SAKARYA (A.A) - Gazeteci Yazar Ali Bulaç, Avrupa Birliğinin
(AB) Türkiyeyi birliğe almayacağı düşüncesinin AK Parti iktidarıyla yıkıldığını
söyledi.
Atatürk Kültür Merkezinde (AKM) gerçekleştirilen Modern Dünya ve Biz
adlı konferansta konuşan Bulaç, AB süreci ve Türkiye gündemini değirlendirdi.
Sermaye ve statünün Türk halkının en büyük sınavı olduğunu vurgulayan Bulaç,
bu sınavın başarılması durumunda da, bu tecrübeyi Ortadoğudaki Müslümanlara da
sunabileceğine işaret etti.
Bulaç, dünyada köklü bir dönüşümün yaşandığına dikkati çekerek, kadın ile
erkek arasındaki bağımlılık ve bağlılığın, özerklik ve özgürlüğe dönüştüğünü
belirterek, nesillerin devamlılığının bunu zaruri kıldığını ifade etti.
Türkiye gündemini değerlendiren Bulaç, sözlerini şöyle sürdürdü:
Yukarıdan denize baktığınız zaman denizin içinde bir gemi ve üzerinde
Türkiye yazıyor. Geminin rotası doğru, varması gerektiği hedefe doğru ilerliyor.
Ama geminin içinde, güvertesine, kaptan köşkünde inanılmaz bir kavga ve çatışma
var. Türkiye dediğimiz zaman, hangisinden bahsettiğimiz çok önemli. Acaba AB
sürecini takip etmekte olan bir Türkiye mi- İslam Dünyasının bir parçası olan
bir Türkiye mi- Ortadoğu ülkesi olan Türkiye mi- Bunlar tek tek ele alındığı
zaman bir tercih noktasına geldi Türkiye.
Bulaç, millet tarihlerindeki 50 yıllık, 100 yıllık sürecin Türkiyede 5 yıla
sıkışıp kaldığını, hızlanan uluslararası ilişkilerin muhafazakar kesim tarafından
başarılabilecek bir süreç olduğunu aktardı.
AB sürecini de değerlendiren Bulaç, dünyanın iki kutba ayrıldığı dönemde
Türkiyenin AB sürecine girdiğini, ancak AB ile yapılan uyum müzakerelerinde
Türkiyenin birliğe alınmayacağı düşüncesinin oluştuğunu vurguladı.
ABnin Türkiyeyi birliğe almayacağı düşüncesi AK Parti iktidarıyla
yıkılmıştır diyen Bulaç, sözlerini şöyle tamamladı:
Avrupa AK Parti iktidarıyla müzakere konusunda bir yol haritası çizdi.
Diyelim ki 20 yıl sonra müzakereler tamamlandı, o zaman halk oylamasına
gideceğiz. Avrupa ülkeleri tek tek müzakereye gidecek. Türkiyeyi istiyor muyuz,
istemiyor muyuz diye. Bu şartta sadece Türkiyeye konuldu. Biz 2008 krizinden
çok etkilenmedik. Çünkü Avrupadaki pazarımızın yerine bu sefer çevremizdeki 700
milyonluk Arap, Türk Cumhuriyetleri, Kafkasya ve Rusya pazarlarını ortaya
çıkardık.
Muhabir: Enes Duran
Yayıncı: Atakan Çelik