KAYSERİ (A.A) - Sultan Sazlığına ilginin artması Milli parkın
tarihçesine de ilgiyi artırdı.
Yurdun çeşitli illerinden gelen araştırmacılar Sultan Sazlığı Milli
Parkının efsanesini araştırıp tez hazırlıyor.
Erciyes Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kudret Altun
tarafından 1. Ulusal Erciyes Sempozyumunda sunulan Erciyes ve Efsaneleri
isimli tebliğ kaynakça olarak kullanılıyor.
Sultan Sazlığı Efsanesi, Doç. Dr. Kudret Altunun araştırmasına göre şu
şekilde anlatılıyor:
1512 yılında tahta çıkan Yavuz Sultan Selim, Çaldıran Savaşına giderken
ordusuyla birlikte bu sazlık bölgeden geçerler. Yavuzun ordusu burada
konaklayacaktır. Yavuz, burada bulunan Şeyh Şaban Hazretlerine haber gönderir.
Bugün askerlerimin yemeği size ait buyurur. Şeyh Şaban: Padişahım emriniz başım
üzerine der ve bir koyun keser. Pirinç pilavı ile pişirir. Yavuzun 400 bin
kişilik ordusuna ikram eder. Bütün ordu doyar. Son kalan kısmı da padişah ve Şeyh
Şaban yer. Bir koyunla 400 bin kişilik ordu doymuştur. Sultan Sazlığı ismi Yavuz
Sultan Selimden dolayı verilmiştir.
Bir diğer rivayette ise şöyledir:
12. yüzyılda Erciyes Dağı eteklerinde horasandan Anadoluya gelen horasan
erenlerinden Şeyh Şaban Veli hem Türkmenlik ve irşad hizmetini sunduğu dönemde
Sultan Sazlığı isminin veriliyor. Anlatılanlara göre gelen Selçuklu Hükümdarı
Alaattin Keykubatın sefere çıkışında bugünkü adı ile Sultan Sazlığından geçerken
ordusunu ve atlarını doyurması için Sultan Emir Şeyh Şaban Veliye ordu
yakınızdan geçerken hazırlık yapılsın askerlerin ve atların yiyecekleri toplanıp
hazırlasın diye emir gönderiyor. Bunun üzerine Veli Hazretleride bir ölçek
bulgur biraz yağ bir ölçek arpa ve birazda saman alır yanına o gün gelince Develi
Ovasına iner orduyu bekler. Hazırlıksız görünce Şeyh Şaban Hazretlerine çok
kızar. Şeyh Şaban Veli Hazretleri kazanı kurdurur. Kazanda pilav pişer askere
dağıtmaya başlar tüm asker doyar ama hala kazanda pilav tükenmez. Aynı şekilde
atlarına dağıttığı arpa ve samanda tüm atlara yeter bunu gören sultan çok memnun
kalır ve Veli Hazretlerine benden bir dileğin var mı diye sorar. Veli Hazretleri
de sürülerini otlatacak kadar bir yer talep eder. Sultan da o gün bir deri
üzerine köyün geniş bir haritasını çizer ve mührünü basar böylece köy o yıllarda
kurulmuş olur.
Muhabir: Sercan Küçükşahin
Yayıncı: İsmail İçer