ÇANAKKALE (A.A) - Mehmet Bayer - Tarım Kooperatifleri Merkez
Birliği Genel Başkanı Mehmet Özkurnaz, süt üreticisinin, sanayicinin daha çok
ihracata yönelmesini arzu ettiğini söyledi.
Özkurnaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiyedeki yıllık süt
üretiminin 14 milyon 600 bin ton olduğunu, Trakya ve Güney Marmara bölgesinde en
çok üretim gerçekleştirilen iller arasında Kırklareli, Edirne, Çanakkale,
Balıkesir, Bursanın, Egede ise ve İzmirin geldiğini bildirdi.
Bu illerdeki bölge kooperatiflerinin Türkiyedeki süt üretiminin yüzde
60ını karşıladığına işaret eden Özkurnaz, Ülke genelindeki girdi
maliyetlerinin yüksek olması nedeniyle, çok iç açıcı olmasa da yine asgari
anlamda sütün litre fiyatı 90 kuruştan alıcı buluyor. Ayrıca kooperatiflerimiz de
bu sütün satışından bazı hizmetler karşılık yüzde 8-10 oranında hizmet bedeli
alıyor. Şu anda sütün litre fiyatı brüt anlamında KDV hariç 99 kuruştan
satılıyor. Hemen hemen 1 lira diye konuştu.
Mehmet Özkurnaz, İç Anadolu ile diğer illerde sütün litresinin brüt olarak
90 kuruşa satıldığını, üreticiye ödenen miktarın ise 78 ila 80 kuruş arasında
değiştiğini belirtti.
Türkiyede en çok süt üretimi yapan illerin Konya, İzmir ve Balıkesir
olduğuna değinen Özkurnaz, bu bölgelerde de örgütlerini oluşturduklarına işaret
etti.
Kooperatiflerin gerçek anlamda kooperatifçilik yapabilmesi için bir üretim
tesisinin oluşmasını arzu ettiklerini belirten Özkurnaz, bunun kısa vadeli bir
proje olmadığını, orta ve uzun vadede değerlendirdiklerini kaydetti.
-Sanayicimizin daha çok ihracata yönelmesini arzuluyoruz-
Özkurnaz, 2013 için öngörülerinin, yıllık süt üretiminin 14 milyon 600 bin
tondan 15-16 milyon tonlara çıkabileceği yönünde olduğu bildirdi.
Mehmet Özkurnaz, şöyle devam etti:
Eğer üretim fazlalığı ihracata yönelmezse, üreticimiz üründe arz-talep
dengesinin bozulacağını, arz fazlalığı dolayısıyla sütte satışların
tıkanabileceğini öngörüyor. Sanayicimizin daha çok ihracata yönelmesini
arzuluyoruz. Zaman zaman sanayicilerle bir araya gelip bunu tartışabiliyoruz. 29
Kasımda sanayicilerle bir toplantı düzenleyeceğiz. Süt sanayicilerimizle bu
konuları orada tartışacağız. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımız gerek
ihracata, gerekse üretilen süte teşvik ödemesi yapıyor. Bunu biz destekleme
olarak değerlendiriyoruz. Yine bakanlığımız, üreticimizin ve kooperatiflerimizin
refah düzeyini yükseltmek adına alet-ekipman için yüzde 50 hibe desteğini
sürdürüyor. Bu yıl da ciddi anlamda, örneğin Çanakkalede 2 milyon lira destek
dağıttı. Bu, Türkiye geneline bakıldığında yüz milyonlarca lira anlamına geliyor.
Hayvancılıkta belirli bir noktaya geldiğimizi düşünüyorum.
-Fiyat ile arz-talep ilişkisi-
Özkurnaz, Üretici, sütün alım fiyatından memnun mu sorusuna şu yanıtı
verdi:
Bugün sütün reel anlamda satılacak fiyatını genelde şöyle belirliyoruz, 1
kilogram sanayi yeminin 1,5 katı fiyat olması gerektiğini değerlendiriyoruz.
Bugün 1 kilogram yemin fiyatı 80 kuruş. Buna yüzde 50 koyarsanız 1,20 lira yapar.
Biz geçmişten bugüne kadar gerçek fiyatın bu olması gerektiğini söylüyoruz. Ancak
brüt olarak 1 lira, üreticinin kazancı olarak 90 kuruş sütün şu anki fiyatı. Bu
da çok kötü bir fiyat değil. İyi bir rakamdayız. Talebin olduğu yerde sütün
fiyatında yükselme olur. Arzın fazla olması, talebin de olmaması o da dengeyi
bozuyor. Zaman zaman bu sıkıntıları yaşıyoruz. Önemli olan ihracat gerçekleşirse
arz ve talep kendini dengeleyecektir.
Türkiye genelinde süt üretiminde kapasitenin aşıldığını anlatan Özkurnaz,
şunları kaydetti:
Süt üreticimiz gerçekten üretimde iyi. Sonuç itibarıyla gerek ülkemizde
gerekse dünyada teknoloji sürekli gelişiyor. Teknolojinin değişimine ayak
uydurmak zorundayız. Eğer uyamazsak o zaman zarar eder üretici. Ülkemizde küçük
işletmeler oldukça fazla. Bu işletmelerin varlığı bize üreticinin hayvancılığı
birincil olarak önemsemediğini gösteriyor. İkincil ya da üçüncül olarak
değerlendiriyor. Onun için 5-10 baş hayvanın bulunduğu işletmeler ülkemizde
oldukça yaygın. Bunun yanı sıra 50 baş ve üstü olan işletmelere bakıldığında
ciddi anlamda artış var. Bunun da sayısı 50 binlerin üzerinde. Bu da bize her
geçen gün üreticinin sanayi tipine doğru yöneldiğini gösteriyor.
Yayıncı: Kamuran Akkuş