ERZURUM (A.A) - Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Türkiyede silahla
herhangi bir ilerlemenin olmayacağını o silahı artık eline alanlar anlamalıdır.
Silahlar en başta o silahı eline alanların güya haklarını koruyacağını söylediği
kardeşlerimize zarar vermiştir dedi.
Akdağ, Erzurum Büyükşehir Belediyesi Kültür Merkezinde düzenlenen AK Parti
İl Danışma Meclisi Toplantısına katıldı.
Bakan Akdağ, burada yaptığı konuşmada, AK Partililerin 10-11 senedir, AK
Parti çatısı altında millete hizmet ettiğini belirterek, AK Parti teşkilatında
yer alan herkes nöbet mahalli neresi olursa olsun, görev mahalli neresi olursa
olsun ortaklaşa bir hizmetin sahibi olmuş oluyor. Mahalle temsilcimiz, ilçelerde
çalışan, teşkilatlarda çalışan arkadaşlarımız, belediyelerde çalışan
arkadaşlarımız, ilde çalışan değerli yöneticilerimiz, milletvekillerimiz aslında
hep aynı işi yapıyor. Kişilerin teşkilat içerisinde, AK Parti içerisinde farklı
pozisyonlarda olmaları aslında bizim farklı bir iş yaptığımız anlamına gelmiyor.
Bu ortak bir ruh dedi.
Akdağ, AK Partinin insana hizmet için yola çıkmış olan, insanı eşrefi
mahlukat olarak bilen bir hareketin bütün millete ortak bir şekilde hizmetinin
adı olduğunu ifade ederek, milletin güçlü olmasının AK Partinin güçlü olması, AK
Partinin güçlü olmasının da milletin güçlü olması anlamına geldiğini vurguladı.
AK Parti göreve gelmeden önce köylerin yollarının, içme sularının, şehirleri
birbirine bağlayan yolların, şehirlerin yapılaşmasının, sağlık sisteminin, eğitim
sisteminin, demokratik hakların, fertlerin bireysel özgürlükleriyle ilgili
hakların 10 sene önce çok kötü olduğunu dile getiren Akdağ, Türkiyenin o günden
bugüne kadar çok uzun bir yol aldığını, 10 senede Türkiyede çok şeyin
değiştiğini söyledi.
Türkiyede insanların kıyafetleri nedeniyle üniversitede okuyamadığını
belirten Akdağ, şunları söyledi:
Bizim çocuklarımız meslek okulunda okudu diye, imam hatipte okudu diye
üniversitede önüne kat sayı engeli çıkarılan çocuklardı. Bu ülkede insanlar
hapiste olan bir yakını için kendi ana dilini o hapisteki yakınıyla konuşurken
konuşamaz durumdaydılar. Bu ülkenin doğusu ve güney doğusunda bir şehirden başka
bir şehre giderken 20 yerde yolunuzu keser, size kimlik kontrolü yaparlardı.
Bunları yaşamadık mı biz ülkemizde- Bu ülkede insanlar kışın bir sağlık
ihtiyaçları olduğunda köyden kente inemez durumdaydılar. İnseler de bir şey
olmuyordu ya. İnseler de köylerindeki öküzünü, ineğini, davarını satarak ancak
sağlık hizmeti alabiliyor durumdaydılar. Şehirde olanın da hali başka değildi ki.
Şehirde olan bir insan da bir sağlık hizmeti alma ihtiyacı olduğu zaman önemli
bir sağlık hizmeti alacaksa ya eşinin kolundaki bilezikleri (eğer varsa) onları
satacaktı ya malı mülkü varsa onları satacaktı ya da gidip konu-komşudan borç
almak zorunda kalacaktı. Türkiye bunları yaşıyordu. AK Parti ile şükürler olsun
bunlar değişti. Çünkü biz insana hizmeti prensip edinmiş olan bir partiyiz.
-Türkiye çok acı günler geçirmiştir
Akdağ, AK Partinin gönlünü 75 milyona açtığını dile getirerek, bugün
terörle ilgili meselede gelinen noktada katedilen mesafenin, terörü önlemek ya da
asgariye indirmek noktasında alınan mesafenin de bu anlayışın bir sonucu olduğunu
vurguladı.
Türkiyenin çok acı günler geçirdiğini belirten Akdağ, şöyle devam etti:
İstiyoruz ki bu acı günler son bulsun. Eline silah alan, eline aldığı
silahla masum çocuklar dahil insanımızı katletmekten çekinmeyenler varsa onlarla
en ciddi şekilde mücadele elbette devam edecektir. Ama biz diyoruz ki artık o
silahlar bırakılsın. Türkiyede silahla herhangi bir ilerlemenin olmayacağını o
silahı artık eline alanlar anlamalıdır. Silahlar en başta o silahı eline
alanların güya haklarını koruyacağını söylediği kardeşlerimize zarar vermiştir.
Bütün millete zarar vermiştir, ama en başta o kardeşlerimize zarar vermiştir.
Dolayısıyla bu siyahları ortadan kaldırmak, bir çatışma ortamından kurtulmak için
biz AK Partililer olarak elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. Ve burada
herkese vazife düşüyor. Burada ana muhalefet partisi Cumhuriyet Halk Partisine
de vazife düşüyor, burada Milliyetçi Hareket Partisine de vazife düşüyor, burada
Barış ve Demokrasi Partisine de vazife düşüyor, bütün sivil topluma da vazife
düşüyor. Sükunetle, provokasyonlara karşı dikkatli olarak süreci dikkatli bir
şekilde yönetmeliyiz. 30 senedir, 40 senedir bu milletin çektiğine artık dur
demenin bize göre zamanı gelmiştir. Herkes görevini yerine getirirse inanıyoruz
ki ilerleme kaydedebileceğiz.
Konuşmaların ardından en çok üye kaydı yapan Oltu, Çat ve Karayazı ilçe
başkanlarına plaket verildi. AK Partiye geçen üyelere parti rozetleri takıldı.
İl Danışma Meclisi Toplantısı daha sonra basına kapalı devam etti.
Muhabir: Zehra Melek Çat
Yayıncı: Şükran Yücel