Tutkuları uğruna her türlü zahmete katlanıyorlar

Tutkuları uğruna her türlü zahmete katlanıyorlar -Dünyada barışın sembolü olan, Anadoluda asırlardır büyük ilgi gören ve evcil hayvan olarak beslenen güvercinler, 3 bin liraya kadar alıcı buluyor. Güvercin tutkunları, kuşun sesini d


BAYBURT (A.A) - Abdulkadir Nişancı - Dünyada barışın sembolü olan, Anadoluda asırlardır büyük ilgi gören ve evcil hayvan olarak beslenen güvercinler, 3 bin liraya kadar alıcı buluyor. Güvercin tutkunları, kuşun sesini dinlemek için bir günlüğüne İstanbuldan Bayburta kadar gelebiliyor.
     Tutkunlarını adeta bir başka dünyaya götüren güvercinler, duruşları, takla atışlarının yanında özellikle ötüşleriyle de ilgi odağı oluyor. Türlerine göre değişen özellikleriyle sahiplerinin vazgeçilmezi olan güvercinler, Bayburt ve ilçelerinde birçok kişi tarafından özenle besleniyor.
     Kuş merakı ve yetiştiriciliğiyle tanınan 73 yaşındaki Sami Altun, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 63 yıldır kuş beslediğini belirterek, bu işi dededen kalma bir gelenek olarak sürdürdüğünü söyledi.
     Kuşların özelliği, bakımı ve yetiştirilmesinin özen istediğini ifade eden Altun, Kuşa, bir yere konup öterse ona göre fiyat biçilir. Kuşların fiyatı 300 liradan başlayıp 3 bin liraya kadar çıkabiliyor. Kuş almadan önce mutlaka ötüşünün dinlenmesi gerekiyor, kuş dinlenmeden alınmaz. Ancak bu da biraz şans işi. Kuş yavruyken güzel öter ancak geliştiği zaman hiç ötmeyebilir dedi.
     Kuşçuluğun bir gelenek, bir merak olduğunu belirten Altun, Bu iş Bayburtun geleneğidir. Ben çocukken dedemin kuşları vardı. Dedem öldükten sonra bu işi babam devam ettirdi. Ben de babamla kuş beslemeye başladım. Babam vefat ettikten sonda da devam ettirdim. Çocuklarım bu işe hiç hevesli değil ancak ben onların da bu işe merak duymasını istiyorum diye konuştu.
    
     -Güvercinler için kilometrelerce mesafeden geliyorlar-
    
     Ünal Seyhan adlı kuş yetiştiricisi ise kuşları için yaptırdığı kümesin neredeyse bir daire fiyatına mal olduğunu dile getirerek, Maliyetler ağır oluyor, 13 çeşit yem yediriyoruz. Zahmeti, eziyeti, çilesi fazla, iyi kuşu bulabilmek sıkıntılı. Günlük bakım yapmak zorundayız. Her gün 7 saat kuşlarla vakit geçiriyorum dedi.
     Kuş yetiştiricileri arasında en iyi, en güzel öten kuşu kim yetiştirecek şeklinde rekabet olduğunu anlatan Seyhan, Bayburtun hemen hemen bütün köylerinde bu işi yapan kişiler var. Herkes birbiriyle yarış halinde, aramızda tatlı bir rekabet var diye konuştu.
     Türkiyenin hemen hemen her ilinde bu işin tutkunlarının olduğunu dile getiren Seyhan, şöyle devam etti:
     Örneğin önceki gün İstanbuldan sırf güvercinlerin sesini dinlemek için geldiler. Bir gün kalıp gittiler. Gümüşhaneden arkadaşlar kuş dinlemek için geldi. Bu güzel bir hobi, sohbetlerde herhangi biriyle alakalı bir şey konuşmuyorsun, devamlı kuşlarla ilgili konuşuyorsun. Kuşları öttürme sezonu yeni başladı. Şimdi bütün kuşçular en iyi öten kuşu çıkarma çabası içerisinde.
     Kentteki en genç kuşçulardan olan 28 yaşındaki Orhan Çolak, kuşçuluğa çocukluk yıllarında komşularından görerek başladığını belirterek, 12 yıldır kuş besliyorum. Ben bu işi arkadaşlarıma öneriyorum. Çünkü bu iş, kötü alışkanlıkların hepsini önlüyor. Büyüklerle beraber olduğun için onlardan kuşçuluğun yanı sıra birçok şey öğreniyorsun dedi.
     Çolak, kışın ötme mevsimi, yazın ise yavru alma mevsimi olduğunu söyledi.
     Gümüşhaneden güvercinlerin sesini dinlemek için Bayburta gelen Oral Uslu ise bu işin kendileri için bir zevk olduğunu vurgulayarak, Boş zamanlarımızda buraya geliyoruz hem sohbet ediyoruz hem de güvercinleri dinliyoruz. Bazı şeyler gönül meselesi, biz bunlara gönül verdik diye konuştu.
    
     Yayıncı: Murat Kaban
<< Önceki Haber Tutkuları uğruna her türlü zahmete katlanıyorlar Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER