TRABZON (A.A) - Atilla Kurtoğlu - 1. Dünya Savaşında Rusların
Doğu Karadeniz ve Doğu Anadoludaki işgalleriyle ilgili Rus arşivlerinde bulunan
16 makara filmden derlenen görüntüler, Eski Devlet Bakanı ve AK Parti Trabzon
Milletvekili Faruk Nafız Özak, Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Rektör
Yardımcısı Prof. Dr. Hikmet Öksüz ile Öğretim Görevlisi Veysel Ustaın
girişimleri sonucu satın alınarak Türkiyeye getirildi.
KTÜ Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Görevlisi Usta, AA
muhabirine yaptığı açıklamada, Trabzonun Ruslar tarafından işgal edilmesiyle
ilgili araştırma yaparken, uzun yıllar sonra açılan Rus arşivlerine giren
araştırmacıların yazdığı bazı yazıları okuduğunu, böylece araştırmalarını Rus
arşivlerinde yoğunlaştırdığını anlattı.
Arşivlerde 1. Dünya Savaşında Rusların Doğu Karadeniz ve Doğu Anadoludaki
işgalleriyle ilgili ham görüntüler olduğunu öğrendiğini dile getiren Usta, 16
makaradan oluşan toplam 5 saatlik bu görüntüleri önce pahalı olduğu için satın
alamadığını belirterek, şunları söyledi:
Durumu Sayın Faruk Nafız Özaka bildirerek maddi destek istedim. Özak da
hiç tereddüt etmeden bana sponsor buldu. Prof. Dr. Hikmet Öksüz ile Moskovaya
gittim. Orada izinleri alıp fotofilm arşivine girdik. Orada 1. Dünya Savaşı
sırasında Rusların Doğu Anadolu ve Doğu Karadenizdeki işgalleriyle ilgili 16
makara film vardı, hepsini izledik. Bu filmlerin anlattığı olayları en belirgin
şekilde ortaya koyacak kesitleri saptadık ve bunları kayıt altına alarak ücreti
karşılığında aldık.
Tarihe tanıklık eden Çarlık Rusyası dönemine ait bu görüntüler, 1. Dünya
Savaşının 2. operasyonu, Erzurumdan başlayarak Erzincan, Bayburt, Rize, Trabzon
ve Trabzonun batısındaki Harşit Çayını da kapsayarak son buluyor. Görüntülerde
Ruslar ile Osmanlı askerleri arasında yaşanan çarpışmalar, şehirlerin Rus
ordusunca bombalanması ve işgal edilmesi ile genellikle yaşlı kadın ve
çocuklardan oluşan Türk halkının işgal altındaki topraklardan göç etmesi
görülüyor.
Usta, filmlerin çekiliş amacının Rusların kendi ordusuna cephedeki
başarılarını göstererek, askerlerinin moral motivasyonunu yükseltmek olduğunu
belirterek, görüntülerde Rus ordusunun Osmanlı vilayetlerini ele geçirişi ve
yaptığı bombardımanın neden olduğu tahribat gibi savaşın azametini gösteren
bölümler bulunduğunu ifade etti.
Rusların bu görüntüleri Osmanlı ordularına saldıran kendi ordularının
bulunduğu mevkilerden çektiğini anlatan Usta, şöyle devam etti:
Sarıkamış civarında, Erzurum savunmasında iki ordunun karşı karşıya gelip
canlı çatışma görüntülerinin de yer aldığı filmlerde işgal sonrası Erzurumda taş
üstünde taş kalmadığını ve kentin çok önemli bir kısmının yıkıldığını görüyoruz.
Erzurumda çok ciddi bir direniş oldu. Görüntülerde, Erzurumun savunmasında çok
ciddi katkısı olan tabyaların alev alev yandığını görünce insanın içi acıyor.
-Muhacirlik yılları vicdan sızlatıyor-
Usta, görüntülerin muhacirlik yıllarına da ışık tuttuğunu belirterek, Göç
yollarında özellikle Erzurum-Gümüşhane-Bayburt yolunda Müslümanların patika
yollardan, hatta yol olmayan o dağlık tepelik yerlerden nasıl yalın ayak
geçtikleri görünüyor. Küçük çocukların ayakları çıplak şekilde batıya doğru,
kendilerini devlet güvencesi altına hissedebilecekleri, henüz işgale uğramamış
bölgelere doğru gittiklerini gördüğümüzde vicdanın sızlamaması mümkün değil. Bazı
çocuklar kendilerinden daha küçük olan yürüyemeyecek durumdaki kardeşlerini
sırtlarında taşıyor dedi.
Filmlerden gayrimüslimler ile Müslümanlar arasında ciddi ekonomik farklar
olduğunun anlaşıldığını vurgulayan Usta, şunları aktardı:
Muhacir Müslümanların giydikleriyle Trabzondaki işgalci Rus ordusunu
alkışlarla karşılayıp çiçek atan Rumların kıyafetlerine baktığımızda aradaki
gelir düzeyi farkını çok net şekilde görüyoruz. Görüntüler, ülkemizin o dönemdeki
sosyoekonomik durumun ne olduğunu ve daha sonra özellikle Doğu Karadeniz için
büyük sorun haline gelen milli mücadeledeki Pontus sorunun bu işgalle nasıl
eklemlendiğine ilişkin bilgileri de sunuyor.
Veysel Usta, filmlerde Doğu Karadenizdeki Hristiyan unsurlar ve Osmanlı
tebaası Rumların, Rus ordusunun yaşadıkları ülkeyi istilasına sevindikleri
görüntülerin de yer aldığını ifade ederek, Filmler tarih açısından son derece
somut veriler sağlıyor. Görüntülerden 1916-1918 tarihlerinde bölgemizde ne tür
vahşetlerin yaşandığını, hatta muhacirlikte 2 yıl süreyle Türklerin evlerini
barklarını terk edip batıya nasıl göç ettiklerini, bu süreçte kaybolan nüfusun
neler çektiğini görüyoruz, yaşamını yitiren insanların sayısının 300-400 bine
vardığını öğrenebiliyoruz diye konuştu.
Görüntülerin sadece cepheden çekilmediğini, havadan çekilen görüntüler de
olduğunu söyleyen Usta, şu ifadeleri kullandı:
Rusların keşif amaçlı Trabzonu havadan çektikleri filmler de var. Bu
görüntülerde bugün ayakta olmayan birçok eserin o tarihlerde varlığını, nerede ve
nasıl bir konuma sahip olduğunu görüyoruz. Mesela Sümer Sineması o zamanlar opera
binasıydı. Cumhuriyetten sonra sinemaya çevrilen bina bugün yok. Görüntülerde o
yapının çatısını görüyoruz.
Muhabir: Tuncay Bekar
Yayıncı: Murat Kaban