçen yıl uygulamaya konulan okullarda süt dağıtımı projesinin bu yıl da
devam edeceğini anımsatan Prof. Dr. Yazıcıoğlu, ailelerin süte alerjisi olan
çocuklarını mutlaka okul yönetimine bildirmesi gerektiğini vurguladı.
Vücudun bağışıklılık sisteminin süt proteinlerine karşı alerji antikorları
üreterek, iltihap hücrelerini aktif hale geçirmesi veya bunların birleşmesiyle
ortaya çıkan tepki sonucu ortaya beliren reaksiyona süt proteini alerjisi
dendiğini anlatan Yazıcıoğlu, ailelerin, çocuklarının süte karşı alerjisi
olduğunu küçük yaşlarda anlayabileceklerini belirtti.
Süt alerjisinin mide ve bağırsak yollarındaki rahatsızlıkların yanı sıra
nefes darlığı, deride egzama şekliyle belirti verdiğini ifade eden Prof. Dr.
Yazıcıoğlu, şöyle konuştu:
Besin alerjileri gelişmiş ülkelerde daha fazla olmak üzere giderek artış
göstermektedir. Okul çağındaki çocuklarda besin alerjilerinin sıklığı yüzde 4 ile
7 arasında değişmektedir. Çocuklarda görülen en yaygın alerji türü de süt
alerjisidir. Yaşamı tehdit eden besin reaksiyonlarının çoğunun ev dışında ve
okulda gözlendiği çalışmalarda bildirilmektedir.
Bu nedenle okullarda görev yapan öğretmenlerin besin alerjileri ile besin
alerjilerine bağlı ciddi reaksiyonlar ve bu gibi reaksiyonlarda izlenecek
yaklaşım konusunda gerekli bilgiye sahip olmaları önem taşımaktadır. Çocukların
ailelerinin kontrolünde olmadan beslenme saatinde ya da okul kantininden duyarlı
oldukları besini az miktarda dahi tüketmeleri durumunda ciddi reaksiyonlar
gelişebileceğinden öğretmenlerin besin alerjileri, besinlerdeki gizli alerjenler
ve gelişebilecek ciddi reaksiyonlar karşısında göstermeleri gereken tutumlar
konusunda bilgilendirilmelidirler.
Prof. Dr. Yazıcıoğlu, besin alerjilerinin tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde
de giderek artan sıklığı göz önüne alınarak konuyla ilgili ulusal
organizasyonlarla devlet kuruluşlarının öncülüğünde öğretmenler ile okul
personeline yönelik eğitim çalışması yapılmasının gerekli olduğunu kaydetti.
Yayıncı: Şükran Yücel