DİYARBAKIR (A.A) - Sema Kaplan- Aziz Aslan - Diyarbakırda 350
yıllık tarihi Ermeni Katolik Kilisesi metruk halinden kurtarılarak, göçle gelen
yoksul kadın ve çocuklarının eğitim görmesi için Anne Çocuk Eğitim Merkezine
dönüştürüldü.
Farklı din ve dile mensup kişilerin yüzyıllardır kardeşçe bir arada yaşadığı
Diyarbakırda 1650-1700 yıllarında Vatikandan gelen misyonerler tarafından
Gregorian mezhebine ait olan Ermenileri Katolik mezhebine çekmek için Sur
ilçesindeki Hasırlı Mahallesinde kurulan ve 1850li yıllarda bir süre cami olarak
kullanılan Ermeni Katolik Kilisesi, 4 yıl önce Vakıflar Genel Müdürlüğünce
restore edildi.
Restorasyonu tamamlanan ve Sur Kaymakamlığınca korunması ve
işlevlendirilmesi için kiralanan tarihi kilisenin papaz evi bölümü, hazırlanan
bir proje kapsamında Anne Çocuk Eğitim Merkezine dönüştürüldü.
İçişleri Bakanlığınca Köye Dönüş ve Rehabilitasyon Projesi kapsamında
aktarılan 130 milyon lira ödenek ile tarihi kilise içerisinde hayata geçirilen
merkezde yüksek standartlarda iki sınıf, bir oyun odası ve mutfaktan oluşan 80
öğrencinin eğitim gördüğü bir kreş, annelerinin de okuma yazma öğrenebilmesi için
eğitim salonu bulunuyor.
Ekonomik yoksunluk nedeniyle kreşe gitme imkanı bulamayan 80 çocuk, aldığı
eğitim ile geleceğe güvenle hazırlanıyor.
-Terörden kaçanların ilk yerleşim yeri-
Sur Kaymakamı Mustafa Kılıç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Sur ilçesinin
Diyarbakırın merkezinde ve tüm tarihi mekanların toplandığı bir yer olduğunu
vurgulayarak, ilçedeki tarihi mekanların restorasyonu kapsamında bir süre önce
restorasyonu tamamlanan Ermeni Katolik Kilisesini cemaati bulunmadığı için
korunması ve işlevlendirilmesi için bir proje kapsamında Suriçi bölesindeki kadın
ve çocuklara yönelik eğitim merkezi haline getirdiklerini söyledi.
Suriçi bölgesinin sosyal ve ekonomik anlamda dezavantajlı vatandaşların
yaşadığı, terör olaylarının yoğun yaşandığı dönemlerde dışarıdan göçle gelenlerin
ilk yerleşim yeri olduğunu ifade eden Kılıç, ekonomik açıdan imkanları yetersiz
olan ailelerin ve çocuklarının iyi bir eğitim almaları için Ermeni Katolik
Kilisesini Vakıflar Genel Müdürlüğünden kiralayarak kadın ve çocukların
hizmetine sunduklarını belirtti.
Kılıç, ilçede çocukların ve kadınların çok fazla sosyal imkanları
bulunmadığına dikkati çekerek, Evlerin iç içe olduğu dar sokaklara sahip
olmasından dolayı çocukların gidebileceği park ve bahçeler bulunmuyor. Bu nedenle
çocuklar vakitlerini sokakta geçiriyor. Sosyal bir derneğin desteğiyle açtığımız
merkezde hem onlara sosyal bir imkan sunmuş olduk, hem de kişisel gelişimlerini
sağlamalarına vesile olduk dedi.
Kreşe çocuğunu getiren kadınların yarısının okuma yazma bilmediğini
hatırlatan Kılıç, kadınlara yönelik de tarihi yapı içerisinde oluşturdukları
salonlarda okuma yazma eğitimi verdiklerini vurguladı.
-Kadınlara çocuk gelişimi eğitimi-
Kılıç, merkeze gelen çocuklara evlerinde bulunmayan imkanlar sunulduğunu
belirterek, şöyle dedi:
İçişleri Bakanlığının Köye Dönüş ve Rehabilitasyon projesi kapsamında
aktarılan 130 bin lira ödenek ile bu merkezi hayatı geçirdik. Cemaati bulunmadığı
için suç merkezi haline gelen metruk vaziyetteki kiliseyi korunması ve
işlevlendirilmesi için göçle gelen yoksul kadın ve çocuklarının hizmetine sunduk.
Çocukları hayata ve ilköğretime hazırlamak, aynı zamanda sokaktan kurtarmak adına
kreş faaliyetinin faydalı olduğuna inanıyoruz. Çünkü kısa sürede talebi
karşılayamayacak hale geldik. Yaz döneminde halk eğitim merkezi, eylülden sonra
ise milli eğitim müfredatının uygulanacağı kreşte çocuklara ara öğün de
veriyoruz. Çocukların gıda, kırtasiye ve giyim ihtiyaçlarını kaymakamlıkça
karşılıyoruz. Ayrıca merkezde velilere uzman psikologlar tarafından çocuk
gelişimi konusunda eğitim veriliyor. Tarihi kilisenin başka bir bölümünü ise
önümüzdeki süreçte bakır işlemeciliği ve halı dokuma kursuna dönüştürerek
gençlerin hem meslek sahibi olacakları, hem de aile bütçesine katkı
sunabilecekleri bir merkeze dönüştüreceğiz.
-Çocuğumuz sokaktan kurtuldu-
Merkeze kayıt yaptıran 4 çocuk annesi Şahinet Karahan (32), en küçük
çocuğunun merkezdeki kreşte eğitim gördüğünü, verilen eğitimden çok memnun
olduklarını ifade etti.
Ekonomik yoksunluktan dolayı çocuğunu özel bir kreşe gönderme imkanı
bulunmadığını kaydeden Karahan, Kaymakamlıktan gelen ekipler ev ev dolaşarak
bize bu merkezi tanıttılar. Ücretsiz olduğunu öğrendiğimizde çok şaşırdık.
Çocuklarımız burada çok güzel eğitim alıyor. Evde bu eğitimi vermemiz imkansızdı.
Çocuklarımızı güvenle haftanın 5 günü buradaki kreşe getiriyoruz dedi.
4 çocuk annesi Aynur Yavuz da, kreş imkanı tanınmasaydı çocuğunun sokakta
vakit geçireceğini ve tehlikelere maruz kalacağını anlatarak, çocuğunu kreşe
bıraktığında gözünün arkada kalmadığına dikkat çekti.
Çocuğumuz sokaktan kurtuldu. Kötü çevrelere karışmasından korkuyordum
diyen Yavuz, kreşin sakin ve güvenli olduğunu, çocuğunun iyi bir eğitim alacak
olmasından dolayı içinin rahat olduğunu belirtti.
4 çocuk annesi Sevgi Yılmaz ise, (35), açılan merkezden çok memnun
olduklarını, çocuğunun davranış ve konuşmalarında büyük değişim meydana geldiğini
söyledi.
Kendisinin de kaymakamlıkça düzenlenen şal kursuna katıldığını anlatan
Yılmaz, merkezde okuma yazma bilmeyen kadınlara da okuma yazma öğretilmesinin
büyük bir fırsat olduğuna işaret etti.
Yayıncı: Behçet Güngör