GAZİANTEP (A.A) - Zirve Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Ortadoğu
Stratejik Araştırmalar Merkezi (OSAM) Müdürü Doç. Dr. Gökhan Bacık, terör örgütü
PKKnın, her yıl ihtiyaç duyduğu milyarlarca dolar parayı sınır bölgelerinde
kaçakçılardan vergi adı altında topladığı haraçlardan elde ettiğini belirtti.
Bacık, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiyenin eskiden beri,
uyuşturucu ticaretinin yapıldığı rota üzerinde yer aldığını, Orta Asya ve
Afganistan üzerinden gelen uyuşturucunun Türkiyeden batı ülkelerine
ulaştırıldığını söyledi.
Uluslararası uyuşturucu rotalarından birinin Türkiyenin güneyinden,
diğerinin ise kuzeyinden batı ülkelerine ulaştırıldığını aktaran Doç. Dr. Bacık,
söz konusu rotadan sadece bir örgütün değil, birçok örgütün istifade ettiğini
belirtti.
Bacık, bazı ülkelerin bu örgütlerle çok sıkı ilişki içerisinde olduğunu ve
bu rota üzerindeki kimi ülkelerin örgütlerle canı gönülden mücadele
ettiklerine inanmanın imkansız olduğunu ifade etti.
Uyuşturucunun uluslararası alandaki çekim merkezlerinin büyük şehirler
olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Bacık, şunları söyledi:
Maalesef buna İstanbul da dahildir. Uyuşturucu şebekeleri, mallarına pazar
bulmak ve buldukları pazara da gerekli ham maddeyi sağlamak zorunda. Uyuşturucu
şebekeleri terör örgütleriyle birçok zaman birlikte çalışır. Uluslararası bir
terör örgütü, İspanyadaki bir eylemi orada bulunan yerel bir örgüte
yaptırabiliyor, aralarında böyle anlaşmalar var. Örneğin, bir malınızı kuzey
İrandan geçirirken 3-4 farklı grupla görüşmeniz gerekebilir, bu şebekeler
oluşmuş durumda. Bunlardan biriyle aranız bozulduğu an, bundan zarar
görebilirsiniz. Afganistan ve İran hattını da içine alacak şekilde batıya uzanan
bir koridor üzerinde de büyük bir uyuşturucu pazarı oluşmuş durumda. Bu
ülkelerdeki söz konusu uyuşturucu ekonomisinin büyüklüğü, küçük ölçekli bir
ülkeyi sarsacak etki yapabilir. Şöyle düşünün, bu hat üzerinde öyle ülkeler var
ki, siz birkaç 100 milyon dolarla bu ülkelerde politik istikrarsızlık
yapabilirsiniz, konusunu ettiğimiz uyuşturucu sektörü, trilyon dolarlarla ölçülen
bir pazar.
-Terörün maliyeti
Doç. Dr. Bacık, terör örgütü PKKnın, 2011-2012 yılında bir teröristin dağda
barınması için günde ortalama 70-80 dolar harcadığını, söz konusu teröristin bir
yerden bir yere eylem yapmaya gitmesi durumunda ise maliyetin katlandığını
anlattı.
Maliyetler karşısında örgütün büyük paralara ihtiyaç duyduğuna işaret eden
Doç. Dr. Bacık, Terör örgütü PKKnın, silahlı mücadele süresi uzadıkça, haraç
ve bağış yoluyla elde ettiği gelirlerinde ciddi oranlarda düşüş görülüyor. Örgüt,
her yıl ihtiyaç duyduğu 4-5 milyar doları sınır bölgelerinde kaçakçılardan
vergi adı altında topladığı haraçlardan elde ediyor. PKK, terör örgütünün
varlığını sürdürebilmesi için mutlaka büyük bir ekonomik kaynak oluşturması
gerekiyor. Örgüt, uyuşturucu, silah kaçakçılığı, göçmen ticareti gibi işler
oluşturarak ciddi maddi gelirler elde etmeye çalışıyor diye konuştu.
Bu konunun üzerinde durulması gerektiğini ifade eden Doç. Dr. Gökhan Bacık,
şunları kaydetti:
Doğu batı koridorunda maalesef bu iş ülkenizin üzerinden akmaya başladığı
zaman, siz sadece köprü görevi görmezsiniz, bu konunun üzerinde çok durmak
gerekiyor, Türkiyenin büyük şehirleri ile yeni yeni büyüyen bazı kentlerin kenar
mahallerinde gençlerin uyuşturucu materyallerine ulaşması çok kolaylaşmış ve
yaygınlaşmış durumda. 1980li yıllarda böyle şeyler tabuydu, konuşamazdınız da.
Şu anda her yerde uyuşturucuya ulaşabilirsiniz, bu noktaya gelinmiş durumda.
Bu durumun önüne geçmek için çok ciddi yasal mevzuatın oluşturulması
gerekiyor. Uyuşturucuyla mücadele konusunda, emniyette ciddi inisiyatif oluşması
gerekiyor, sonuç olarak şunu söylemek istiyorum, Türkiye uyuşturucu trafiğinde
sadece geçiş koridoru olarak kalmamaktadır, maalesef büyük şehirlerde uyuşturucu
tüketimi ciddi oranlarda artmış. Bakın 1,5 yıl önce Emniyet Genel Müdürlüğünün
yayınladığı bir raporda, ilk başlangıç evresinde kullanılan bazı uyuşturucu
türlerinin ortaokula kadar indiği ortaya konmuştu.
-Terör örgütünün Karadenize çıkma hevesi
Büyük çaplı terör eylemleri yapan örgütlerin bağışlarla çok büyük paralar
toplamasının mümkün olmadığını ifade eden Doç. Dr. Bacık, Örgüt büyük
şirketlere baskı yapabilir, iş adamlarından büyük haraç alabilir. Uyuşturucu,
silah ve insan kaçakçılığı yapabilir. Bunun dışında kapı kapı gezerek 3 lira 5
lira toplayarak uluslararası bir terör örgütünü finanse edemezler. Terör
örgütleri cami yaptırma derneği değil, örgütler güçlerini muhafaza etmek için
ciddi finansal kaynağa ihtiyaç duyarlar. Bugün PKK da para bulmakta zorlandıkça
gayri meşru kaynaklardan elde ettiği gelirleri artırmaya çalışıyor. Bu kural
dünyadaki tüm terör örgütleri için geçerli bir kuraldır şeklinde konuştu.
Terörizmin en önemli enstrümanının maddi kaynak olduğunu, terörle mücadele
ederken finansal kaynaklarının kesilmesinin ihmal edilmemesi gerektiğini
vurgulayan Doç. Dr. Bacık, sözlerini şöyle sürdürdü:
Terör örgütü PKKnın, Karadenize çıkma hevesinin altında, herhalde
Lazları Kürtleştirmek değil, bölgeden geçecek uluslararası yeni bir uyuşturucu
rotası oluşturmak var. Mesela Kafkasyada ortaya çıkarak Karadeniz üzerinden daha
gevşek rejimlerde hareket alanları sağlayan belirli uyuşturucu rotaları olabilir
mi- Bunu acaba Türkiye şu ana kadar hiç sorguladı mı-, Türkiyenin terörle
mücadelesinde bu finansal yapının çok iyi sorgulanmadığı görüşündeyim. Bu da bizi
şuna götürüyor, eğer bu sorgulanmıyorsa, bu yerleşkedekilerin başka güçlerle
ilişkileri olabilir. bu imkan nasıl sağlanıyor. Dolayısıyla Türkiyenin bu
finansal ilişkilerin ağını mutlaka ortaya çıkarıp çökertmesi lazım.
Türkiyede sadece PKKnın değil, faili meçhullerden, darbelere kadar bütün
negatif yapıların ekonomik yapısının bulunduğunu, bu illegal ekonomik yapıların
mutlaka çökertilmesi gerektiğini, aksi takdirde milyar dolarlık uyuşturucu ve
sigara kaçakçılığı pazarının olduğu yerde bu kaynağa talip olanların da mutlaka
çıkacağını dile getiren Doç. Dr. Bacık, şunları kaydetti:
Tabii ki, PKK da diğer örgütler gibi finansal kaynaklarını diri tutmak
isteyecektir. PKK ve benzeri örgütler, Afganistan üzerine gelip Türkiye üzerinden
Avrupaya giden göçmen kaçakçılığı işinden de ciddi gelir elde ediyor. Ancak
terör örgütü PKKnın, bu kadar parayı bunca yıldır bu kadar rahat bulması çok çok
problemli bir sorundur. Türkiye gibi büyük iddiaları olan bir devletin, gücüne
paralel bir şey değildir. Bu gayri meşru ekonomik güç ortada durduğu sürece de,
istediğiniz kadar operasyon yapın, temizlik yapın, o yine yeşerip ortaya çıkar.
Terör örgütünün para muslukları kesilmedikçe, örgütün yok edilmesi veya silah
bırakmaya zorlanması imkansız. Polisin ve jandarmanın gerek sigara, gerekse de
uyuşturucu kaçakçılarını yakalaması büyük bir başarıdır. Ama insanlar doğudan
gelen uyuşturucuyu Türkiye üzerinden batı pazarına götürdüğü sürece, ne terör
biter, ne de bu bölgedeki istikrarsızlıklar biter.
Muhabir: Hasan Özkal / İbrahim Halil Çekici
Yayıncı: İsmail Fidan