İZMİR (A.A) - Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali
Yıldırım, çözüm sürecine ilişkin, "Bu tarihi dönemde bu sorumluluğu alanlar, bu
sorumluluğa ortak olanlar gelecek yıllarda tarihin altın sayfalarında anılacaklar
ama bunu göremeyenler yine tarih tarafından yargılanacaklar dedi.
Yıldırım, AK Parti Çiğli İlçe Teşkilatının yeni binasının açılışında,
Türkiyenin kardeşliğe, birlik ve beraberliğe ihtiyacının bulunduğunu söyledi.
Ülkenin her tarafına aynı hizmeti sunduklarını dile getiren Yıldırım, 10
yıldır her türlü engellemeye rağmen Doğu ve Güneydoğuya hizmet götürdüklerini
belirterek, şöyle devam etti:
"Makineleri yaktılar, yolları kestiler, inşaatları sabote ettiler ama biz
yılmadık. Dedik ki buradaki vatandaşlarımız hizmeti mutlaka görmeli. Mutlaka
hizmet onların ayağına gitmeli. Terörün korkusuyla baskısıyla biz eyvallah
demeyiz, bu hizmetleri götürmemiz lazım. Götürdük, ne oldu- ayrı devlet
dediler, federasyon dediler, yerel özerklik dediler. En sonunda da kalktılar
demokrasi için çözüm dediler. Şimdi normale geldi. İşte bizim dediğimiz de bu.
Ne dedik, 4 Tden vazgeçmeyiz dedik. Nedir bunlar- Tek devlet, tek millet, tek
vatan, tek bayrak. Ay yıldızlı al bayrağımızın altında bir millet olarak
yaşayacağız. Bu 4 Tyi tartışma konusu, pazarlık konusu yapmayız."
PKKnın çekilmesini "niye çekiliyorlar" diye eleştirenlerin bulunduğunu dile
getiren Yıldırım, şunları söyledi:
"Gelince niye buradalar, niye terör oluyor, niye şehitlerimiz oluyor.
Çekilince de niye çekiliyorlar diyorlar. Biz bu ülkede barış, huzur istemiyor
muyuz- İstiyoruz... Bu toprakların bu millete bedelinin ne olduğunu hepimiz çok
iyi biliyoruz. Çanakkaleye, Sarıkamışa, Sakaryaya gidince görüyoruz. İzmirde
görüyoruz. Onun için hiç kimse gelişen birlik, beraberlik, kardeşlik havasını
siyasete asla ve asla malzeme yapmasın."
-"400 Boğaz Köprüsü"-
Yıldırım, terör nedeniyle ülkenin enerjisinin yıllarca boşa gittiğine
dikkati çekerek, insan kaynağının yanı sıra maddi kaynakların tüketildiğini,
kimsenin eline bir şey geçmediğini vurguladı. Teröre harcanan parayla 20 bin
kilometre otoyol yapılabildiğini, 400 Boğaz Köprüsü inşa edilebileceğini belirten
Yıldırım, şöyle dedi:
"İstiyoruz ki artık kaynaklarımız anlamsız bir iş adına tükenmesin. Bırakın
kaynakları, bir insanımızın hayatını bile kurtarabilmek bir cihana bedeldir.
Kardeşliğe, birliğe, beraberliğe ihtiyacımız var. Doğuda yaşayan da Batıda
yaşayan da bunu idrak ediyor. Acılar tekrar yaşanmasın. Onun için bunun riskini
en üst seviyede alıyoruz. Bu, bir vizyon, bir öngörüdür. Bu riski her siyasetçi,
her siyasi parti alamaz. AK Parti siyaset üstü bir anlayışla 35 yıldır kangren
haline gelmiş, ülkenin tamamının birliğini, beraberliğini, kardeşliğini tehdit
edecek bu sorunu çözmek için elini değil, kellesini taşın altına koymuştur. Diğer
siyasi partilerden de beklenen bu sürece destek vermek olmalıdır. Eğer
tabanlarına, bu sürece destekleyen vatandaşlarımıza bakarlarsa onların
hissiyatlarını, isteklerini dikkate alırlarsa bundan başka yol yok.
Biz, Sayın Başbakanımızın da dediği gibi bu yolda kararlılıkla devam
edeceğiz. Bu tarihi dönemde bu sorumluluğu alanlar, bu sorumluluğa ortak olanlar
gelecek yıllarda tarihin altın sayfalarında anılacaklar ama bunu göremeyenler
yine tarih tarafından yargılanacaklar."
Türkiyede "Siyaset" denilince partilerin birbirlerine yönelik eleştirilerin
akla geldiğine değinen Yıldırım, ideolojik söylemlerin ülkeye çok şey
kaybettirdiğini ifade etti.
Yıldırım, AK Partinin, iktidara geldiği 2002 yılından bu yana hiçbir günü
boş geçirmediğini dile getirerek, yaptıkları hizmetlerin millet tarafından
görülüp takdir edildiğini, bunun sonucunu kuruldukları tarihten bu yana
girdikleri seçimlerde gördüklerini söyledi.
AK Partinin hizmet anlayışının "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın" olduğunu
belirten Yıldırım, "Bu, Osmanlıyı 600 yıl ayakta tutan bir ilkedir. Bununla
Osmanlı 3 kıtada hakimiyet kurdu. Hakimiyet kurdu ama hiç kimseyi esaret altına
almadı. Onları serbest bıraktı, diledikleri gibi yaşadılar. Bugün sömürgeci
ülkelerin yaptığı hiçbir şeyi Osmanlı yapmadı" dedi.
Türkiyede taş üstüne taş koyan herkese şükranlarını sunduklarını aktaran
Yıldırım, "Bu ülkede 10 yıldır bir AK Parti gerçeği vardır. Bunu İzmire gelince
de Ağrıya gidince de Sinopa, Antalyaya, Aydın, Balıkesir, İstanbula, 81
vilayetin hepsinde bunu bulursunuz. Oy verenlere hizmet, oy vermeyenlere
nasihat anlayışını yıktık. Seçim bitti, hizmeti ülkenin her tarafına götürdük.
Biz bunun geçmiş dönemlerde yerel yönetimlerde çilesini çeken bir partiyiz. Bu
tecrübeden hareketle asla ve asla partizanlık yapmadık. Bu belediye bizden
değildir demedik" diye konuştu.
-"İzmirde kolaycılığa kaçılıyor"-
İzmirde yerel yöneticilerin şehrin müzmin sorunlarının çözümünün üzerine
gitmek yerine kolaycılığa kaçtığını, "Biz yapacaktık ama Ankara önümüzü kesiyor"
bahanelerine halkın itibar etmediğini belirten Yıldırım, "Millet artık bunları
yemiyor.Ankara size her istediğinizi fazlasıyla veriyor. İzmirin hangi meselesi
varsa seferber oluyoruz. İşlerin bir an önce görülmesi için elimizden geleni
yapıyoruz. Her meseleyi Ankaraya bağlamak, iyi niyetten yoksun bir davranıştır.
İzmirlinin verdiği bu krediyi maalesef layıkıyla kullanamadı yerel yönetimler.
Bunun bilinmesi lazım" değerlendirmesinde bulundu.
AK Parti İstanbul Milletvekili ve İzmir İl Koordinatörü Erol Kaya ise
"Siyasette mekanlar önemli ama bu mekanları asıl renklendirecek olan
çalışmalardır. Ben, bu teşkilatın İzmirde ses getirecek çalışmalara imza
atacağına inanıyorum" dedi.
Açılış törenine AK Parti İzmir milletvekilleri, İl Başkanı Ömer Cihat Akay,
Çiğli İlçe Başkanı Adnan Yılmaz ve davetliler katıldı. Açılışın ardından, partiye
hizmet edenlere plaket verildi, yeni katılanlara rozetleri takıldı.
Muhabir: Ali Rıza Karasu
Yayıncı: Murat Taydaş