BİLECİK (A.A) - Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı
Binali Yıldırım, Hiçbir şey yapmayanların yaptığı en güzel iş başkasını tenkit
etmektir. Önemli olan iş yapıp, ortaya bir eser koymaktır. Biz eser yaparak
geliyoruz. Arkada dağ gibi sorunları, dağ gibi eserlere dönüştürerek geliyoruz
dedi.
Bakan Yıldırım, Ankara-İstanbul Yüksek Hızlı Tren Projesi çalışmalarını
incelemek üzere Bilecikin Osmaneli ilçesine geldi.
Bakan Yıldırımı, Osmaneli ilçesi yerleşkesinde bulunan Ankara-İstanbul
Yüksek Hızlı Tren şantiyesinde, Vali Halil İbrahim Akpınar, MHP Bilecik
Milletvekili Bahattin Şeker, Bilecik Belediye Başkanı Selim Yağcı, Osmaneli
Kaymakamı Ali Ada, İl Emniyet Müdürü Emir Gökpınar, TCDD Genel Müdürü Süleyman
Karaman ve AK Parti İl Başkanı Ramazan Kurtulmuş ile diğer ilgililer karşıladı.
TCDD Genel Müdürü Süleyman Karamandan ve yüklenici firma yetkililerinden
brifing alan Bakan Yıldırım, yaptığı konuşmada, İnegöl-Köseköy arasındaki toplam
154 kilometrelik kesimde inşaatın gidişatını ve ilerleme durumunu görmek,
yüklenicilerden, mühendislerden güncel bilgileri almak için geldiğini söyledi.
Bu kesimin Türkiye ve Çinli şirketlerin oluşturduğu bir konsorsiyum
tarafından yapıldığını anlatan Bakan Yıldırım, şöyle konuştu:
Esas itibariyle üst tarafını The China Railway Construction Corporation
(CRCC) yapıyor. Alt kısımları da Türk firmaları olan Aysi ve Cengiz tarafından
yapılıyor. Bu hat, Ankara-İstanbul demiryolları içinde coğrafyası en zor bölüm
olan bölüm. Seyahat içinde yarısından fazlasını gün ışığı görmeden geçecek ve
arazi yapısı da çok gevşek. Tünellerin açılmasında, viyadüklerin konulmasında
sıvılaşma riski, heyelanlaşma riski fazla olduğu için bizi biraz oyalıyor. Ama
elimizdeki coğrafya bu. Bu coğrafyayı değiştiremeyeceğimize göre, coğrafyayı
fazla örselemeden, onunla zıtlaşmadan paralel giderek bu işi bitirmek. Bugün
gelirken Eskişehirden bu yana tek tek tünelleri, viyadükleri ve diğer sanat
yapılarını havadan inceleme fırsatı bulduk. Bu bilgiler ışığı altında
yüklenicilerle idarecilerin yani demiryollarının birlikte hazırladığı bir program
var, bir takvim var. Bunu Ramazan ayının başında kararlaştırmıştık, bitiş
tarihine endeksli olarak... Şimdi o takvimi gözden geçireceğiz. Geçen bir ay
içinde nereye gidilmiş, gecikmemiz var mı, erken bitirdiğimiz iş var mı- Alınması
gereken tedbirler nedir- Bunları değerlendireceğiz.
Bu değerlendirmenin kendisinin de katılacağı şantiyedeki toplantılarla devam
edeceğini aktaran Yıldırım, şunları kaydetti:
Bazen bu şantiyede, bazen başka bir şantiyede. Ama her ay düzenli olarak
son cuma toplanma kararı aldık. Bugünkü bir istisna. Ama bundan sonra her son
cuma toplanıp değerlendirme yapacağız. Önümüzdeki takvim sıkışıyor. Yaklaşık 14
ay var. 14 ay içinde hiçbir gecikme ve aksaklık, tolere edecek bir zamanımız yok.
Üst yapıcıya alt yapıcının işlerini vaktinde teslim etmesi önemli, üst yapı
gerekli zaman içinde işini bitirip testler için yeterince zaman kalması önemli.
Bunların hepsini belirli bir plan dahilinde koordine ederek, birbirleriyle bugün
bu çalışma gerçekleştirilebilirse, idare yüklenici proje firması zannediyorum bir
sorun yaşamayacağız. Özetle projenin bundan sonraki sürecin dinamik takibi,
zamanında bitirilmesi için hayati öneme sahip. Onun için bu çalışma yöntemini
bundan sonra uygulayacağız. Bundan sonra tabii Köseköy-Gebze bölümü var. O da 54
kilometredir. O şantiyeye de gideceğiz. İnönü-Eskişehir 30 kilometre. O bitti,
orası hazır. Şimdi çalıştığım kesim İnönüden Gebzeye kadar. Bu kesimin
tamamında çalışıyoruz. Buradaki çalışmaları da, önümüzdeki nisan ayı içerisinde
tamamlamayı hedefliyoruz.
-Bu vadiye tarihin hiçbir döneminde bu kadar yatırım yapılmadı-
Bakan Yıldırım, tren çalışmalarında aksama olduğu yönünde iddiaların
bulunduğu sözleri üzerine, aksama olmaması için tedbirler aldıklarını dile
getirerek, şöyle devam etti:
Arazinin şartlarını ele aldığımızda, mesela bir tane tünelimiz var. O
tünelde belirli bir noktaya geldik. Artık yürüyemiyoruz. Çünkü çok fazla sığlaşma
var. Emniyet problemi çıktı. Ona tedbir almamız lazım. Başka bir by-pass yolu
yapmaya karar verdik. Öngöremediğimiz konular olabilir diye artık toplantıları,
değerlendirmeleri ve şantiyedeki işin başındaki çalışmalara daha ağırlık verdik.
Elimizde böyle rahat bir zaman yok. Onun için biraz daha vardiyaları artıracağız,
ekip sayısını artıracağız. Biraz daha süreci hızlandıracağız. Biter ama bitmesi
yetmiyor. Hizmete girmesi için belirli bir süre yolcusuz çalışması lazım.
Aksaklıkları görmemiz lazım. Sinyalde mi problem var, elektrifikasyonda mı sorun
var- Altyapıda herhangi bir çalışma olacak mı- Bunlardan emin olmamız için en az
bir altı ay trenlerin boş gidip gelmesi lazım. Hattın sıkıntısız çalıştığından
emin olmamız lazım. Bu yönden takvim sıkışık, onu ifade etmek istiyorum.
Bir gazetecinin Bozüyük ile Bilecik arasındaki çalışmaların durduğu
şeklindeki iddiası üzerine Yıldırım, Bugün niye toplandık- Bu iddialar varsa,
siz de gündeme getirdiniz. Biz de yüklenicilere bunu sorarız. Benim gördüğüm,
çalışmalarda bir durma yok. Çalışma devam ediyor. Havadan durma şeklinde bir şey
gözükmüyor. Ama şunu söylerseniz katılırım, Daha hızlı olabilir. Mesela
viyadüklerde ekip sayısını artırarak hızlandırabiliriz. Onların hepsini
görüşeceğiz, bugün ifadelerini kullandı.
Bozüyük Mekece planlamasının merak edildiğini ve nasıl olacağı şeklindeki
soruyu yanıtlayan Bakan Yıldırım, Bu vadiye tarihin hiçbir döneminde bu kadar
yatırım yapılmadı. Gidin vadiyi boydan boya gezin. Ellenmedik dağ yok. Bütün
dağların altını üstüne getirdik. Vadileri viyadükle geçtik. Bir yandan demiryolu
bir yandan karayolu. Herhalde hiçbir ülkede böyle bir sanat yapıtı göremezsiniz.
Buranın evvelki halini de biliyoruz. Kamyonların arkasında düşüp, ölüm
rampalarında insanların neler yaşadığını burada gören vardır. Ben de bunu
yaşayanlardan biriyim. Bir şoför, kamyoncu, artık işi bırakmış, Eskişehirde
geldi, boynuma sarıldı, ağlıyor hüngür hüngür. Bakanım 20 sene önce
neredeydiniz- Biz bu yolların çilesini çektik. Bugünleri de gördük diye
heyecanını, duygularını saklayamaz durumdaydı. Kim derdi, Sapancadan gireceksin
Bozüyükten 1,5 saatte çıkacaksın ve sollama ihtiyacı duymayacaksın diye
konuştu.
-Hiçbir şey yapmayanların yaptığı en güzel iş başkasını eleştirmektir-
Bir gazetecinin, Tüneller çöktü diye haberler yapıldı, Siz çökmedi
çatlaklar var dediniz şeklindeki sorusuna, Bakan Yıldırım, Arkadaşlar
tüneller çöktü demek ne demek. Böyle götürü usulü haber olur mu- Burada kaç tane
tünel var- 36 tane tünel var. En küçüğü 600 metre en büyüğü 6 kilometre. Yani
böyle bir toptancı, moral bozucu bir bakış açısı olabilir mi- Bir tünelde sorun
vardı. O tüneldeki sorunun aşılması için gayret edildi. Ama daha büyük risk
oluşacağı tehdidi teknik adamlarca tespit edildiği için bırakıldı. Alternatif
geçiş yolu planlandı. Olay budur. O da gayet doğaldır. Dağın altında su var
akıyor, insanları bile bile tehlikeye atma lüksü var mı- yanıtını verdi.
Başka bir gazetecinin Ahmetpınarı köyü yakınlarındaki tünelin çöktüğü ve
Bilecik eski milletvekillerinden Mehmet Sevenin böyle bir çöküntünün
olabileceğini önceden söyledi sözleri üzerine Yıldırım, şunları kaydetti:
Nasıl biliyormuş, rüyasında mı görmüş- İstihareye mi yatmış- Geçin
bunları. Bunlar teknik konular. Yapılan işi tenkit etmek en kolay iştir. Hiçbir
şey yapmayanların yaptığı en güzel iş başkasını tenkit etmektir. Önemli olan iş
yapıp, ortaya bir eser koymaktır. Biz eser yaparak geliyoruz. Arkada dağ gibi
sorunları, dağ gibi eserlere dönüştürerek geliyoruz. Biz öyle karavana iş
yapmıyoruz. Hiçbir şey yapmazsak ne tünel çöktü dersiniz, ne iş gecikti
dersiniz, ne de tren kaza yaptı dersiniz. Hiçbir şey demezsiniz. Böyle mi
yapalım- Böyle bir şey yapmayı kimse bizden beklemesin. Biz hizmet yapacağız.
Vatandaşın hayatını kolaylaştıracağız. Zaman zaman sorunlar yaşanabilir. İş
yapıyorsanız sıkıntılar da yaşarsınız. Önemli olan sorunları çözerek iş yapmaya
devam etmektir. Biz bunu yapıyoruz.
Muhabir: Mehmet Candikmen / Muhsin Arlan
Yayıncı: Mürsel Çetin