VAN (A.A) - Cemal Aşan - Bölgede yaşanan terör olayları
nedeniyle turizmde istenilen potansiyeli yakalayamayan doğu illeri, çözüm
süreciyle sektörde söz sahibi olmak istiyor.
Çözüm süreci kapsamında Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde yaşanan
gelişmeler, her alanda olduğu gibi turizm sektöründe de kendini hissettirmeye
başladı.
Uzun yıllar bölgede etkili olan terör olayları nedeniyle turizmde istenilen
potansiyeli yakalayamayan doğu illerinde, huzur ortamının sağlanması ve ilkbahar
mevsiminin gelişiyle farklı bir heyecan yaşanmaya başladı.
Binlerce yıllık tarihi ile geçmişten günümüze kadar Urartu Krallığı başta
olmak üzere çok sayıda medeniyete beşiklik eden Van, terör olaylarının durma
noktasına geldiği çözüm süreciyle yönünü turizme çevirdi.
Coğrafi yapısı itibarıyla Van Gölü havzasındaki illerin merkezi konumunda
bulunan ve Doğunun İncisi olarak tabir edilen kent, 2 yıl önce meydana gelen
depremlerden sonra başlattığı atılım hamlesine çözüm süreciyle turizmi de ekledi.
Tarihi ve kültürel zenginliklerinin yıllarca terörün gölgesinde kaldığı
kentte çözüm sürecinin tamamlanmasıyla birçok alanda olduğu gibi turizmde de
patlama yaşanacağını belirten turizmciler, kadim kentin hak ettiği yere gelmesi
için şimdiden çalışmalarına başladı.
Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) Van Bölgesi Yürütme Kurulu
Başkanı Abdullah Tunçdemir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, terör olaylarından
en fazla etkilenen illerden birinin Van olduğunu vurgulayarak, çözüm sürecini
gönülden desteklediklerini söyledi.
İnsanların, terör olayları ve yaşadıkları korku nedeniyle bölgeye gelmeye
çekindiğini anlatan Tunçdemir, son dönemdeki gelişmelerin bölgede olumlu bir hava
yarattığını ifade etti.
Yaşanan olaylar nedeniyle bölgeye gelmeye korkan insanlar, artık güvenlik
kaygısı yaşamayacak diyen Tunçdemir, yerli ve yabancı turistleri kentin
güzelliklerini, zenginliklerini ve Van halkının misafirperverliğini görmeye davet
etti.
Tunçdemir, çözüm sürecinin ardından turizm acentelerinin tur programlarına
Van bölgesini de dahil ettiğini bildirerek, Şehrin nüfusu 100 bin dolayındayken
nüfusu kadar yabancı turist ağırlıyordu. Şimdi nüfusumuz bir milyon oldu biz de
turizm sektöründe hedef büyüttük dedi.
Merit Şahmaran Otel Yönetim Kurulu Başkanı Necdet Aksoy da çözüm sürecini
büyük bir heyecan ve umutla karşıladıklarına dikkati çekerek, 1990lı yıllarda
yaşanan çatışmaların hem turizmcileri hem de bölgeye gelmek isteyen insanları
etkilediğini, bu nedenle de kentin turizm potansiyelini yeteri kadar
kullanamadığını kaydetti.
İstenilen sonuca varılması için çözüm sürecinin kırılmadan ve yalpalanmadan
doğru bir zeminde yürütülmesi gerektiğini belirten Aksoy, Vanın nüfusundan
fazla turist ağırladığı dönemlere ulaşmayı hedefliyoruz diye konuştu.
Aksoy, sürecin tamamlanmasıyla insanların taleplerini karşılayamaz duruma
geleceklerine işaret ederek, şimdiden turizm yatırımlarının genişletilmesi için
projeler hazırlanması gerektiğini dile getirdi.
-Süreç memnuniyet verici-
Rescate Otel Genel Müdürü İrem Tinli Angün ise yaşanan sürecin memnuniyet
verici olduğunu ifade ederek, kentin inanç, kültür ve doğa turizmi açısından
önemli bir konumda bulunduğunun altını çizdi.
Kentin turizm potansiyelinin bölgedeki olaylar nedeniyle yeteri kadar
yansıtılamadığını açıklayan Angün, Çözüm sürecinin güzel sonuçlarla
tamamlanmasını, Vana akın akın yerli ve yabancı turist gelmesini bekliyoruz.
Umuyoruz ki bir an evvel barış sağlansın. Şu anda pozitif yönde bir ilerleme
görünmüyor olsa da sürecin tamamlanmasıyla iyi bir hareketlilik olacağını
düşünüyorum ifadelerini kullandı.
Gagik Tur Yöneticisi Engin Pişkin ise bölgede yaşamayan insanların barışın
ne anlama geldiğini yüreğinde hissedemeyeceğini savunarak, kültürlerin birbiriyle
yakınlaşması olarak tanımladıkları turizmin bölgede istenilen seviyeye ulaşması
için turizmcilere önemli görevler düştüğünü söyledi.
-Hedef 2020-
Başka bölge ve ülkelerden gelen insanların, 30 yıldır bölgede sıkıntı
yaşayan insanlarla buluşmasının birbirlerini daha iyi anlamalarına vesile
olacağını anlatan Pişkin, şöyle konuştu:
Bir grubumuz Vana geldiği zaman 15 gün boyunca Van Gölü havzasını
gezebiliyor. Çözüm süreci ile yayla, yürüyüş, tırmanış ve doğa turizmine ağırlık
vermeye başladık. Kültür turlarında olmayan ama hem doğa hem kültür turları
içerisine dahil edebileceğimiz destinasyonlar hazırladık. 1990lı yıllardaki
Vanın turizm potansiyelinden herkes söz ediyor. Ancak sıkıntılı süreçle turizm
bitme noktasına geliyor. Herkes Vanın nüfusu 100 binken 150 bin turistin geldiği
dönemi özlüyor. Şu anda nüfusumuz 1 milyon. Barış süreci ile hedefimiz 2020
yılının Vanın yılı olması.
-30 yıldır bugünleri bekliyorduk-
Urartu Oteli Genel Müdürü Murat Türkoğlu da turizmciler olarak süreçten
beklentilerinin yüksek olduğuna değinerek, 30 yıldır bugünleri beklediklerini
kaydetti.
Sürecin, Van turizmi açısından çok önemli olacağını vurgulayan Türkoğlu,
kentte son dönemde ciddi turizm yatırımları yapıldığını ve gelen taleplere cevap
verecek kapasiteye sahip olduklarını söyledi.
Türkiye Dağcılık Federasyonu Van İl Temsilcisi Fatih Eriş ise Van ve
çevresindeki dağların alpinist, zirve, kültür ve inanç turizmi açısından önemine
işaret ederek, barış sürecinin çok sayıda dağcının bölgeye akın etmesini
sağlayacağını dile getirdi.
Bölgede hem yaz hem de kış turizmi için insanların ilgi duyabileceği
mekanlar bulunduğunu vurgulayan Eriş, Kışın Avrupadaki dağlar ormanlık olduğu
için dağ kayağı yapılamıyor. Bizim dağlarımız bu anlamda çok kıymetli. Dağcıların
ya da kayakçıların, zirvesinden eteğine kadar bin 800 metre irtifa kaydederek
aşağı ineceği dağlarımız var. Bu bir dağcı açısından çok önemli. Böyle bir
parkuru dünyanın hiçbir yerinde göremezsiniz dedi.
Yayıncı: Levent Harman